bildirgec.org

actress hakkında tüm yazılar

Salma Hayek

queennothing | 21 October 2008 11:40

Gözünü Meksika’dan Hollywood’a diken, ailesi başta olmak üzere yoluna çıkan herkesi yanıltmayı başaran “femme fatale”; Salma Hayek Jimenez.
Lübnan asıllı zengin bir iş adamı olan Sami Hayek Dominguez ile Meksikalı opera sanatçısı Dani Hayek evliliğinin ilk çocuğu. 2 Eylül 1966 tarihinde Meksika’yı oluşturan 31 eylaletten birinde; merkezin doğusunda yer alan Veracruz‘da dünyaya geldi. (Coatzacoalcos)

Daha sonra, aileye ‘Sami‘ adında bir erkek çocuğu daha katıldı.
Meksika’da normal bir hayat sürdüren Hayek ailesi, Salma’nın henüz 5 yaşındayken sahnede izlediği “Willy Wonka and the Chocolate Factory” adlı fantastik / müzikal oyundan etkilenip de kurduğu oyunculuk hayallerine aldırış etmedi.
Salma 12 – 13 yaşlarına geldiğinde aktris olma isteğini bastıramıyordu, fakat her seferinde ailesinin onun için yaptığı planlar daha baskın geliyordu. Salma için karar verilmişti; iyi gelir getiren düzenli bir işte çalışacak ve geleceğini garanti edecekti. Uzun süre onların istediği gibi davransa da, ‘kendi kimliği’ni daha fazla bastıramadı ve ailesine karşı çıktı.
Meksika Ulusal Üniversitesi‘nde profesyonel oyunculuk eğitimi almaya başlayan Hayek, bir çok tiyatro ve reklam filmlerinde rol aldı.

İlk olarak 1988 yapımı “Un Nuevo amanecer” adlı TV dizisinde rol alan Hayek, bu romantizm temalı pembe dizide ‘Fabiola‘ karakterini canlandırdı.
1989 – 1991 yılları arasında ise, daha sonra adından sıkça söz edilecek ve “Salma Hayek’i Meksikalılar’a tanıtan dizi” şeklinde anılacak olan “Teresa” adlı pembe dizide de rol aldı. Dizide, Kaliforniyalı müzisyen Roberto Enrique ve “Babel“den tanıdığımız aktör Gael García Bernal da rol almıştı.

Meksika sokaklarında parmakla gösterilecek kadar ün sahibi olan Hayek, Hollywood’da kararlıydı. Çünkü, Meksika’da ne kadar başarılı ve ünlü olursa olsun, asla tatmin olmayacağını ve çok fazla kazanamayacağını biliyordu.
Meksika başarısının ardından arkadaşları ve ailesi de Hayek’e destek oluyordu. Nişanlısı Richard Anthony Crenna JR.’dan da (Richard Crenna‘nın oğlu) ayrılarak Hollywood’a gitti.

Hollywood; kurtlar sofrası. Meksika aksanıyla Hollywood’da şansı düşüktü. “Bir Meksikalı’nın Hollywood’da işi yok” denildiyse de, 1941 yapımı “Shadow of the Thin Man” adlı filmle tanınan aktris Stella Adler, Hayek’e oyunculuk ve diksiyon dersi vermeye başladı. Adler, 1992 yılının Aralık ayında yaşamını yitirdi.

Hollywood yıldızlarından Liv Tyler’da da bulunan “Dyslexia” hastalığı, Hayek’de doğuştan vardı. (Harfleri veya rakamları karıştırma. Kişi, düşündüğü şeyi değil ağzından çıkan şeyi söyler. Mesela, kişiye yaşı sorulduğunda, 35 ise 10 diyebilir. Bu hastalık, beynin sol tarafındaki işlev bozukluğundan kaynaklanıyor. Tedavi edilmesi için, kişiye özgü öğrenme teknikleri geliştirmek gerekiyor.)

Suna Pekuysal’ı kaybettik

queennothing | 22 July 2008 13:46

24 Ekim 1933 yılında İstanbul’da doğan Suna Pekuysal, bugüne kadar bir çok sinema, tiyatro projelerinin yanı sıra bir çok televizyon dizilerinde de rol aldı. Şan ve Bale eğitimiyle başlayan macerası, 54 yıl şehir tiyatrolarında devam etti.
Cemal Reşit Rey’in müziklerini yaptığı, ağabeyi Ekrem Reşit Rey tarafından yazılan “Lüküs Hayat” adlı oyunda tam 14 yıl boyunca sahne alan Pekuysal, “Lüküs Hayat”la Sanat Kurumu Ödülü (1986) ve İsmail Dümbüllü Ödülü’ne (1987) sahip oldu. Bunun yanı sıra 2001 yılında 38. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde ‘Yaşam Boyu Onur Ödülü’ yine Pekuysal’a verildi.

