bildirgec.org

linnux

11 yıl önce üye olmuş, 151 yazı yazmış. 228 yorum yazmış.

acil kan aranıyor!

linnux | 11 April 2007 23:31

Vatandaş artık resmi kurumlara hemen hiç
güvenmiyor.
Onca yolsuzluk haberinden sonra,
birilerine peşkeş çekilecek diye
Kızılay‘a kan bağışlamak bile istemiyoruz.

Her türlü tersliğe rağmen, iyi şeyler de yaşanıyor.
Ankara’da, Kızılay’daki metro altgeçidinin
tam ortasında bir büro var.

Hastanede kana ihtiyacınız olan bir yakınınız
varsa, buradan anons yaptırıp, hayırsever bir vatandaşın kan bağışını kabul edebilirsiniz.

İhtiyaç sahipleri kimi zaman bir süre beklese de
çoğu zaman hızlı bir şekilde kan bulunduğu da oluyor.

5000 dolarlık sperm için göz yaşartan duygular.

linnux | 11 April 2007 23:10

Bir toplum, kendi kültürünü kaybetmeye
başlayınca, hayatını da kaybetmeye başlar.

Eski günlerden bir güzelin hikayesi gibi,
yine yüzümüzü batıya dönmüş,
yenilikler peşinde koşuyoruz.

Ayşe Arman’ın bir üstün özelliği var.
Toplumumuzun yerleşik değerlerine aykırı düşen
olayları buluyor,
bunlara sevgi, merhamet, aşk, annelik gibi
dauygusal kavramları giydirerek,
normalliğini ve doğruluğunu kabul ettirmeye çalışıyor.

“Evet, ben Allah’a inanıyorum; ama kafama esenle yatarım! Neden, çünkü seviyorum, aşığım!
Allah bana sevgi için aşk için ceza verecek değil ya!”
gibi bir çıkarımda bulunabiliyor.

porno mu, erotizm mi…

linnux | 08 April 2007 22:56


Porno dediğin nedir?

Belki herkes farklı algılayabilir…

Ama ben,

porno ile erotizmin arasını

belirgin bir çizgiyle ayırmak istiyorum.

***

Cinsellik, hayatımızın vazgeçilmez bir parçası.

Sağlıklı her insan, cinsel ilişki kurmaktan

büyük bir zevk alır.

Duyularımız,

karşı cinsle ilgili sinyalleri algıladığında

diğer sistemlerin tetiklenmesine neden olur.



Bir koku, bir dokunuş, bir bakış…

Davetkar bir ses tonu…

***

Bizim erkeklerimizde yaygın olan bir anlayış var.

Fiziksel gücü ve organ boyutlarını

birinci derecede önemsiyorlar.



Kadınlar ise duygulara daha çok önem veriyorlar.

Aslında bu öncelikle bizim doğamızdan kaynaklanıyor.



Biz erkekler, fiziksel olarak uyarılıyoruz.

Kadınlar ise duygusal uyarılara daha açıklar.

eski köye yeni adet! yeni bir etiket icat edelim!

linnux | 08 April 2007 11:28

Html’nin gelişimi ya da “güdük kalması” durumu malumdur.
Grafik dünyasında da benzer bir durum sözkonusu.
Hakkı Öcal’ın “gif, jpg, png ve svg” resim formatları ile ilgili
yazısını okuduktan sonra gif nefretim biraz daha arttı.

GIF Öldü, Yaşasın SVG ve PNG
(Sayfanın aşağısındaki başlık.)
Şu yazıyı okuduktan sonra ise ilham perim fısıldadı…

“Eski köye yeni bir adet getirelim!”

Neden yeni bir etiket icat etmiyoruz?
Neden bir etiket ve biraz kodla küçük resimlerimizin
yerini tutacak görüntüler oluşturmayalım?
Neden küçük resim ihtiyaçlarımızı basit bir kodla karşılamayalım?
Küçük resimler için niye resim dosyası yüklemek
zorunda kalalım ki?

manyetik topla tasarruf

linnux | 07 April 2007 16:43

Calfix ve Magnofix markalı iki ürün var.
Bunlar, kireçlenmeyi önleyerek
elektrik ve deterjan tasarrufu sağlıyorlarmış.

Çalışma mantığı da şöyle.
Suda kireci oluşturan elementler varmış.
(Birbirinden ayrı durumda.)
Bunlar, çamaşır makinesinde, çaydanlıkta
birleşip kireç oluşturuyorlarmış.

Bahsettiğim ürünler ise,
bulundukları ortamda
manyetik alan oluşturuyorlarmış.

İşte bu manyetik alan,
kireç oluşumuna engel oluyormuş.

***

Bu zamazingolar, çoğunlukla
çamaşır makinesine konan top
veya yassı şekilli zımbırtı olarak biliniyor.
Bunların bir de şofbene ve
musluğa takılanları var.

bayram meral coştu bi kere!

linnux | 07 April 2007 16:40

İstanbul’a gittiniz mi?
Aksaray’dan Sultanahmet’e doğru yürüdünüz mü?
Benim için 15 dakika!

İşte bu yürüyüş sırasında biraz sağ tarafa bakın.
Binaların üstüne.
Onlardan birinde “Gazala” diye
tuhaf bir isim göreceksiniz.
Bir şirket tabelası.
Bilin bakalım kimin?

Bayram Meral, veya oğlu.
Zaten ikisi de aynı yoldan.

İşte bu Gazala,
zamanın birinde
bir anadolu kasabasında
bir tekstil şirketi kurdu.

Aylarca işçilerini sigortasız çalıştırdı.
Asgari ücretin altında olan maaşları da
yalan yanlış ödermiş gibi yaptı.

ben, değişmedim…

linnux | 05 April 2007 11:41

Her nefes alışımızda vücumuzdaki hücrelerden binlercesi ölüyor.

Her nefes verişimizde vücumuzdayeni hücreler hayata merhaba diyor.

Her an yeni birşeyler duyuyor, görüyor, hisediyoruz.
Her an yeni birşeyler öğreniyoruz.

Hayat=değişim.
Her ne kadar değişim içerisinde olsak da, kimi şeyler sabit kalıyor.

Hayata bakışımız, fikirlerimiz,…

———————————————–

Mehmet abinin sitesinde gezinirken rastladığım “resmi gazete görünümlü”
bir yerdi bildirgeç.