bildirgec.org

feride çiçekoğlu hakkında tüm yazılar

Filmde bir Allah var bir de: Reha Erdem

kahramancayirli | 29 April 2009 16:33

reha erdem
reha erdem

Filmde bir Allah var bir de: Reha Erdem

Kahraman Çayırlı

Kamera ayak hizasında kayar: Yerler tahta, tüyleri dökülmüş eski bir halı. Bir makara. Kalın et rengi çoraplı, plastik terlikler içinde bir çift kadın ayağı. Sonra, eski stil alçak topuklu bir terlikten çıkmış, öncekilerden daha ince çoraplar içinde bir başka çift kadın ayağı. Çoraplardan biri delik ve orta parmak hafifçe ortaya çıkmış. Bir martı. Martının yanında bir tek narin çıplak ayak… Neyir: Sırrı Bey’in çorbasını yedirdiniz mi? Nükhet Seza:…Ya da diğer bölümleri tümden kiraya verip… Bir süre için tabii… Parasıyla tamamlatsak planı, diye geliverdi dün aklıma. Eskimiş antika eşyaların yanında, az da olsa, plastik-melamin nesnelerin gözüktüğü bir ‘salon-alle à manger’. Duvarlarda saatler -fazlalığı göze çarpacak miktarda-, aynalar, fotoğraflar, Venedik’i hatırlatan bir peyzaj, ‘çöllü develi’ bir diğeri, camlı bir çerçevede ‘Yakub ve Kuyu Başında Yusuf’ resmi…

Uçurtmayı Vurmasınlar (1989)

heavybear | 16 June 2008 16:07

Daha küçücük bir çocukken tanışmıştı parmaklıklar ardında yaşamayla. Ne çayırlıkları biliyor ne de gökyüzünü iyice görebiliyordu. Annesinin işlediği suçtan mecburen Küçük Barış da mahkum olmuştu. Daha ne olduğunu anlamadan, çocukluğunu yaşayamadan kapalı kapılar arkasına hapsedilmişti. Diğer tüm mahkumlarla konuşsa da İnci Ablası onun en yakın arkadaşıydı. Bilmediği, öğrenmek istediği her şeyi ona sorar öğrenirdi. Birlikte yere çizdikleri uçurtmaları gökyüzünde uçururlardı. Kimi zaman da hayal ettikleri bu uçurtmalar onları özgürlüklerine kavuştururdu. Zaten en nihayetinde Küçük Barış’ın İnci Ablası bir gün özgürlüğüne kavuştuğunda uçurtmasıyla tekrar onu hatırlamaya gelecektir. Hem özgürlüğün hem de umudun sembolü olarak..