Milliyet Fotoğraf Galerisi’nden
Marmara Depremi’nden bu yana 7 yıl geçti. Depremde 17 bin insanımızı kaybettik ve ntvmsnbc’nin haberine göre evlerimizin %10’u depreme dayanıklı ve 9. kalkınma planında depremden bahsedilmiyor.
Marmara Depremi’nden bu yana 7 yıl geçti. Depremde 17 bin insanımızı kaybettik ve ntvmsnbc’nin haberine göre evlerimizin %10’u depreme dayanıklı ve 9. kalkınma planında depremden bahsedilmiyor.
16 Ağustos’u 17 Ağustos gecesine bağlayan gün
yapılacak olan bu etkinlik, 17 Ağustos 1999 depreminde diğer bir tabirle zamanın durdugu anda yaşanılan acıların ve bu afette kaybedilen kişilerin anılmasını ve unutulmamasını amaçlıyor.
“Sarsılalım Ama Yıkılmayalım! 17 Ağustos’u Unutmayalım”
sloganı ile yola çıkan proje kaybedilen kişileri ve acıları tekrar anmak, zarar görenlere destek olmak, katkı sağlamak ve ileride olası depremlere karşı hazırlıkta olmak amacını taşıyor.
Bu sitede devreler ve bilgisayar yazılımı ile yapılan bir deprem dedektörü bulunmakta.Nasıl yapıldığı ve gerekli araçlarıda eklemişler..
maclerin üzerinde ki hareket sensörü ile yapılanlara belki de en ilginçi eklendi 🙂 mac imizi bir sismografa ceviren bu yazılım sayesinde mac lerimiz bedavadan, hic yoktan yere rasathane görevinide üstleniyorlar,olası california depremi beklentisi olduğu şu günlerde güzel bir reklam aracı….
14 bin adadan oluşan Endenozya’daki depremde 4.500 ölü 20 bin yaralı ile ilk hafta geçiyor. Orada ki trajediyi anlamak için bir depremi görmek ve yaşamak gerekmiyor elbette. Ama detay diye atlayabileceğiniz bir şey bile, aslında, tam da ordaki insanların yaşamını ve kaygılarına anlatan temel konu olabiliyor.Marmara depreminde, ikinci gün, Gölcük’de kurtarma çalışmalarına katıldım. Gece yarısı, ilk bir kaç saat binaların ve cesetlerin korkunç halinin şoku ve bir şeyler yapabilmenin heyecanıyla geçmişti. Ancak, daha sonra, gönüllülerle beraber dolaşan ancak cesetlerin üstlerini yada çantaları, eşyaları karıştıran kadın ve erkeklere tanık oldum. Profesyonel hırsız olduklarını anladığımızda gerekenleri yaptık tabi…! Ancak, öyle bir anda, öyle bir yerde, özellikle hırsızlık yapmak için oraya gelmiş olmak bile dehşet verici gelmişti bana. Şimdi benzerleri Java Adası’nda yaşanıyordur. Kimbilir, kaçımız hazırlıklıyız İstanbul depremine. Bu konuda belediyelerin, gönüllü teşkilatların çabaları insanın alnını ağartıyor. Hala yapılabileceklerin başında olmak ise ürkünç geliyor bana. Herkese geçmiş olsun. Size depremin olduğu Java adasından deprem olmadığı bir andaki görüntü aktarıyorum.
Japonya da deprem kuşağında olduğu için kendilerine yapmışlar ama biz de aynı dertten muzdarip olduğumuz için ilgilmizi çekiyor, deprem gerçeğiyle karşı karşıya olmayan amcalar için bu kadar ilgi çekici değil tabii..
Hem radyo hem de bir LED elfeneri olan cihazı küçük bir kol vasıtasıyla şarj edebiliyorsunuz, aynen eski manyetolu telefonlar gibi 🙂
Artık paranoya haline gelen deprem korkusuna tuz biber de Firefox‘tan. Bu Firefox eklentisi ile dünyanın her yanındaki depremleri haber alabilirsiniz. Burada da eklentinin özellikleri anlatılmış.
evet deprem gündeme yine oturdu.Hemde ilk ağız Mete Işıkkara yönetmenliğinde…seneryo istanbul üzerine kurulmuş,hemde depremin kurgu olduğunu ve deprem senaryolarını sevmeyen bir kişi tarafından böyle bir senaryo piyasaya çıkınca ilgide büyük oluyor ve yankıları büyüyor.Peki ne gerek var böyle bir senaryoya,eğer gerçekten böyle bir durum var ise neden valilik ve belediyeler önlem almıyor.Sadece reyting uğruna tv kanalları bahsediyor ve senarist mete ışıkara konuşuyor.anlam veremedim ve fazla birşey gelmiyor aklıma.Aklına bir şey gelen varsa benide rahatlatsın lütfen….
kardeş ülke pakistan, yüzyılın en önemli felaketlerinden biriyle karşılaştı. gelen haberlere göre en az 30bin kişinin öldüğü, 50bin kişinin de yaralandığı kesinleşti.
felaketin büyüklüğü ortada. kızılay ve diğer sivil toplum kuruluşlarımız daha ilk günden pakistan’a dost elini uzattılar.
acılar paylaşıldıkça azalır. hep beraber birşeyler yapalım ki zor günde dostumuzun yanında olduğumuzu tüm dünyaya gösterelim.
“…Kuzey Anadolu Fay Hattının Adapazarı, Kocaeli, Gölcük segmenti üzerinde, Richter ölçeğine göre Ms=7.4 many itüdünde ve yaklaşık 45-50 saniye süren bir deprem meydana gelmiştir. Deprem, Marmara Bölgesinin tamamı ile Kuzey Anadolu Fay Hattının doğu yönündeki uzantısında yer alan Düzce ve Bolu gibi şehirleri etkilemiştir. 17 Ağustos depreminin ülkemizde endüstrinin ve şehirleşmenin en yoğun olduğu Marmara Bölgesinde meydana gelmiş olması, can kaybının ve hasarın da çok büyük olmasına sebep olmuştur. 1967 Adapazarı Depreminden sonra bölgeyi etkileyen en büyük deprem olan 17 Ağustos 1999 depremi, İstanbul’un Avcılar, Küçükçekmece, Tuzla ilçeleri ile İzmit, Adapazarı, Gölcük, Yalova, Düzce ve Bolu şehirlerinde 20 000 dolayında can kaybına ve maddi hasara yol açmıştır…”
Aynı acıları bir daha yaşamamak ümidiyle…