bildirgec.org

Doğum gününüz gün, ay ve yıl olarak nüfus cüzdanınızda yazıyor.
Peki, doğum gününüzün haftanın hangi gününe geldiğini
hiç merak ettiniz mi?

Bilim ve teknik dergisinin şu adresini tıkladığınızda,
boyutu sadece 44 KB olan bir xls (excell) dosyası indiriyorsunuz.

Böylelikle Hz. İsa’nın doğum yılı 1 ile 2555 yıllarını ve aradaki tüm yılları kapsayan bir takviminiz oluyor.

Doğum gününüzün haftanın hangi gününe rastgeldiğini bilmekle beraber, yıllarca kullanabileceğiniz küçük boyutlu bir
takviminiz de olmuş oluyor.

Turkcell, kontörlü hatlara da GPRS’ten internete erişme
imkanı verince sevinmiştim. 60 Kb’lik bilgi için 1 kontör
ödemek de cazip gelmişti. En azından e-posta okumak için
güzel bir kolaylık olacaktı.

Hemen telefonumun GPRS ayarlarını yaptım.
Başladım Wap üzerinden gezinti yapmaya.

O da ne!

Telefonumun kontörleri, yurtdışı görüşme yapıyormuşçasına
düşmeye başladı. Bir dakika geçmeden 50-60 kontörüm gitti.

Bağlantıyı kestim. GPRS ayarlarının bir kısmını sildim.
Fakat IP ayarlarına dokunmadım.
Yanlışlıkla telefonumun @ tuşuna bastığımda, GPRS ayarlarını
bozduğum halde kontörler yine düşmeye başladı.

Türkiye öyle bir dönem geçiriyor ki!…
Adeta Osmanlı Devleti’nin çöküş dönemini yaşıyoruz.

Dini temsil ederek iktidar sahibi olanlar,
dini imanı bir kenara bırakıp kendi menfaatlarini düşünüyorlar.
Rüşvet, yolsuzluk, adaletsizlik almış başını gidiyor.

Hükümet, Cumhuriyet tarihinde görülmemiş trajedi ve komediye imza atıyor.
Bu kadar mı ciddiyetsizlik olur,
bir ülkenin onuru bu kadar mı çiğnenir?

İş çığrından çıktı artık!

Genelkurmay’la düşüncelerin uyuşmaz, Cumhurbaşkanı’nı sevmezsin…
Ama bir devlet adamı ciddiyetini bırakıp
mahalle kabadayısı gibi davranmak
sadece kendini küçük düşürmeye yarar!

Eğitim cehaleti alıyor, başka sıfatlar ise
baki kalıyor.
İnsanlar eğitim alarak sanatçı, bilimadamı,
siyasetçi, işadamı vb ünvanlar alabiliyorlar.

Biz de onların kişiliklerinden çok ünvanlarını
dikkate alıyoruz, buna değer veriyoruz.

Doğru veya yanlış, haklı veya haksız olmak ise
pek önemsenmiyor.

Kendi geçmişimize hakaret edilirken gülüp eğleniyoruz.
Kendi tarimiz, kendi geçmişimiz hakkında ne kadar
bilgisiz olduğumuzu farkedemiyoruz bile.

İrticanın ve laikliğin tanımının adam gibi yapılmaması ayrı muamma…
Hıristiyanlar, yahudiler, ateistler rahatken müslümanların
tartaklanması ayrı muamma…

Sarıklı sakallı birilerinin yaptıkları günlerce medyayı meşgul ederken…
Devletin kurumları dibine kadar batağa saplanmış…
Kimin umurunda !

Elbette ki devlet ve kurumları bu ülkenin huzuru için varlar.
Yaptığımız eleştiriler bu kurumların varlığına değil,
kurumların içindeki pisliklerin ayıklanmamasınadır.

Yukarıdaki resimler, bir eğitim uçusundan önce yapılan
şampanya ayinini gösteriyor.
Ayinden sonra bir kaza oluyor ve 30 milyon dolarlık zarar ortaya çıkıyor.

Yine Vakit’ten bir Hasan Karakaya yazısı daha…

Biz kendi aramızda din hanesi kaldırılsın mı diye tartışıp dururken, “dış mihraklar” bundan da faydalanıyorlar.

Çelişkiler yumağı olup çıktık.

İçerideki hainlerle birlikte bunları görmezden gelen enteller gurubu da var.

Vakit’ten Hasan Karakaya’nın
“Bu ülkede tek yamuk, Orhan Pamuk mu?”
başlıklı yazısı şurada tekrar yayınlanmış.

Aydın Doğan’ın Doğan Kitap yayınlarından Emanet Çeyiz
adında bir roman çıkıyor.

MEB tarafından tavsiye dilen kitap iki de ödül alıyor.

Yazıda kitaptan alıntılar verilmiş ki, tam bir trajedi.

İnternette dolaşırken o kadar çok
tehlikeyle karşı karşıyayaz ki…

Virüsler, truva atları, solucanlar…

Özellikle internet bankacılığı kullanıyorsak
bir kat daha fazla korkuyoruz.

Güvenliğimizi %100 garantileyemiyoruz.
En son Garanti ve Yapı Kredi sanal klavye
uygulaması geliştirmişlerdi.
Bunun amacı, klavyeden yapılan bilgi girişlerini
kaydeden truva atlarına engel olmaktı.

Fakat bu da, ekran görüntüsünü alan ve-veya
fare tıklamalarını kaydeden
truva atlarına engel olunamıyordu.

Bankaların son olarak ürettiği “şifrematik”
cihazları, internet bankacılığında
en güvenli yöntem olarak yerini aldı.

İranlı gazeteci Muhammed Hadi, internette sitesinde İmralı’daki cezaevini detaylı anlatarak adeta krokisini çizmiş.
netpano.com,
haber7.com,
millethaber.com

Bebek katilini doğru dürüst koruyamıyoruz mu ne?

Tv dizilerinde ve filmlerde nadiren bu isme rastlıyoruz.
Şu yazıdan sonra
Stinger’ın anlam ve önemini ifade eden
bir yazı yazmaya karar verdim.

Stinger füzeleri hakkında insanların
pek bilgisi olmasa da,
son derece önemli bir silah olduğunu belirtelim.

Stinger’ın önemini anlatmak için,
önce neye yaradığını anlatalım.

Savaştasınız…
Diyelim ki, oldukça geniş bir alan tahrip
edilmek istendiğinde,
-örneğin bir şehir-
bombardıman uçaklarıyla yüksek irtifadan
çok miktarda bomba bırakılır.

Bu iş için ağır bombardıman uçakları görevlendirilir.
Hem, belirli bir noktayı hedef almak gerekmediği için,
hem de, uçağın yerden savunma saldırısına maruz
kalmaması için 10.000 m gibi yükseklikten uçuş yapılır.