bildirgec.org

gorcun

11 yıl önce üye olmuş, 181 yazı yazmış. 33 yorum yazmış.

Elması kim çaldı? : ”Şabanoğlu Şaban”

gorcun | 08 June 2009 13:33

Şabanoğlu Şaban
Şabanoğlu Şaban

Adı, Kemal Sunal’ın yarattığı Şaban karakterinden gelen Şabanoğlu Şaban filmi 1977 yılında Ertem Eğilmez tarafından çekilmiş. Süt Kardeşler, Tosun Paşa filmlerinin kadroları ve tiplemeleriyle yakınlık gösteren bu film yine o filmler kadar komik ve eğlenceli tarzıyla karşımıza çıkar. Kumandan Hüsamettin’in (Şener Şen) komutasında iki asker olan Şaban (Kemal Sunal) ve Ramazan (Halit Akçatepe) savaşta askerliklerini sürdürmektedirler.

Sakarlıklarıyla Kumandan Hüsamettin’i bıktıran Şaban ve uyanık arkadaşı Ramazan savaşın bitmesiyle ordudan ayrılır ve gazinoda çalışmaya başlarlar. O gece gazinoda şarkı söyleyen Nigar’a (Ayben Erman) aşık olan ve ilan-ı aşk eden ikili, Nigar’ın belalısı Kadırgalı Eşref’in (Dinçer Çekmez) yakalanmasını sağlarlar. Polis teşkilatının uzun süredir yakalayamadığı biri olan Eşref’i yakalayan ikili Nazır Paşa’nın (Sıtkı Akçatepe) ilgisini çeker ve Nazır Paşa onları huzuruna çağırıp gizli polis yapar.

The Final Destination (2009) Fragmanı Çıktı

gorcun | 08 June 2009 09:45

The Final Destination (2009)
The Final Destination (2009)

Final Destination üçlemesinin 4. halkası olan The Final Destination’ın fragmanı çıktı. Bu sefer 3 boyutlu izleme şansınında olacağı film, yine bol aksiyon bol gerilimli dakikalar vaadediyor. David Ellis’in yönettiği filmde Shantel VanSanten, Bobby Campo, Hayley Webb, Nick Zano, Krista Allen, Billy Slaughter, Mykelti Williamson, gibi çoğunluğu gençlerden oluşan oyuncular yer alıyor. Ölüm kurbanları bu kez bir araba yarışında yakalıyor. İşte, Amerika’da 28 Ağustos’ta vizyona girmesi planlanan filmin fragmanı…

Çağan Irmak’tan büyüklere masallar : Kabuslar Evi (1)

gorcun | 07 June 2009 10:10

Kabuslar Evi
Kabuslar Evi

Kabuslar Evi, Çağan Irmak’ın 13 bölümden oluşan korku-gerilim hikayeleri anlatan serisinin adıdır. Her bölümde Kabuslar Evi adının yanında anlattığı hikayenin adı yer alır. Hikayeler genelde kısa film tadında olsada 2 saate varan bölümleride mevcuttur. Hikayelerin geçtiği yer büyük, gösterişli, şehirden uzak ıssız bir yerde bulunan ve gizemli yönleri olan bir malikanedir. Her bölüm birbirinden bağımsız olarak farklı kişilerin evi kiralayıp orada bulundukları süre içerisinde yaşadıkları gerilimli olayları anlatır. Seride devamlı oynayan tek kişi evin emlakçısı rolündeki Bilge Şen’dir. Projede yer alan isimler çoğu Çağan Irmak’ın filmlerinde devamlı oynattığı oyuncular olmakla beraber bir çok dizide, filmde yer alan genç oyuncu ve deneyimli tiyatroculardan oluşur.

Kabuslar Evi
Kabuslar Evi

Kabuslar Evi, ilk olarak DVD piyasasında satışa sunuldu ve ardından Fox kanalında televizyonda gösterilmeye başlandı. Seri 13 bölümden oluşmasına rağmen önce ilk 5 bölümü daha sonra 3 bölümü daha piyasaya sürüldü. Daha sonraki bölümler ise sadece televizyonda gösterildi. Kabuslar Evi’nin bir zamanlar tüm bölümlerini ve hikayelerini anlatan ve çeşitli bilgiler veren resmi sitesinin şu an yapım aşamasında olduğu görülüyor. Güncellenme durumunda bu linkten faydalanabilirsiniz. Bölümlerin tanıtımına gelince 13 bölüm çok fazla olduğundan 3 aşamada serinin tüm bölümlerini tanıtmak istiyorum. İlk aşamada 1’den 5’e kadar olan bölümleri tanıtacağım.

