Yönetmen Ingmar Bergman, filmlerindeki kadın karakterler üzerine yoğunlaşması ile bilinir. Annesinden etkilenerek sinema kariyerinde kadınları incelemeye başlayan Bergman, hayatına giren ilk kadın olan annesini anlattığı bu yapımda bir çeşit iç hesaplaşma yaşıyor.
ingmar bergman hakkında tüm yazılar
Tutkunun filmi; The Passion of Anna (1969)
queennothing | 26 January 2011 17:35
İsveç Sineması’nın büyük ismi Ingmar Bergman‘ın yönetmenliğini yaptığı sinema filmi “The Passion Of Anna” (orjinal adıyla; En Passion), 1969 senesinde vizyona girdi. Tokyo’da dünyaya gelen aktris Liv Ullmann ile İsveçli aktör Max von Sydow‘un başrollerini paylaştıkları yapımda İsveçli aktris Bibi Andersson, İsveçli aktör Erland Josephson, aktör Sigge Fürst ve Erik Hell rol alıyor.
Filmle ilgili ilginç bir detayı da vermeden geçmeyelim; yönetmen Bergman, filmin çekimlerini bir zamanlar birlikte olduğu ve çocuğunun annesi olan Liv Ullmann ile birlikte yaşadığı adada tamamlamış. Dört karakterin öyküsünün anlatıldığı film, esasen Andreas Winkelman’ın yaşamına odaklanıyor.
Bergman’ın kaleminden; Hets (1944)
queennothing | 16 January 2011 19:08
İsveç Sineması’nın usta ismi Ernst Ingmar Bergman‘ın senaristliğini yaptığı sinema filmi “Hets” (Eziyet), 1980 senesinde hayatını kaybeden İsveçli yönetmen Alf Sjöberg tarafından çekildi. 1944 senesinde vizyona giren bu 100 dakikalık filmde Stig Järrel, Alf Kjellin, Mai Zetterling, Anna Olin, Olof Winnerstrand gibi isimler yer alıyor.
Jan-Erik Widgren, bir lisenin son sınıfında okuyan kendi halinde bir gençtir. Arkadaşlarıyla birlikte gayet sıradan görünen Widgren’in okulundaki Latince öğretmeni Caligula, hem genç Widgren’in, hem de arkadaşlarının korktuğu sert, kuralcı ve hastalıklı bir adamdır. Ders esnasında öğrencilere baskı yapan bu adam, Widgren’in hayatında çok tuhaf bir biçimde yer edecektir.
Bertha adında genç bir kıza aşık olan Widgren, bu kızın bir takım psikolojik sorunları olduğunu farkeder. Bu sorunların kaynağı sadist bir adamdır ve bu adam da Widgren’in Latince öğretmeni Caligula’dan başkası değildir.
Fängelse (1949)
queennothing | 07 December 2010 10:00
İsveçli yönetmen Ingmar Bergman‘ın yazıp, yönettiği 1949 çıkışlı sinema filmi “Fängelse” (Prison/ Zindan), Amerika’da anca 13 sene sonra, 1962 senesinde vizyona girdi. Filmde İsveçli aktör Doris Svedlund, Birger Malmsten, Hasse Ekman, Eva Henning, Anders Henrikson, Stig Olin gibi isimler rol alıyor. Şetan, Tanrı ve İnsan üçgeni hakkında düşündürücü fikirlere sahip olan film, Şeytan’ın tüm kötülüklere, atom bombası ve türevlerinin kullanılmasına bile engel olacağına dair güvence vererek dünyayı terkedeceğini açıklamasıyla insan hayatında ve özellikle Tanrı inancında değişiklik olup, olmayacağını sorguluyor.
Şeytan’ın hükümdarı olduğu Cehennem’in, aslında içinde yaşadığımız dünya olduğunu düşünerek yola çıkan eski matematik profesörü, akıl hastahanesinden çıkar çıkmaz soluğu yönetmen dostu Martin’in yanında alır. Kafasında bir film senaryosu olduğunu söyleyen profesör, yönetmeni öğle yemeğine davet ederek projesini anlatır.
