kimse gık dememiş arkadas. sokaklara bir bakın bir kişi bile elini kolunu sallayarak geçemez kaldırımların çogundan. hemide anlı sanlı sisli nisantaşı vs kaldırımları. 50 cm var yok .

sen tut halkın o parasıyla yetişkin fidan al. o kaldırıma ik. çogun yokus caddelerin tabi mecburen yola iniyoruz. genç ve guclu bi adamım dort çekerim tabiri caizse ama pek çok yer bilirimki; istanbul gibi yogun yagmurlu ve trafigi berbat bir yerde bu fidanlara denk gelip bir popo genışligindeki kaldırımda bir kaç saniye kararsız kalıp yola inerek yurudugumu.tabibide kaldırıma parkeden ayılar- ki aranızdada bazıları var-ve onların binekleri .İn yola yuru yuzlerce metre ve yoldaki diger ayılarla kavga et. aynasıyla bana çarpan bir ab tipi bayan surucuyle kavga etmiştim bir seferinde. “neden yolda yuruyorsunuz beyefendii.. Sizingibiler yüzünden.” Kaldırımı gosterdim . yuz ifadenden olsa gerek hızla gazlayıp kaçmıştı. kaldırım agaç ve araçlarla işgal edilmişti.merakım şu komsusu penceresinden az biraz fazla baktı diye hır çıkaran, yan apartmanın sarmasıgı bizim binaya degdi diye kan döken sokak sakinleri kıç kadar kaldırımlarına 4 metrede bir agaç diken belediye görevlilerine ne dediler.bazan köpegimle gezerken- hayvan kaldırımdan yurumeye alısık- zorlanıyorum. inmiyor arabaların arasına ve haklı.yazının devamı direkt sinkaf olacagından burada kesiyorum.varsa eger tanrı size yapacagını bilir de. yoksa ben netcem onu dusunuyorum bu sinirle. kentimin sokaklarında bile yürüyemezken.meydanlarda ulusal bagımsızlık nutku atan deli yureklere o agaçları emanet etmekten baska bir şey gelmiyor elimden.