Bol erotizm + bol gizem = ”Basic Instinct (Temel İçgüdü)”

gorcun | 06 June 2009 10:05

Basic Instinct
Basic Instinct

Paul Verhoeven’in kara film şaheseri Basic Instinct (Temel İçgüdü) 1992 yılında çekilmiş. Gerilim ve erotizmdolu bu film kanlı bir cinayet sahnesiyle açılır. Yatakta sarışın partneri tarafından buz kıracağıyla öldürülen Rock yıldızı Boz’un (Bill Cable) kurban olduğu bu cinayeti araştırmak dedektif Nick’e (Michael Douglas) düşer.
Dedektif Nick ve ortağı (Wayne Knight) araştırmaları sonucunda Boz’un birlikte olduğu kız arkadaşı Catherine Tramell’e (Sharon Stone) ulaşırlar. Tramell son derece çekici ve etkileyici bir yazardır. Yapılan soruşturmadan sonra Tramell’den etkilenen Nick onunla yakınlaşır ve ilişki yaşamaya başlar. Bu zaman içerisinde bir cinayet daha işlenir. Cinayetler, Tramell’in yazdığı kitaptaki şekilde işlenmektedir.
Bu durumu farkeden polis psikaytristi aynı zamanda Nick’in eski sevgilisi Beth (Jeanne Tripplehorn), şüpheli konuma düşen Tramell’den uzak durması için Nick’i uyarır.

Basic Instict
Basic Instinct

Tramell’in lezbiyen sevgilisi Roxy’de (Leilani Sarelle) işin içinde olunca bu karışık ilişkiler Nick için dahada çözülemez bir hale gelecektir. Film başarılı bir polisiye gerilim olmasının yanı sıra oldukça açık ve cesur sahnelerin olduğu bir film olarakta akıllarda yer etmiştir.
Femme fatale kadın tiplemesiyle Sharon Stone’un performansı sinema dünyasında unutulmazlar arasında yerini almıştır. Rol için Kim Basinger, Emma Thompson, Michelle Pfeiffer, Greta Scacchi, Julia Roberts ve Meg Ryan gibi bir çok ünlü kadın oyuncunun adı geçmiş ama sonunda Sharon Stone rolü almıştır.
Filmdeki Johnny Boz Club sahneleri, Warner Bros Stüdyolarında kurulmuş bir sette çekilmiştir. Film, gay ve lezbiyen komüniteleri tarafından büyük tepki çekmiş ve San Francisco Polisi grupların ayaklanmasını bastırmak için hergün şehrin heryerinde görevli olarak durmuşlardır.

[Rec] 2 Yeni Fragmanı Çıktı!

gorcun | 05 June 2009 12:02

[Rec] 2
[Rec] 2

2007′ de Jaume Balagueró ve Paco Plaza tarafından çekilen İspanyol gerilimi [Rec]’in devamı olan [Rec] 2’nin yeni fragmanı piyasaya sürüldü. Daha önceki fragmanın dışında biraz daha fikir sahibi olabileceğimiz bu görüntüler [Rec] 2’nin daha kanlı ve daha hızlı bir film olduğu hissini veriyor. İlk film için. Lafı daha fazla uzatmıyorum. İşte [Rec] 2’nin yeni fragmanı…

[Rec] 2
[Rec] 2

Irkçılığın İngilizcesi : ”This is England”

gorcun | 04 June 2009 13:02

This is England
This is England

This is England, Türkçe’ye çevrimi olmasa da Burası İngiltere diye çevrilebilir. This is England İngiltere’de başka ırktan kişileri kabul etmeyen bir kısım gencin hikayesini anlatıyor. Anlaşılacağı üzere faşizmeleştirisi olan film Shane Meadows tarafından 2006 yılında yazılıp, çekilmiş. Odak noktasında 12 yaşında bir çocuğun (Thomas Turgoose) olduğu film İngiltere’nin karışık olduğu yıllar olan 1983’te geçiyor. Babası Falkland Savaşında ölmüş olan Thomas okuldan sonraki zamanını sokaklarda geçirmektedir.
Yaşından büyüklerle takılan ve onların arasına giren Thomas’ın başlarda keyfi yerindedir. Bir gün grubun eski üyelerinden Combo (Stephen Graham) hapishaneden çıkar ve gruba tekrar katılır.
Combo’nun hapiste fikirleri değişmiş ve İngiltere’nin azınlıklar tarafından sömürüldüğünü düşünür hale gelmiştir. Azınlıklara karşı büyük bir nefret besleyen Combo’nun bu düşünceleri grubu ikiye böler.