Aus dem Leben der Marionetten (1980)
queennothing | 25 November 2010 16:20
İsveç doğumlu yönetmen Ingmar Bergman‘ın senaryosunu yazıp, yönetmenliğini yaptığı TV filmi “Aus dem Leben der Marionetten” (From the Life of the Marionettes/ Kuklaların Yaşamından), 1980 senesinde TV’de gösterildi. Alman aktör Heinz Bennent, Polonyalı aktör Robert Atzorn, Toni Berger, 2000 senesinde hayatını kaybeden Alman aktör Martin Benrath ve Avusturyalı aktris Christine Buchegger‘in rol aldığı yapım Münih’te ve Almanya’da yer alan bir stüdyoda çekildi.
Zengin ve saygın bir adam olan Peter Egermann, sabaha karşı 5’te psikolojik danışmanı Profesör Mogens Jensen’i arar ve ondan adresini verdiği eve gitmesini ister. Telefonda kendine hakim ve kararlı bir tonda konuşan Egermann, herkesi dehşete düşürecek bir suç işlemiştir ve bu suç, bilinçaltında saklı kalan bir takım olayların dışa vurumu olarak tanımlanmaktadır.
Genç bir kadını öldüren ve öldürdükten sonra cesetle cinsel münasebette bulunan Egermann, dışarıdan mükemmel görünen hayatına neden bu şekilde ihanet ettiği hakkında düşündüredursun, karısı Katarina’nın sadakatsizliğinden şüphelenebilecek, ancak yine de şüphelerini içinde saklayabilecek kadar kendine hakim, içine kapanık, saplantılı, gizemli ve tehlikelidir.
Sinemada Ortaklıklar
| 09 November 2010 16:15
Bir yönetmen için oyuncular önemlidir. Bu yüzden sürekli yetenekli oyuncular aranır film için. Yönetmen, oyuncuyla çalışır. Eğer oyuncunun oyunculuğundan ve karakterinden memnun kalırsa onu diğer projeleri için düşünmeye başlar. Hatta diğer projelerinde başkarakter için aklına gelecek ilk isim “o” oyuncu olur. Neden yönetmen, hep “onu” tercih ediyor? Cevabı bellidir aslında. Yönetmenin oyuncuyla kimyasının tutması ve diğerlerinde görmediği çok başka şeylerin “o” oyuncuda olması… Sinemada bir sürü ortaklık sözkonusu. Ben de bazılarına değinmeye çalışacağım burada. Genelde Hollywood ortaklıklarına değineceğim. İlerleyen zamanlarda yerli ortaklıklara da değinirim belki de.
*Robert De Niro-Martin Scorsese:
Sinemanın en verimli ortaklıklarıdır bu. De Niro ile Scorsese’nin kariyerleri aynı anda yükselişe girdi. İlk çektikleri (beraber) film olan Mean Streets’le ilgiyi topladılar. Sonraları Taxi Driver, Raging Bull, Cape Fear, King of Comedy, New York New York, Casino, Goodfellas’la ortaklıkları devam etti. Scorsese’nin başarısı De Niro’dan bağımsız değil. Aynı şekilde De Niro’nun başarısı Scorsese’den bağımsız değil. De Niro da Scorsese de en iyi işlerini beraber yaptılar ve bu zamanlarda hep yukarıdaki işlerle anılmaktalar.
Peki bu ortaklık bir kez daha devam edecek mi? Hepimiz yeni Scorsese-De Niro ortaklığını içeren bir filmi bekliyoruz. Olur mu, belli değil. Umarız ki olur. Ufukta bir proje var ama belirsizliğini koruyor. Peki bu ortaklık neden bitti? De Niro ile Scorsese’nin ortaklığının bitişinin nedenini bilmiyorum. Ama nedenin stüdyo olduğunu tahmin ediyorum. Stüdyolar bu ortaklıklardan sıkılmış ve bitirmiş olabilirler. Ama şimdi de bu ortaklığı gündeme getirip para kazanmayı düşünüyorlar. İronik!
De Niro-Scorsese
Wild Strawberries (1957)
queennothing | 22 June 2010 12:19
Senaryosu ve yönetmenliği İsveçli yönetmen Ingmar Bergman‘a ait olan etkileyici bir psikolojik drama filmi “Wild Strawberries” (Yaban Çilekleri); orjinal adıyla “Smultronstället”, 1957 senesinde vizyona girdi. İsveçli aktör Victor Sjöström, İsveçli aktris Ingrid Thulin, Bergman’ın kadrolu oyuncularından Bibi Andersson ve Max von Sydow‘un rol aldığı film, ‘En İyi Senaryo’ dalında Oscar’a aday gösterildi.
