bildirgec.org

Fransa’nın Vars şehrinde, Avusturyalı hız kayakçısı Harry Egger, 1999 da 248.105 km/s ile motorize olmadan yapılan, dünya hız rekorunu kırmıştı. 2002 de, 250.790 km/s ile Egger’ın rekorunu geçen, Philippe Goitschel oldu. Egger, rekorunu geri almak için, yeni yüksek teknolojili karbon alaşımlı ekipmanına güveniyor. Emma adı verilen, 60.000 Euro değerindeki ekipmana, Red Bull sponsor olmuş. Ekipman, 12 kg ağırlığında, 1215 mm uzunluğa, 440 mm genişliğe, 360 mm yüksekliğe sahip. “Emma”, Egger’ın bedeni LASER ile ölçümlendirildikten sonra ona özel olarak yapılmış. Malzeme olarak tercih edilen, kevlar ve karbon-fiber lif karışımı, yüksek basınç altında pişirilmiş. “Emma” NASA roket bilimci ve Formula 1 mühendisi Charles Bienz tarfından şekillendirilmiş. “Emma”, yüksek hızlarda türbülansı azaltmak, sürüşün kararlılığını ve ideal aerodinamik pozisyonda kalınmasını sağlamak amaçlarıyla rüzgar tünelinde geliştirilmiş. Durmak içinse, ekipmanın içinden -savaş uçaklarındaki gibi- bir paraşüt çıkıyor.

Hüseyin Çağlayan, Paris Moda Haftası’nda, 2007 ilkbahar-yaz kreasyonlarını sergiledi. Çağlayan defileyi hazırlarken, Harry Potter filmlerinin özel efekt ekibi ve Swarovski (sahnenin her yerini kristal taşlarla bezemiş) şirketi ile çalışmış. Kolleksiyon, 1895’ten günümüze modanın değişimini yansıtan 30 kadar kıyafetten oluşuyor. Defile Victoria döneminin bedeni örten abartılı giysilerinden, 2000’li yılların bedeni gösteren sade giysilerine doğru seyrediyor. Günümüzde teknolojik zamazingoların giderek taşınabilir bir hal alması, bu zamazingoların kişiselleşmesine de yol açtı ve “giyilebilir teknoloji” denilen kavramı ortaya çıkardı. 1985’in kült bilim-kurgu filmi “Geleceğe Dönüş’ü” hatırlarsınız. Michael J. Fox’un montu boyuna göre ayarlanabiliyor ve spor ayakkabıları kendi kendine bağlanıyordu. Şimdi Mp3 çalarları kontrol edebilen elektronik dokulu kumaşlarla yapılmış giysilerle karşı karşıyayız. Bu eğilim artarak sürecek gibi görünüyor. Tekstil sektöründe sözü geçen bir ülke olarak, iş adamlarımızın teknolojik kumaşlara ar-ge yatırımı yapması gerektiğini vurgulayayım. Hatta elektronik şirketlerle ürün bazlı ortaklıklara da gidilmeli.

Japonlara göre sumonun tarihi 1500 yıldan ötelere dayanıyor. Kilo sınırlaması yok, siklet kategoriside. Böylece 60 kiloluk bir adamla 250 kiloluk biri sumo yapabiliyor. Kurallar basit, minderin dışına itilen veya yere herhangi bir uzvu temas eden kaybeder. Bugün ki sumo, bizdeki karakucak güreşinin salonlara taşınmış halini andırıyor. “250 kilo değilsek ve bir Japonda asla olmayacaksak bu spora niye gönül verelim!” serzenişinde bulunanlarınız için, “Sumo Suit’i” öneriyorum. Sadece 39.99 sterline, şimdi ararsanız yanında 4AA pil ve sumo güreşçilerinin saçları şeklinde sumo şapkası da yanında hediye… Ürün naylondan yapılma, herkese göre dizayn edilmiş tek beden (heralde yani). Yıkanabiliyor, ütülemeye kalkmayın ütünüze yapışır karışmam. Giysiyi giyin, şişirin ve birbirinize girin.

Giyeni çıplak gibi gösteren ten rengi özel bir kostümle sokaklarda dolaşan adamın blogumsu sayfası…

gece gündüz ünlü kahraman batman new york’un sokaklarını suçtan ve kötülükten uzak tutar. onun en müthiş özelliklerinden biri, süper kahraman olmasına rağmen kendisine ait özel bir gücünün olmaması… batman, doğa üstü güçlere bel bağlamak yerine, bilgisini, dehasını teknolojisi ile birleştirip gotham’ın suçlularıyla başedebilecek aletler üretir.

batman’in kıyafeti batsuit de başarısına katkıda bulunan araçlardan biri. sağladığı teknik olanakların dışında karizmasına da karizma katıyor.

[batsuit nasıl çalışır?] – how stuff works sitesi bu konuya açıklık getiriyor.