Klimatec Base I, havada ne kadar nem varsa onları bir güzel toplar ve suya dönüştürmeye başlar. 24 saat içerisinde biriken 20 litre kadarlık su, bi’dolu filtrede dolaşmaya koyulur. Nihayetinde karbon filtre ve UV haznesinde mikroplardan ve başka başka kirlerden kurtulur. Ayrıca, buzdolabına görev yapma şansı tanımadan, suyu soğutarak içmeye hazır hale getirir. Kendisi elektrik ile çalıştığı gibi güneş enerjisini de kullanabilir.
Açık kaynak kodlu ofis yazılım paketi olan OpenOffice 2.4 sürümünü mart ayında yayınlamıştı, geçtiğimiz günlerde ise 2.4.1 sürümünü yayınladı. Bu sürümde temel bileşenlerde ve güvenlik bölümlerinde iyileştirmeler mevcut.
Sitesindeki Sürüm Bilgisi
OpenOffice.org’un 2.4.1 sürümü yayında… Bu sürüm temel bileşenlerde iyileştirmeleri, hata ve güvenlik düzeltmelerini içermektedir. Sürüm ile daha fazla bilgiyi bu adreslerden edinebilirsiniz.
Bağlantılar;
Microsoft‘un cep yakan ofis paketine en büyük alternatif olarak gösterilen, açık kaynak dünyasının ofis yazılımı Open Office, 2.1 sürümüyle karşınızda. İndirmek isteyenler şuradan indirebilirler.
Her yeni sürümünde çıtasını biraz daha yükselten Open Office artık daha problemsiz, daha uyumlu, daha fazla eklentiye ve hazır şablona sahip. 2.1 sürümünün yeniliklerini ayrıntılı bir şekilde burada bulabilirsiniz.
Damien Mulley isimli arkadaş, blogunda AdWords, Mail , Talk, Video, Alerts, Maps, Orkut, Calendar, Mobile, Picasa, Base gibi google hizmetlerini kullanarak nasıl kız tavlanacağı anlatmış. Özellikle picasa kullanarak fotoğrafın yakışıklı yapılması hadisesi çok etkili olur diye düşünüyorum.
içinde google geçen ya da bir şekilde google’dan bahseden her sayfanın “rank”ı, bana garip gelen bir şekilde artıyor internette. google, milletin sayfalarını indexleyip başkalarına rahat bulması için bir sürü seçenek sunuyor; evet. günde en az 1 saat kullanıyorum; buna da evet. yine de içimde google’a karşı bir sinir var anlamsızca… yaptığım sitelerin encoding sorunlarından dolayı japonca gibi indekslenmesi değil sorun 🙂 tekelleşmeye hep karşıydım, sanırım ona dayanıyor.
Google’un base hizmetinde ise yeni gelişmeler var. Ana sayfasındaki arama ve google images içerisindeki aramalarda porno gibi bazı sektörlere karşı uyguladığı (sonuna kadar arkasında olduğum) filtre uygulamasının başarısından sonra, yeni çıkardığı “Google Base” uygulamasında bu başarısını yakalayamayışı bende bazı soru işaretleri uyandırdı. Başka bir firma olsa, “zamanı yoktur, parası yoktur, teknolojisi yoktur” türü bahaneler işe yarayabilirdi ama porno sektörünün google adbase’i istilası konusunda burnuma başka kokular geliyor. koku kötü olmasına kötü, ama ne kokusu olduğu ilerleyen zamanlarda çıkacak sanırım ortaya…
özetle, motorun yemini pornoyu görene kadar olmasın?