“Şeytan Bunun Neresinde?”, “Küçük Hanımın Şoförü”, “Yalnızlar İçin”, “Çam Sakızı”, “Yedi Kocalı Hürmüz”, “Akasyalar Açarken”, “Çalıkuşu”, “Akşam Güneşi”, “Katip”, “Paydos”, “İncili Çavuş”, “Kanlı Nigar”,”Ayşecik – Yuvanın Bekçileri”, “Hayat Sevince Güzel”, “İnşaat”, “Hırsız Var!” gibi onlarca film projesinde yer alan Pekuysal, 20 Temmuz Pazar akşamı evinde bir kaza geçimişti.

Kalça kemiğini kıran Pekuysal, İstanbul Üniversitesi – İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Ameliyat edilen Pekuysal, maalesef kurtarılamadı. 22 Temmuz Salı sabahı hayatını kaybeden Suna Pekuysal, tüm sanatseverleri yasa boğdu.

Angelina Jolie

queennothing | 08 July 2008 17:00

Midnight Cowboy” (1969), “Catch-22” (1970), “Deliverance” (1972), “Anaconda” (1997) ve 2007 yılında gösterime giren “Transformers” gibi başarılı yapıtlardan tanıdığımız Jon Voight (Jonathan Vincent Voight) 12 Aralık 1971 tarihinde aktris Marcheline Bertrand ile evlendi. 11 Mayıs 1973 tarihinde ilk çocukları James Haven Voight dünyaya geldi. 4 Haziran 1975 yılında ise, çiftin ikinci çocukları Angelina Jolie Voight doğdu. (Los Angeles)
Jon Voight’un erkek kardeşi Chip Taylor da film müzikleri yapıyordu. Angelina’nın vaftiz annesi Jacqueline Bisset ve vaftiz babası Maximillian Schell de dahil ailede hemen herkes sinemayla yakından ilgiliydi.
1976 yılında Voight ve Bertrand evliliği ayrılıkla sonuçlandı ve çift, 1978 yılında resmen boşandı. Angelina ve James, annesi ile New York’a yerleşti.
1982 yılında baba Voight, anne Bertrand ve küçük Angelina ilginç bir şey yaptılar; “Lookin’ to Get Out”. Hal Ashby’nin yönetmenliğini yaptığı filmde aile bireylerinin yanı sıra Ann-Margret ve Burt Young da rol aldı.
Annesiyle sık sık sinemaya giden Angelina, filmlerde rol almak istiyordu. Aktris olan annesi, Angelina’nın bu isteğini destekledi ve onu “Lee Strasberg Theatre and Film Institute”ye gönderdi. Burda 2 yıl oyunculuk eğitimi alan Angelina, bir çok şehir tiyatrosunda rol aldı.

New York, büyülü bir şehirdi. Dışarı çıkınca film yıldızlarıyla karşılaşmak Angelina için oldukça heyecan vericiydi. Ama annesi ve kardeşi Los Angeles’a geri dönme kararı alınca Angelina da “Beverly Hills High School”a yazıldı. Genelde yüksek mertebeden ve zengin insanların çocuklarının okuduğu B.H.H.S, Angelina’yı bir hayli zorladı.
Bu sırada Angelina, bir modellik ajansına başvurdu. Başvurusu kabul edilmeyen Jolie, bileklerini kesti. Yıllar sonra bile bıçak koleksiyonuna her baktığında bu olayı hatırlayacaktı.

Christina Ricci

queennothing | 29 June 2008 21:30

ABD’nin batı yakasında bulunan en kalabalık eyaleti Kaliforniya’dır. San Diego, San Francisco ve Los Angeles’ı içinde barındıran Kaliforniya, dünyaca ünlü Hollywood’u da sınırları içerisinde bulundurur.
Sarah ve Ralph çifti, 1971 yılında Rafael, 1974 yılında Dante ve 1976 yılında Pia adlarında üç çocuk dünyaya getirdiler. 12 Şubat 1980 tarihinde İtalyan asıllı aileye ‘Christina’ adında yeni bir üye katıldı. Los Angeles’ın çok yakınlarında bulunan Santa Monica şehrinde yaşıyorlardı. Avukat olan babası, iyi bir psikoloji eğitimi aldığı için psikiyatristlik de yapıyordu. Annesi ise, dünyaca ünlü “Ford Models” adlı mankenlik ajansında modelistti.

