bildirgec.org

1966 hakkında tüm yazılar

Ah Güzel İstanbul (1966)

queennothing | 19 October 2011 21:34

2006 senesinde yaşamını yitiren yönetmen Atıf Yılmaz, Türk Sineması’na çok değerli eserler vermiş usta bir sinemacıdır. Yılmaz’ın 1966 senesinde çektiği sinema filmi “Ah Güzel İstanbul” da bu eserlerden biridir. Görüntü yönetmenliğini Gani Turanlı’nın yaptığı filmde Türk Sineması’nın önemli aktörlerinden Sadri Alışık ile müzisyen/ aktris Ayla Algan rol alıyor. Güngör Adalı, Saadet Eliaçık, Erdal Özyağcılar, Bilge Zobu, Ahmet Danyal Topatan, Ahmet Kostarika, Feridun Çölgeçen ve Handan Adalı gibi isimlerin de rol aldıkları filmin orjinal süresi 97 dakikadır. Ek olarak; film, 1981 senesinde Kadir İnanır ile Müjde Ar tarafından yeniden çevrildi.

Cezayir Savaşı; La battaglia di Algeri (1966)

queennothing | 16 October 2011 11:55

1919 ile 2006 tarihleri arasında yaşamış olan İtalyan yönetmen Gillo Pontecorvo‘nun yönetmenliğini yaptığı sinema filmi “La battaglia di Algeri“, 1966 senesinde gösterime girdi. Senaryosu Pontecorvo ile Franco Solinas tarafından yazılan filmde Brahim Hadjadj, Jean Martin, Yacef Saadi, Samia Kerbash, Omar, Ugo Paletti ve Fusia El Kader rol alıyor. İngilizce’ye “The Battle of Algiers” olarak çevrilen bu savaş filmi, Türkçe’ye “Cezayir Savaşı” olarak geçti. Orjinal süresi 121 dakika olan “La battaglia di Algeri”, kendisinden seneler sonra çekilen “Traffic”, “Splendor”, “Jin-Ro”, “Inglourious Basterds” gibi yapımları etkiledi. İtalya – Cezayir ortak yapımı olan film, yönetmen Ken Loach‘ın favorileri arasında yer alıyor.

Andrey Rublyov (1966)

queennothing | 13 June 2011 21:25

Rus yönetmen Andrey Tarkovskiy‘in yönetmenliğini yaptığı sinema filmi “Andrey Rublyov“, 1966 senesinde çekildi. Senaryosu yine Tarkovsky ile Andrey Konchalovskiy tarafından yazılan film, 1 Milyon Dolar civarı bir bütçeyle çekildi. Cannes Flm Festivali’nde FIPRESCI Ödülü kazanan “Andrey Rublyov“da Anatoli Solonitsyn, Ivan Lapikov, Nikolai Grinko, Nikolai Sergeyev gibi isimler rol alıyor. 1360 senesinde dünyaya gelen ressam Andrei Rublev‘in yaşamından esinlenilerek çekilen film, 15. Yüzyıl’da Rusya’nın bulunduğu durumu, Moğol – Tatar ilişkilerini ve Hıristiyanlık’ın yayılmaya başladığı zamanı anlatıyor. Orjinal süresi 210 dakika olan, ancak kesilerek 165 dakikaya düşürülen film, Tarkovskiy’in ne muhteşem bir yaratık olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Torn Curtain (1966)

