frantz fanon
frantz fanon

Farkında değiliz ama Irak orada kanamaya devam ediyor…

Öte yandan, ABD’de Demokrat Parti’nin adaylık yarışında Obama öne geçti. Bayan Clinton yenilgiyi nihayet kabul etti. Ne ilginçtir ki sermayeyi ve Yahudi lobisini de arkasına almış bu yarı Hristiyan yarı Müslüman, yarı siyah yarı beyaz, kara kuru avukat çocuk ülkede ve hatta dünyada yeni bir sayfa açacak… Hep birlikte göreceğiz açılacak sayfanın diğerlerinden ne kadar farklı olabileceğini, siyah bir başkanın ne kadar siyah davranabileceğini… Herkes biliyor ki gerçek anlamda bir değişiklik olmayacak. Obama şimdiden muktedirlerle iyi anlaşıyor, öyle olmak zorunda, Kennedy ile aynı kaderi paylaşmak istemiyorsa dengeleri kollaması, kelimenin hem mecazı hem tam anlamıyla hem İsa’ya hem Musa’ya yaranması gerek. Eğer ölmez sağ kalırsa Obama üçüncü defa kan ve yalanlar üzerine kurulacak bir Cumhuriyetçi parti iktidarının yerine gelen ehveni şer olacaktır, Bill Clinton döneminden daha fazlasını beklememek gerek Obama’dan.

İşte tüm bunlar olurken, Irak orada kanamaya devam ediyor. ABD elini değdirdiği heryeri dağıtıp yangın içinde bıraktı. Afganistan, Irak, Lübnan, Filistin, Afrika, liste saymakla bitmez, hepsi çok uzun zamandır dünyanın avuçlarında birer alev topu…

Cezayir bağımsızlık mücadelesinin babalarından Frantz Fanon‘un İran’da Ali Şeriati, Güney Afrika’da Steve Biko, Küba’da Ernesto Che Guevara ve başka devrimci önder ve teorisyenlerin yapıtlarında başlıca etkisi görülen kitabı Yeryüzünün Lanetlileri Afrika postkolonyalizmi hakkında bir çalışmaydı. Fanon’un kitabında ortaya attığı fikirler hala geçerliliğini koruyor. Fanon’un bazı teorilerini, ulusalcılık ve postkolonyal devletlerde ‘mücadele’, ‘dava’ literatürünün rolü üzerine bazı sözlerini dikkate alırsak, ölümünden neredeyse yarım yüzyıl sonra Irak’ın durumunu tahlil etmek ve tartışmakta hala capcanlı yol gösterdiğini hayretle görürüz.