bildirgec.org

ipeque

11 yıl önce üye olmuş, 15 yazı yazmış. 26 yorum yazmış.

minicik, kedicik, içi dolu limoncuk, ekkkşi birassçık :)

ipeque | 28 May 2004 10:55

Ey justinn!, yazıyor ya şifreyi girince.. Günlük yazasım var bu sabah nedense. Enteresan bi olay da olmadı sabah sabah ama öyle işte paylaşmak istedim kendimi herhalde. Şöle bilgisayarın karşısına oturup, çayım da masamın yanında. Dün bi de sörf şortu aldım kendime, ohhh nasıl iyi hissediyorum. Pek cici bici. Basit, herhangi bi nesne nasıl da değiştiriyor insanın ruh halini. Komik canlılar mıyız biz? Üfff yine sormaya başladım. Dur bakalım demek lazım. 🙂 Saçma sapan bi yazı oldu bu da, okuyanlardan özür dilerim ama içimden geliyor işte yazmak. Konusuz, bi ordan bi burdan, sergüzeşt, miydi o kelime? Bi de müşkülpesent var, ben severim :)) Ben aslında yaşamayı da severim, insanları da! Keşke üzülmese hiç kimse, ağlamasa!! Hayalperest bi dilek oldu bu da. Pazar günü yaklaşıyor, rüzgar, deniz, yelken, board ve ben… özgürlüğü yaratacak dört bileşenin bir araya gelme günü… Yeter dimi artık bu kadar? Yeter, yeter 🙂

şekillendir anlamı!

ipeque | 25 May 2004 09:59

Eskiden de hayatın bir amacı, bi anlamı oldugunu düşünmezdim. Ama son zamanlarda bu fikrim kendi içimi daraltmaya başladı. Bilmiyorum belki insanın yaşadığı olaylar, belki büyümek… Belki de önceden hayatın anlamı ve amacı olmadığını düşündüğümde bu beni rahatsız etmiyorken artık bu anlamsızlık ve amaçsızlıkla yaşamak ve üstüne üstük yaşadığım hayatın gitgide cansıkıcı hal alması, şöle ki, öğrencilikteki rahat, sorumsuz ruh hali ve sınırsız zaman kavramlarının değişmesi, peki neye doğru değişmesi? Her gün gidilen aynı işyeri, hergün görülen aynı yüzler ve en kötüsü bunu yapmak zorunda olmanın verdiği hapsedilmişlik, özgürlüğünün elinden alınması ve eğer bi ruhumuz varsa bu sebeple kirlenişi… Neyse, bu kadar keyifsiz iken ve bunun dışında bi takım başka keyifsizlikler de yaşarken belki de bi anlamı vardır diye düşündüm. Bi arkadaşımla sohbet ederken aklıma geldi reenkarnasyon ne ki? Welcome to REINCARNATION 2002 diyerek başlayınca açılan ilk site, gaza gelmedim diyemeyeceğim. Derken ilintili bir konu; yeniden doğuş. Ayırmışlar yeniden doğuş’la, reenkarnasyonu, bir de budha felsefesi var tabi olayda. Ilginç! Karma denen ve kader kavramı ile karıştırıldığı düşünülen kelime, hayatta aslında ne kadar özgür olduğumuzu ve herşeyi yaşamanın kendi elimizde olduğunu anlattı bana. Yani bir önceki hayatınızda veya bi önceki günde yaptığınız herşey bi sonrakini oluşturuyor yani kendi kaderimizi kendimiz belirliyoruz!!! Bu da bi nevi bana eskiden sapına kadar hissettiğim şu sıralarsa sörf yaparak hatırlamaya çalıştığım özgürlük mutluluğunu verdi birden. Tamam henüz bilimsel olarak kanıtlanmamış, hatta hiç kanıtlanamayabilirmiş ama bu da, kime göre doğru ve neye göre kanıtlanmalı sorularını sordurabilir bize. Daha okumak lazım. Ogrenecegimiz ne çok şey var? Peki öğrensek ne değişir, diye sorduğumda artık verilecek, henüz çok sağlamlaşmış olmasa da kafamda, ‘belkili’ cümlelerle kurulsa da, en azından bir kaç yanıt var. Simdilik 🙂

no addressee

ipeque | 21 May 2004 17:07

Sormak istiyorum size, insan hayatta yanıtlayamadığı sorularla karşılaşınca ne yapar? Yanıtlatmaya mı çalışır, ya da unutmaya mı? Peki insan canını sıkan şeyleri nasıl unutur? Unutmalı mıdır ya da? Peki ya bu soru bir diğer insanla ilgili ise ne yapar ? Ve ilgili insan yoksa ortada! Kim yanıtlar soruları? Ve bu soru insanın canını acıtıyorsa durmadan?

26 yaşında hala anlayamıyorum biçok şeyi. Erken mi anlamayı beklemek için? Ya da ben salak mıyım? Belki de beynim henüz gelişemedi, belki de ruhum. Peki ruhum war mı benim? Ruh muyum ben? Yoksa et mi? Kafam mı karışık sanki?