bildirgec.org

almanya vizesi hakkında tüm yazılar

Almanya Vizesi kalkıyor mu dediniz ???

webking | 30 March 2010 13:29

Ne kadar bana benziyor, değil mi ??
Ne kadar bana benziyor, değil mi ??

Almanya başbakanı Merkel’in ülkemizi ziyareti ile yine şu meşhur “Almanya vizesi kalkıyor mu?” sorusu gündemi meşgul etti. Kâh kalkıyor, kâh şunlara kalkıyor, kâh kalkmıyor gereksiz yere halkımız umutlandırılıyor ve sonrasında da beklendiği gibi hüsranla sonuçlanıyor. Dün bununla ilgili haberlerle ilgili bir google araması yaptım ve aşağıdaki sonuçları sizlerle paylaşmak istedim.

Almanya vizesi kalkıyor mu? Cevap veriyorum
Almanya vizesi kalkıyor mu? Cevap veriyorum “Hayır” !!

Görüldüğü gibi ilk sıradaki haber yaklaşık 15 saat önce, manşete bakarsanız “Almanya vizesi kalkıyor” şeklinde bir başlık ile girilmiş haber ve üstelik te bunu flaş bir gelişme olarak lanse ediyor. Ama haber detayına girince görülüyor ki, bu vize işi filan hikaye. Sadece Merkel ile başbakanın görüşmesinde bu konu gündeme gelmiş. Yani bu tip haber sitelerini de RTÜK denetlemiyor mu acaba? Bugün eminim Almanya konsolosluğunun önünde hala bu vize konusu konuşuluyordur. Acaba kalktı mı, kalkmadı mı? Hatta oradaki korumalar bile belki de henüz şaşkınlıkla yuvarlak cevaplar veriyorlardır bekleyenlere. Oradaki kargaşa ve ilginç iletişimleri gerçekten de çok merak ediyorum şu anda !
Almanya bize vizeyi kaldırsa her ne olacaksa??, Heralde güzelim!! ülkelerine akın edeceğimizi sanıyorlar. Almanya’da bulunanlarımız vardır, ülke tamamen robotlar aracılığı ile yönetiliyor ve bunun dışındaki hayat ise kurallarla örülü, ve ülke toptan bir polis devleti. Oradaki Türkler olmazsa, insan göremeyecekler doğru dürüst. O nedenle bence onlara bizim vize uygulamamız lazım. Bu güzel vatanımızda hem gerçek insanlar var, hem de eşi benzeri olmayan güzellikler. Üstelik iklimimiz çok çeşitli ve mutluluk verici onlarınki gibi depresif bir iklime de sahip değiliz (Allahımıza bin şükür! Seda Sayan aklıma geldi birden )
Netice olarak Merkel veya benzer özellik ve markalarda diğer robotlar gelir ve birkaç gün sonra da Türk misafirperverliği ve gerçek insan davranışlarından bir kuple görüp, robotlar ülkesine dönerler ve eminim ki orada diğer robotlarla da gayet iyi yaşarlar. Robotların aile bağları olmadığından da, bu başbakanlık günleri bittiğinde de yalnız bir şekilde paslanır ve ölürler. Onun için bu robotlara, hissi yaklaşmamak lazım bunlar direkt mantıktan anlarlar(yani 1 yada 0 sıfır bilgisayar mantığı gibi) ,o nedenle bunlara “ayıp olur”, “bekliyoruz”, “temenni ediyoruz” gibi insansı ve hissi laflar sökmez, onun yerine “şu kadar verirseniz, bu kadar alırsınız”.. “siz böyle yaparsanız biz de böyle yaparız” gibi direkt aksiyona yönelik laflar işler.
Almanya vizesi olsun, ya da olmasın. Avrupa topluluğuna girelim, ya da girmeyelim. Bence en önemlisi, kendimizi çağdaşlaştıralım yeter. Ama tabii insan olarak, robot olarak bu çağdaşlaşma olacaksa, hiç olmasın bence. Ben insan olmaktan oldukça memnunum ve cennet gibi ülkemde diğer insanlarımla da maganda da olsalar, vahşi de olsalar yaşamaya razıyım.

