bildirgec.org

anka kuşu hakkında tüm yazılar

anka kuşu (phoenix) masta!

shakaci | 28 May 2008 09:26

mars
mars

insanoğlu yüzbinlerce yıllık memleketi olan dünyada sınırlarını zorlamaya devam ediyor. son olarak 10 ay gönce fırlatılan anka kuşu (Phoenix) ismindeki uzay aracı, pazartesi türkiye saatiyle 02.55’te marsa indi. indikten kısa süre sonra da yaşadığı sevinci göndediği fotoğraflarla bizlerle paylaştı.

saatte yaklaşık 21 kilometre hızla 10 ay süren uzay macerasından sonra Anka Kuşu’nun Mars’a başarıyla indiği anonsu Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi’nde (nasa) büyük sevinçle karşılandı.

Anka Kuşu’nun Mars’a inişi NTV’de

CarlSagan | 24 May 2008 14:13

Görevi Mars’ta yaşam izi aramak olan Phoenix’in (Anka Kuşu) Mars a inişi canlı yayınla bu pazar NTV de.

Anka Kuşu yaklaşık 10 ay önce NASA tarafından fırlatılmış ve bugüne kadar 680 milyon kilometre yol katetmiş.

Eğer siz de bu muhteşem yolculuğun son durağına tanıklık etmek isterseniz Pazar gecesi NTV başına geçmeyi unutmayın!

AnKA KUŞU Bana sırrını aç!

nerika | 23 November 2007 02:39

Anka Kuşu
Anka Kuşu

İçinizde öteleri gören gözü farkedin ! Dilediğiniz zaman ve mekanı orada seyredebilirsiniz ! Hatta dilediğiniz zaman ve mekana gidebilirsiniz ! Bu elbette zor ; ama , aşka düşenlere değil . Çünkü insanın , Kainattaki her zerrede ” var olmak ” gibi bir sırrı vardır. Ve bu ölümsüzlük sırrıdır ! Anka Kuşu bu sırrı bulup getirecek! Anka Kuşu sizi size böldürüp , sizi yok olan , çürüyen yanlarınızla savaştıracak !
Mesut Uçakan‘ın son filmi vizyonda !

Hepimiz Birer Yıldız Değil Miyiz?

mucumito | 29 July 2007 18:14

Hepimizin bir yıldızı yok mudur gökyüzünde? Hep en parlağını,en göz alıcı olanını seçmez miyiz? Benim de bir yıldızım var. Çocukken odamın perdesini aralayıp karanlık göğe baktığımda görmüştüm onu. Belli belisiz duruyordu orada. Ne en parlaktı ne de etrafı en kalabalık olandı. Yapayalnız duruyordu orada varlığını göstermeye çalışırcasına yanıp sönüyordu. Belki yeni doğmuş bir yıldızdı. Büyük bir patlamayla uzayın sonsuz boşluğunda kendine yeni bir yer edinmişti. Belki de şimdi yoktu. Onun görüntüsü dünyaya ulaşıncaya kadar yok olmuş olabilirdi, kim bilir.
Yıldızların büyük bir patlamayla parçalanması buna rağmen toplu iğneden küçük bir parçanın bütün bir yıldızın ağırlığını taşıması ne tuhaf. Hatta masallarda anka kuşu nasıl küllerinden doğuyorsa yıldızın da o minik zerreden yeniden doğması şaşırtıcı değil mi? Bana göre yeryüzü, gökyüzü, sonsuz uzay bir bütün ve etkileşim halinde. Öyle ki; insanlarda hayatlarında bazı patlamalar yaşarlar. Sonra da anka kuşu misali küllerinden yeniden doğarlar. Bu patlamalardan kalan toplu iğne başından küçük bir parça bütün o ağırlığı taşıyabilir mi? Ezilmez mi ağırlığın altında, insan o kadar mı güçlüdür ki hayatı boyunca belki defalarca büyük patlamalara tanıklık etmesine rağmen ayakta durabilir?
Canından çok sevdiklerini kaybeder bir daha hiç görememecesine, zorunlu kalır evladını bırakır bir sokak köşesine, erkeği-kadını aldatır da hepsine dayanır.
Her insan bir yıldız misali yaşıyor, adına dünya dediğimiz toprak parçası üzerinde. Belki herkesin kendine bir yıldız seçmesinin nedeni budur. Kendini kanıtlamaya çalışan, varlığını ispatlamaya çalışan her birey birer yıldızdır. Fark edilinceye kadar yok olmuş birer yıldızız hepimiz.