queennothing | 26 May 2011 19:58

The Birds“, “Rope“, “Vertigo“, “Rear Window” ve tabii ki “Psycho” ile İngiliz Korku Sineması’nın babası olarak kabul edilen Alfred Hitchcock, 1899 ile 1980 tarihleri arasında yaşadı. Yönetmenin 1966 senesinde çektiği gerilim filmi “Torn Curtain” (Esrar Perdesi), 6 Milyon Dolarlık bütçeyle Almanya (Berlin), Amerika (Los Angeles, Kaliforniya) ve Danimarka’da (Kopenhag) çekildi. Senaryosu Brian Moore, Willis Hall ve Keith Waterhouse tarafından yazılan yapımda 2008 senesinde yaşamını yitiren Oscar Ödüllü Amerikan aktör Paul Newman, Oscar Ödüllü İngiliz aktris Julie Andrews, Tamara Toumanova, Wolfgang Kieling, Lila Kedrova ve Hansjörg Felmy gibi isimler rol alıyor. Türkçe’ye ‘Esrar Perdesi’ olarak çevrilen film, ağır ilerleyişine rağmen seyredilmesi şart olan bir Hitchcock klasiği.

Masculin féminin: 15 faits précis (1966)

queennothing | 20 March 2011 14:20

Fransız Yeni Dalgası’nın öncü isimlerinden Jean-Luc Godard, “Vivre Sa Vie“, “Bande a Part“, “A Bout de Souffle“, “Pierrot le Fou” gibi yapımlarla dünyaya adını duyurmuş, özgün ve yaratıcı bir yönetmendir. Godard’ın 1966 senesinde çektiği “Masculin féminin: 15 faits précis” adlı eseri de en az diğerleri kadar takdire şayan bir filmdir. Guy de Maupassant’ın eserinden uyarlanan filmde aktör Jean-Pierre Léaud, Vietnam doğumlu aktris Chantal Goya, Marlène Jobert ve Michel Debord gibi isimler rol alıyor. Berlin Uluslararası Film Festivali’nde üç ödüle layık görülen yapım için usta yönetmen Ingmar Bergman, “Tipik ve sıkıcı bir Godard filmi” yorumunu yaptı. Birbirlerine zıt iki olgu olan siyaset ile popüler kültürün aşk ile kesişmesini konu edinen film, değişmek, farklılaşmak üzerinde duruyor.

Cinayeti Gördüm; Blowup (1966)

queennothing | 12 March 2011 13:18

İtalyan Sineması’nın usta yönetmenlerinden Michelangelo Antonioni‘nin başyapıtı sayılan “Blowup“, 1966 senesinde vizyona girdi. Arjantinli yazar Julio Cortazar’ın kısa öyküsünden uyarlanan yapım, 1,5 Milyon Dolar ile çekildi. İngiltere doğumlu aktör David Hemmings‘in başrolünde yer aldığı filmde İngiliz aktris Vanessa Redgrave, Sarah Miles, John Castle ve Jane Birkin gibi isimler de rol alıyor. Film, ülkemizde ‘Cinayeti Gördüm’, 1971 senesinde gösterime girdi. Bir şeyin gerçek olup olmadığını nesnel kanıtlarla değil, gerçekliğini savunan kişinin inancıyla ölçülebileceğini anlatan film, muhakkak izlenmesi gereken başarılı bir yapım.

Godard’ın değişimi; Made in U.S.A (1966)

queennothing | 11 March 2011 13:12

Fransa’da başlayan Yeni Dalga‘nın öncü isimlerinden Jean-Luc Godard‘ın yönetmenliğini yaptığı sşnema filmi “Made in U.S.A“, 1966 senesinde çekildi. Donald E. Westlake’nin kitabından uyarlanan ve 50.000 Dolar gibi bir bütçeyle tamamlanan filmde Danimarka doğumlu aktris Anna Karina, Marianne Faithfull, Jean-Pierre Leaud, Laszlo Szabo ve Yves Afonso rol alıyor. Dilimize ‘Amerikan Malı’ olarak çevrilen filmin çekimleri Paris’te yapıldı.