Vize

webking | 29 December 2009 13:59

Vize
Vize

Vize kelimesinin sözlük anlamı “Bir ükeye girmek veya bir ülkeden çıkmak için yetkili makamlardan alınması gerekli izin” olarak geçmektedir. Yani dünyadaki bir çok ülkeye girmek için ülkemizden herhangi bir insan o ülkeden izin almak zorundadır ve izin mercileri de malumunuz üzere ilgili ülke konsolosluklarıdır. Peki bizim vize uyguladığımız ülke var mı? Cevap vereyim; Hemen hemen hiç yok, yani en aç ülke olan Etiyopya’ya bile vize uygulamıyoruz, daha doğrusu vize adı altında bazı ülkelerden giriş haracı alıyoruz o kadar. Yani bizim vizemiz ya da iznimiz satılık. Para karşılığı eşine “izin” veren kadınlar gibi aciz bir durum. Ama örneğin Amerika, Almanya, Fransa, Kanada ya da Ingiltere gibi gelişmiş ülkeler aynı durumda ne yapıyor dersiniz? Önce vize başvurusu yapacak kişiden bizim diğer ülkelerden aldığımızın çok üstünde bir vize işlemleri ücreti alıyor.

Almanya Vizesi ‘ne sevinelim mi?

webking | 15 December 2009 15:30

Almanya
Mmm.. Bi düşüneyim..

Almanya bizimle birlikte 1. dünya savaşında bulunmuş ama bizden önce savaşmayı bırakmış, eski bir müttefik devlet olarak şu anda bir de yabancı (özellikle de Türk) düşmanlığı ile yine ön planda. Bu ülke zamanında kendi yaralarını sarmak amacıylaTürk işçilere ihtiyacından bir çok insanımızı ithal etmiş ancak bunlara, ta o zamandan başlayarak sadece para vermiş, bunun dışında hiç bir şey katmamış ve tersine sömürmüş bir millettir. Günümüzde bile Türk insanı, bu ülkede ya itilmiş, ya da mecburiyet ve korku karşısında kendini teslim edip asimile olmuş durumdadır. Ülke gayet ürkütücü atmosferi ve robot benzeri ruhsuz insanlardan oluşmasına rağmen, robotların mükemmel yaptıkları üretimi ile ekonomik gücü elde etmiş ve hükmedici hale gelebilmiştir. Diğer taraftan benzer badirelerden geçmiş olan ülkemiz, kendi iç çatışmalarıyla uğraşmaktan muasır medeniyet seviyesini günümüzde dahi yakalayamamış olmanın ve hala “gelişmekte olan” ülke olmanın acılarını çekmektedir.
Almanya zaten alışık olduğu bu dışlamayı ülke boyutunda, Avrupa Birliği seviyesinde de her defasında tekrarlamaktadır. Bunun içindir ki, Almanya’nın başı çektiği AB’de sürekli çifte standartlara ve kötülemelere maruz kalmaktayız. Anlaşılamayan şudur ki, ülkemiz sadece ekonomik koşulları iyileştirmek için bu birliğe üye olmaya iyi niyet göstererek çabalarken, AB ve özellikle Almanya tamamen kendi yarattığı ve körüklediği Türk düşmanlığının boyutlarını genişletmeye çalışmakta ve bir zamanlar kendi saflarında savaşmış bir ülkeye haksızlığı bir adım daha ilerletmekte hiç bir sakınca görmememektedir.
Bu tip politikalarla her defasında yıpratılmak istenen ülkemiz, Almanya vizesi uygulamasının işadamlarına ve parası olan veya para getiren sektörlere açılacağı duyumu ile bile heyecanlanabilmiştir. Yani düşünün ki bir ülke bizim istediğimiz ekonomik iyileştirmeye karşı çıkıp, tam tersine bizim ekonomik anlamda iyi olan kişi ve kuruluşlarımızı da sömürmek için bu tip bir uygulamaya gidiyor ve biz buna seviniyoruz.. Çok ilginç!!
Yakın zamana kadar Almanya konsolosluğu önündeki uzun kuyrukları, orada yatan ve her gördüğümde içimin acıdığı insanlarımız göz önünde bulundurduğumda, bizi her bulduğu fırsatta Türk topraklarında bile süründürmeyi başaran bu ülke ve buna benzer düşüncede olan diğer ülkeler ile neden hala birleşmek isteyelim diye düşünmekten ise kendimi alamıyorum. Atatürk’ün yüzümüzü batıya dönelim derken eminim “her ne pahasına olursa olsun” diye düşündüğünü de hiç sanmıyorum.