bildirgec.org

düdük hakkında tüm yazılar

düdüklü tenceremin düdüğü

nazokiraze | 19 November 2008 15:25

Sabah kahvaltı sohbetimizde tipik ev kadını muhabbetlerinden birinde konuştuk düdüklü tencereyi. Kullanırsın, kullanmam, patlar, patlamaz,görümceminki patladı, çabuk pişer, düdüğü öter vs. Neden olmasın dedim düdüklü tencere nasıl yapıldı neden araştırmayayım? yazmıyayım.

Büyüklerimizin eski contalı, ağır, kullanışsız, hantal ve patlamaya hazır düdüklü tencerelerinden bugüne çok değişti düdüklü tencereler. Artık daha şık, hafif ve kullanışlılar.Renklileri, elektiriklileri de yaygın olarak üretiliyor. Oysaki icadından sonra yaşanan patlamalar onun 150 yıl kadar gözden düşmesine sebeb olmuştur.Ordusunun ve kendisinin midesine düşkün Napolyon’un para vaat etmesi üzerine yeniden şöhretine kavuşmuştur.Yine de hala patlayan düdüklü tencerelere ilgili haberlere sık sık rastlamaktayız.(örnek)

düdük sizde oyunu

nohacker | 27 March 2008 19:20

türkiye bir maç sonrasında hakemlere o kadar veryansın ediyoruzki. fakat hiç düşündünüzmü biz ne kadar biliyoruz bu işi. düdük sizde diye sorulu cevaplı bir oyun var. kısaca o çok kızdığınız hakemler nelere göre kararlar veriyorlar ve siz nekadar bu bilgileri biliyorsunuz kendinizi test edebilirsiniz. ben denedim hiç de düşündüğüm gibi değilmiş bazı kurallar. benim şaşırdığım oldu büyük ihtimal sizinde saşkınlık içinde bunun cevabı bumuymuş diyeceğiniz sorular cıkacaktır. buyrunuz düdük sizd

hem düdük hem yüzük

hkmt | 16 March 2008 15:40

20g. saf gümüş
20g. saf gümüş

rahmetli cenk koray’ın trt’de sunduğu programda öyle bir nesne söyerlerdi ki yanlarında o nesneden bulunduran hediye almaya hak kazanırdı. şimdi böyle bir yarışma yok ama düdüğü uğur nişanı olarak sayanlar, periyodik olarak maç izlemeye gidenler bu zamazingodan hoşlanacaklardır.

Dünyanın en büyük müzik aleti

webdedektifi | 11 December 2007 19:00

Dünyanın en büyük müzik aleti Hırvatistan’ın zadar şehrinde yapılmış. Peki bu enstrüman nasıl çalışıyor? Bu aletin 35 tane kanalı var ve sahil kenarında bu kanalların düdüğü bulunmakta. Denizin hareketiyle hava bu kanalların içine doluyor ve dalganın hacmi ve büyüklüğüne bağlı olarak müzik akortları doğal yoldan çalınmış oluyor. Böylece dalgalar rastgele harmonik sesler oluşturuyor. Bu enstrüman 75 metre uzunluğunda. İnsanın yaratıcılığında sınır yok ve bu sınırsızlık şahane eserlerin ortaya çıkmasına neden olduğu bir gerçek kendi kanımca. Bu etkikeyici enstrümanla ilgili videoya şuradan, daha fazla resim ve bilgi için şuradan.

Parayı veren Düdüğü ÇaLar

necronamber | 10 May 2007 09:20

200 Bin doların varsa uzaya çıkman senin için sorun olmuyor.Şahsen ben uzayda seyahat etmek isterdim. Gerçi o zaman da oraya çıkılan parayla neler yapılmaz ? sorusu akıllara geliyor. Mesela Afrika’da kaç insan bu para sayesinde hayatta kalmış olacaktı ? işte isterdim ama bunları izleyince,duyunca ve okuyunca ben vazgeçtim uzay seyahatinden. AdaLet ! bİr gün gelir düdüğü alırlar elinden o zaman ne olacak ?

O eski vapur sesi

menese | 28 September 2006 16:18

Evet vapur sesi.. Yani vapurun düdüğünün sesi ama bildiğiniz gibi değil.. Bu ses, bir İstanbullu olarak sık sık duyduğumuz vapur düdüklerine pek benzememektedir.. İşin doğrusu böylesine insanın içini titreten bu sesi artık hiç bir kaptan hiç bir vapurdan çıkaramamaktadır..

Daha eski de olabilir ama sanıyorum ellili yıllarda, büyük ihtimalle Yorgo Iliadis’in -ki kendisinin adını akıp giden film jeneriklerinden iyi biliriz- bir şekilde kayıt ettiğini hayal ettiğim, boğazda seyrüsefer halinde olan bir şehir hatları vapurunun,insana daha çok hüzün veren sesidir bu.. Ki o yıllardan bu günlere kadar içinde deniz sahnesi olan her filmde ve ayrıca tv dizilerinde duyulagelmiştir..

“Duduk”la kanayan dudaklar!

| 19 September 2006 11:25

ruhun kanıyor… yanıyor kainat…
kopkoyu bir kan sızıyor dudaklarının kenarından ebruli…
elindeki hançeri böğrüne batıran sevdiğine tebessüm ederek bakıyor ve hançerin sapındaki pürüzlerin elini acıtmaması için avuç içlerinin derilerini soyarak veriyorsun ona…

to the river ile take my heart’ın resmettiği bu değil belki. kayısı ağacından yapılmış bu küçümen enstrümanın yaydığı güçlü dalga ruhlarımızı kanatıyor, içimizde yetim bıraktığımız,
bastıra bastıra dümdüz ettiğimiz tertemiz duygularımızı ayağa kaldırıyor…