Cameron ve Levy ile yeniden “Fantastic Voyage”

queennothing | 11 February 2011 14:13

2006 senesinde kaybettiğimiz yönetmen Richard Fleischer‘in 1966 senesinde çektiği “Fantastic Voyage“; Türkçe adıyla ‘Fantastik Yolculuk’, bilim-kurgu sinemasının gözbebeğidir. Otto Klement ile Jerome Bixby’in yazdıkları hikayeden uyarlanan film, zamanın şartları göz önünde bulundundurularak izlendiğinde inandırıcı olduğu inkar edilemez. Fleischer’in en iyilerinden olan bu yapım, “The Pink Panther” (Pembe Panter), “Night at the Museum” (Müzede Bir Gece) gibi yapımlardan tanıdığımız yönetmen Shawn Levy tarafından yeniden çekilecek. Bğyğk bir ihtimalle 2013’te vizyona girecek olan yeni Fantastik Yolculuk‘un yapımcılığını da sürpriz bir isim üstlendi.

Au hasard Balthazar (1966)

queennothing | 24 November 2010 14:08

1999 senesinde, 98 yaşında hayatını kaybeden Fransız yönetmen Robert Bresson‘u Pickpocket, Mouchette ve A Man Escaped gibi yapımlarla tanıyoruz. Bresson’un hem yönetmenliğini, hem senaristliğini yaptığı sinema filmi “Au hasard Balthazar” (Rastgele Balthazar), 1966 senesinde vizyona girdi. Yönetmenin ‘insan olmak’ kavramıyla bağdaştırdığı Balthazar adlı eşeği ve çocukluktan olgunluğa insanları işleyen yapım, Fransa ve İsveç’te çekildi. Filmde Alman aktris Anne Wiazemsky, Walter Green, François Lafarge ve Jean-Claude Guilbert gibi isimler yer alıyor.

Vaftiz töreniyle aileye giren eşek Balthazar, küçük Marie’ye hediye edilmiştir. İnce ve nariin bir kız olan Marie, Balthazar’ın ilk sahibi ve aynı zamanda eşeğe en iyi davranan kişidir de. Bir takım olaylar sonucunda Marie’den ayrılıp, genç bir adamın boyunduruğu altına giren Balthazar, insanlığını kaybetmek üzere olan ve bunun farkında olmayan insanları seyrederken, kendi hayatına hükmedememenin çilesiyle elden ele geçer.

How to Steal a Million (1966)

queennothing | 28 June 2010 12:03

George Bradshaw‘ın yazdığı hikayeden uyarlanan; 1981 senesinde hayatını kaybeden üç Oscar’lı yönetmen/ yapımcı William Wyler‘in yönetmenliğini yaptığı 1966 çıkışlı sinema filmi “How to Steal a Million” (Hırsız Aşıklar), komedi altyapılı bir suç filmi. Oscar Ödüllü, Belçika doğumlu aktris Audrey Hepburn‘un başrolünde rol aldığı filmde sekiz defa Oscar’a aday gösterilen İrlandalı aktör Peter O’Toole, Hugh Griffith, Eli Wallach ve Charles Boyer yer alıyor.
Bonnet, kızı Nicole ile birlikte yaşayan zengin ve yaşlı bir adamdır. Her şey akla yatkın ve mantığa uygun gelirken, Bonnet’in kazandığı her bir kuruşun hesabını çıkarmak gerek. İşte bu noktada, işe ustalıkla yapılan bir hırsızlık; taklitçilik giriyor. Ünlü ressamların ölümsüz eserlerini birebir taklit ederek satan ve bu sayede karun kadar zengin olan Bonnet, bir gün, ünlü ve 1 Milyon Dolar değerindeki bir eseri satmak değil, sadece sergiletmek için müzeye vermek istediğini duyurur ve gelen Fransız’lara heykeli teslim eder.

Sahte heykelin sergilenmesine izin veren yaşlı adam, bu hareketini sorgulayan kızı Nicole’a, üzerinde sahtekarlık şüphesi bırakmamak için yaptığını söyler. Nicole ise babasının başının derde gireceğinden endişe etmektedir.