Los Angeles’a taşınan ailesi, büyük sorunlar yaşıyordu. 3 yaşında okuma yazma öğrenen Christina, daha o yaşlarda film setlerini tanımaya başlamıştı. ‘Los Angeles’ gibi bir şehirde yaşamanın getirdiği avantajlardan sonuna kadar faydalanıyordu. 10 yaşına geldiğinde E.W. Swackhamer ve Michael Ray Rhodes’in yönetmenliğini yaptığı “H.E.L.P.” adlı TV dizisinin 1. sezon 2. bölümü “Are You There, Alpha Centauri?”de ‘Olivia’ karakterini canlandırdı.

Aynı yıl içinde Winona Ryder ve ünlü şarkıcı Cher ile birlikte “Mermaids” adlı komedi filminde rol aldı.
1991 yılında “Dracula”nın (1979) yönetmeni John Badham’ın yönetmenliğini yaptığı “The Hard Way” adlı filmde rol aldı. Aynı yıl içinde “The Addams Family” filminde ‘Wednesday Adams’ı oynaması Ricci’nin yolunu açtı. Hiç oyunculuk eğitimi almamış biri için oldukça başarılı performanslar sergileyen Ricci, kısa sürede fark edilecekti.
O sıralarda Edgemont Elementary School’da okuyan Ricci, 13 yaşına geldiğinde annesi ve babasının boşanma kararını anlamaya çalışır. Görüntüsünü beğenmiyor, aynaya bakmıyor, vücudunu kesiyor, ölümü düşünüyor. Christina için sorunlar bitmek bilmiyor. Annesi artık ‘Sarah Ricci’ değil, ‘Sarah Nee Murdoch’tur; babasıyla konuşmayan Ricci, 3 kardeşiyle birlikte annesiyle yaşamaya başlar.

Helena Bonham Carter

queennothing | 02 June 2008 12:21

1908 yılında Henry Campbell-Bannerman’in İngiltere başbakanlığından istifa etmesiyle Herbert Henry Asquith yeni İngiltere başbakanı oldu. 1916 yılına kadar ülkeye başkanlık yapan H.H. Asquith, “1. Dünya Savaşı” ve “Parlamento Yasası” gibi İngiltere tarihine geçen olaylar esnasında da ülkenin başında bulunuyordu. 1916 yılının Aralık ayında istifa eden H.H. Asquith, Helena Bonham Carter’ın büyük-büyük babasıdır. (Helena’nın babası Raymond Bonham Carter’ın babasının babası).
1902 doğumlu ünlü yönetmen Anthony Asquith ise, H.H. Asquith’in oğludur. (Helena’nın büyükbabası). Anthony Asquith, 1927 yılında yönetmenliğini yaptığı “Shooting Stars”, 1928’de “Underground”, 1932’de “Dance Pretty Lady”, 1938’de “Pygmalion”, 1943’te “We Dive at Dawn”, 1951’de “The Browning Version”, 1963’te “The V.I.P.s”, 1964’te “The Yellow Rolls-Royce” gibi filmleriyle tanınırdı.
Antony Asquith’in kız kardeşi Violet Asquith, Maurice Bonham Carter ile evlendi ve bu evlilikten 4 çocuk dünyaya geldi; Cressida Bonham Carter (1917), Laura Miranda Bonham Carter (1918), Mark Raymond Bonham Carter (1922) ve Raymond Henry Bonham Carter (1929).
Bank Of England’da bankacı olan Raymond Henry Bonham Carter ile Elena Propper De Callejón hayatlarını birleştirmeye karar vererek İngiltere’nin başkenti Londra’da bulunan Golders Green’e yerleşmeye karar verdiler.
1966 yılında çiftin ilk bebekleri dünyaya geldi; Helena. Helena’dan sonra Edward ve Thomas adlarında iki oğulları oldu.
26 Mayıs 1966 tarihinde doğan Helena, henüz 5 yaşındayken önemli aile sorunlarıyla karşı karşıya kaldı. Ciddi bir sinir krizi geçiren annesinin gerçek anlamda toparlanması 3 yıl sürdü ve bu süreçten sonra anne Elena, psikoloji ile ilgilenmeye başladı; başarılı bir psikiyatri uzamanı oldu.
Londra’nın Hampstead Kasabası’nda bulunan “South Hampstead Kızlar Okulu”nda okudu.