‘Fahri’ unvanını alacak olan Doktor Isak Borg, ömrünün yarısını birlikte geçirdiği emektarı, ‘eş’ gibi gördüğü yardımcısıyla birlikte yaşayan, biraz huysuz, biraz bencil; kurallarıyla kendine hükmeden yaşlı bir adamdır. Bir süredir oğlu ve geliniyle yaşayan Doktor, o akşam kendisi için düzenlenecek törene gitme planını bozar ve arabasını alıp, küçük bir gezintiye çıkmaya karar verir. Gelinini de yanına alan Doktor, yolda, yaşadığı 78 senenin hesabını, iyisiyle kötüsüyle ortaya dökecek ve tanıştığı yeni insanlar sayesinde ‘bencil’ yüzünü, ‘huysuz’ tavırlarını ve ‘müdahale eden’ halini tanıyacaktır.
Film Arşivi
nehar | 10 May 2010 14:17
http://www.foriegnmoviesddl.com
Güncel Haberler
queennothing | 15 April 2010 10:11
- Bir süre önce bahsedildiği gibi, yapımcılar hızla yeni Spider-Man’i arıyorlardı. Adaylar arasında en güçlü isim 1992 doğumlu Amerikan oyuncu Logan Lerman imiş. Rolü alması kesin gözüyle bakılan Lerman hakkında henüz resmi bir açıklama yapılmadı.
- Aydın Doğan Vakfı Ödülleri, sanat dalında bu sene ‘sinema’yı seçti. Ödül Nuri Bilge Ceylan’a verildi.
- Oldukça ses getiren “Nefes” filminin yönetmeni Levent Semerci, yeni projesinde 12 Eylül Olayları’nı işleyecek. Filmin adı “Ayhan Hanım”.
- Cannes Film Festivali’nde bu sene Ingmar Bergman filmleri gösterilecek.
- Martin Scorsese, yeni projesi “The Invention of Hugo Cabret“i 3 boyutlu çekiyor. Film, 2011’de vizyonda.
- Russell Crowe, Ünlüler Kaldırımı’nda yıldız sahibi oldu.
- Kadir İnanır, sinemada 41. yılını kutluyor.
- Alman yönetmen Werner Schroeter, 12 Nisan 2010 tarihinde hayatını kaybetti.
Till Glädje (1950)
queennothing | 20 February 2010 10:29
Usta yönetmen Ingmar Bergman‘ın yazıp, yönetmenliğini yaptığı 1950 çıkışlı “Till glädje” (To Joy / Neşeye Doğru), acele gelen bir aşkın tüm bunaltılara rağmen saflığını, heyecan ve tutkusunu korumasını anlatıyor. Maj-Britt Nilsson ve Stig Olin‘in başrollerini paylaştığı yapım, yönetmenin ‘ilişki filmleri’nden biri. Birbirine aşık iki insanın, hislerinin en normal ölçüde yaşamaya çalışıp da, aşkın normalin de ötesinde kaldığını geç farketmelerine ve kadın ve erkek kişiliklerine değinen Bergman, “Till Gladje”de hisleri adlandıramaya çalışmanın züccaciye dükkanındaki file benzediğini, üstüne resmiyet eklemeye çalışınca aşıkların dünyalarını züccaciyeciye çevirdiğini düşünüyor, bunları gösteriyor.
İsveç Devlet Orkestrası’na aynı gün iki yeni müzisyen katılmıştır. Marta ve Stig adlarındaki müzisyenler, aynı gün orkestraya katılmalarına rağmen birbirlerini tanımamaktadırlar. Çok geçmeden tanışan çiftin arasında bir elektriklenme olur ve Marta, Stig’i doğumgünü partisine davet eder.Maria için peluş ayı alan Stig, partide genç kadına dair pek hoş olmayan bir takım şeyler duyar. Marta’ya karşı önyargılı olan Stig, sızar ve geceyi genç kadının kanepesinde geçirir.