bildirgec.org

ecevit hakkında tüm yazılar

TÜRK SİYASİ TARİHİ ÇINARINI KAYBETTİ

ismail101 | 06 November 2006 04:14

Türk siyasetinin çınarı sayın Bülent ECEVİTİ kaybettik bu gece kendisini rahmetle anıyorum.Sayın ECEVİT’İ bende kendi yazdığı bir şiirde anmak istetim.

Çanakkale”Söyle arkadaşım”dedi Anadolulu Mehmet yanı başındaki Anzak erine ”nerden kopup gelmişsin, neden çökmüş bu mahsunluk üzerine?” ”DÜNYANIN ÖBÜR UCUNDAN”dedi gencecik Anzak ”Öyle yazmışlar mezar taşıma, doğduğum yerler öğlesine uzak, örtündüğüm toprak sa gurbet bana” ”Dert edinme arkadaşım” dedi Mehmet değil mi ki bizlerle birleşti kaderin, değil mi ki yurdumuzun koynundasın ilelebet, sende artık bizdensin, sende bencileğin bir Mehmet” Çanakkale’de toprağının üstü cennet altı mezar kavga bitmiş mezarlarda kaynaş olmuş yiten canlar, ”ya sen dedi Mehmet oyun çağındaki İngiliz erine, böylesine erken buralarda işin ne?” ”yaşım sonsuza dek onbeş” dedi ufak tefek İngiliz eri, ”köyümde askercilik oynar çoştururdum trampetimle bizimkileri derken kendimi cephede buldum oyun muydu gerçek miydi anlamadan, bir sahici kurşunla vuruldum. Sustu boynumdaki trampet, son verildi böylece oyundan bozma işime Gelibolu’da bana bir mezar kazıldı mezar taşıma ”ON BEŞİNDE TRAMPETÇİ” yazıldı. Öykümde künyemde bundan ibaret. Yağmur yağıyordu usul usul toprağa gözyaşları düşerek üstüne sanki damla damla ağlıyordu uzaktan uzağa sahibini yitiren trampet. ”ya sizler” dedi Mehmet dünyanın dört kıtasında mezarlar dolusu erlere ”hangi rüzgar savurdu sizleri bu bilmediğiniz yerler” kimi İngilizdi, kimi İskoç kimi Fransızdı, kimi Senagalli kimi Hintli kimi Nepalli kimi Avusturalya’dan kimi yeni Zelanda’dan Anzak gemiler dolusu asker her biri niye geldiğinden habersiz Gelibolu’nun oya gibi koylarından şizarak tırmanmışlardı dağa bayıra siper siper yara gibi yarılan toprak mezar olmuştu savaş ardından onlara. Kiminin BURADA YATTIĞI SANILIR. Kiminin ADI BİLİNSE DE MEZARI BİLİNMEZ kiminide mezar taşında on altı on yedi on sekiz yaşında EBEDİ İSTİRAHATE ÇEKİLDİĞİ yazılı. Çanakkale topraklarında, her birinin erken biten yaşam öyküsü eski yazıtlar gibi taşlara böyle kazılı. ”Anlamaz mıyım” dedi ”halinizden kardeşler” adına yazılı taşı bile olmayan asker Anadolulu Mehmet ”bende yüzyıllarca yaban ellerde neyin uğruna bilmeden can vermişim kendi yurdum uğruna can vermenin tadına ilk kez Çanakkale’de ermişim. Uğrunda can verdikçe vatandı ancak ekip biçtiğim padişah mülkü toprak değil mi ki sizler alamazsanız bile bu topraklar almış sizi basmış bağrına sizlerede vatan sayılır Çanakkale.
Çanakkale’de toprağının
üstü cennet altı mezar
kavga bitmiş mezarlarda
kaynaş olmuş yiten canlar.
Bir garip savaştı Çanakkale savaşı
kızıştıkça kızgınlığı dindiren
ara verildikçe ateşe
düşmanı kardeşe
döndüren bir savaştı.
Kıyasıya bir savaştı
ama saygı üreten bir savaştı
yaklaştıkça birbirine
karşılıklı siperler
gönüller de yakınlaştı
düştükçe vuruşanlar toprağa
dostlar gibi kaynaştı.
Savaş bitti.
Ölenler kaldı sağlar gitti
köylü köyüne döndü evli evine
kır çiçekleri geldiler akın akın
çekilen askerlerin yerine
yaban gülleri,dağ laleleri,papatyalar,
kilim kilim yayıldılar toprağa.
Siper siper
toprağın savaş yaralarını örttüler
koyunlar koruganları yuva yaptı kendine
kuşlar döndü gökyüzüne kurşunların yerine
çiçeğiyle yemişiyle yeşiliyle
silah yerine saban tutanelleriyle
geri aldı savaş alanlarını doğa
can geldi toprağa silindikçe kan izleri.
Yeryüzünde cennet oldu öylece
o cehennem savaş yeri
şimdi Çanakkale GElibolu
bahçe bahçe ülke ülke
mezar dolu.
Üstü cennet altı mezar
Çanakkale topragını
kavga bitmiş mezarlarda
kaynaş olmuş yiten canlar.
huzur içinde uyusun
vuruştukları toprakta
kavgadan kinden uzakta
yanyan dostça yatanlar.

Şair:Bülent ECEVİT
Bu ülke sizi daima rahmetle anacaktır,ruhunuz şad olsun.

Çekin fişini

koza 68 | 19 July 2006 12:59

Bülent Ecevit’i 70’li yılların sonlarına doğru ilk kez taksim mitinginde görmüştüm…Otobüsün üzerinde,karayağız görüntüsüyle hayli görkemliydi…Aradan yıllar geçti.”Karaoğlan”siyasi hayatımızdaki yerini hep korudu…Doğruları,yanlişları tartışıldı…Beni siyasi arenadaki yerinden çok,Rahşan hanımla olan derin ve sarsılmaz birlikteliği etkilemiştir…Rahşan hanımda çok eleştirildi,parti içindeki etkinliği,siyasete doğrudan müdahalesi yıllarca tartışıldı…İnatçı ve taviz vermeyen bir kadın görüntüsü çizdi…Şimdi sevgili eşi ona vedaya hazırlanıyor,bu derin ve sarsılmaz birliktelik sona ermek üzere…
”Karaoğlan” yoğun bakımda,makineler yaşatıyor onu…Duygu yoğunluğu had safhada iken bir adam çıkıp,son noktayı koyuyor…”Fişi çekin olsun bitsin”Bunu söyleyen adam bir ”sanatçı” bir ”müzisyen”En azından bugüne kadar böyle nitelendirilmiş bir adam…Bu ”Adam” Mazhar AlansonHayranlarına ”Kaşar”diyebilen ”adam”…
İşte, yıllarca şarkıları ile duygulandığımız adamın, insana bakışı ve insanlaşma sürecini ne yazıkki tamamlayamamış olmasının bir sonucu…Ben,bundan böyle, en azından onun şarkılarını dinlemiyeceğim,hafızamda olanlarıda silmeyi deniyeceğim…Sizler ne yaparsınız bilemem….