This is England
This is England

Bir kısmı bu düşüncelere karşı gelirken, küçük Shaun’un da olduğu grup Combo’nun bu düşüncelerine katılır ve onun yanında kalırlar. Bir süre sonra, Combo’nun nefreti eyleme dönüştüğünde bu düşüncelerinin nelere yol açacağı ortaya çıkacaktır.

Kısa ve Acılı Marki de Sade : ”Quills (Düşlerin Efendisi)”

gorcun | 03 June 2009 12:50

Quills
Quills

Sadizmin isim babası ve fikirleriyle kavramın oluşmasını sağlayan Fransız aristokrat düşünür ve yazar Marquis de Sade’in son zamanlarını anlatan film Quills(Düşlerin Efendisi) 2000 yılında Philip Kaufman tarafından çekilmiş. Topluma göre ”hastalıklı” düşüncelere sahip olduğundan bir akıl hastanesine hapsedilen Marquis de Sade (Geoffrey Rush) pornografik hikayeler yazan bir yazardır.
Eserlerindeki ahlaksız ve sert üslubu yüzünden yazıları yasaklanmıştır. Akıl hastanesinde görev yapan güzel çamaşırcı kız Madeleine (Kate Winslet) Marquis de Sade’ tan etkilenir ve yazılarını alıp saklar. Hastanede yayılan yazılar herkes tarafından okunur ve olay duyulduğunda İmparator Napolyon (Ron Cook) üstesinden gelmesi için Dr. Royer Collard’ı (Michael Caine) akıl hastanesine yollar.

Quills
Quills

İşkenceci ceza yöntemleriyle ünlü doktorun akıl hastanesine gelmesi hem hastanenin hemde Marquis De Sade’ın sonunu getirecektir. Kadrosuyla ilgi çeken film düşünce özgürlüğü açısından da önemli şeyler söyler. Adı geçenler dışında Joaquin Phoenix, Patrick Malahide, Amelia Warner, Stephen Moyer gibi oyuncularda filmde yer alır. Geoffrey Rush’ın gerçek hayattaki eşi Jane Menelaus, filmde de Marquis de Sade’in eşi rolündedir.
Filmde okunan hikayeler Marquis de Sade’a değil senaryo yazarı Doug Wright’a aittir. Film en iyi aktör (Geoffrey Rush), en iyi sanat yönetmenliğ ve en iyi kostüm olmak üzere 3 dalda Oscar adaylığına seçilmiştir.

Fincher’ın yorumu sonra çıkar oyunu : ”The Game (Oyun)”

gorcun | 03 June 2009 09:53

The Game
The Game

David Fincher’ ın Se7en (1995) filminden 2 yıl sonra çektiği The Game (Oyun) 1997 yılında sinemalara gelmiş. Filmin kahramanı varlıklı, işinde başarılı ve zeki işadamı Nicholas Van Orton (Michael Douglas) karakteridir. İşi dışında özel hayatında yanlız olan ve yaşamına müdahaleye izin vermeyen yapısıyla Van Orton kontrollü ve düzenli bir hayat yaşamaktadır.
48. yaş gününde (babasının intihar ettiği yaş) ondan farklı karakterde olan kardeşi Conrad (Sean Penn) ona bir hediye verir. Hediye bir karttan ibarettir. Kart hayatını değiştireceğini iddia eden bir eğlence anlayışı sunan CRS (Consumer Recreation Service – Tüketici Eğlence Servisi) adlı şirketin kartıdır. Von Conrad’ın ilk başta ilgisini çekmeyen bu durum daha sonra merak edip CRS’ e gitmesini sağlar.

The Game
The Game

Bir Hollywood Destanı : ”Troy (Truva)”

gorcun | 02 June 2009 14:11

Troy
Troy

Efsanevi Truva Savaşını anlatan Troy (Truva) büyük prodüksiyonla 2004 yılında Wolfgang Petersen tarafından çekildi. Homeros’ un İlyada destanından uyarlanan filmde savaş Antik Yunan’ da Truva Prensi Paris’ le Sparta Kraliçesi Helen’in aşkını bahane ederek Kral Agamemnon’ un Truva’ ya saldırmasıyla çıkar. Paris’ in, Helen’ i Truva topraklarına götürmesi kocası Menelaus’ u çıldırtır. Bunu bir fırsat olarak gören Kral Agamemnon Antik Yunan’ ın tüm ordularını toplayıp 1000 gemiye 50.000 asker doldurarak tarihin gördüğü en büyük savaşlardan birinin çıkmasına neden olur.

Yunanlıların ordusunda zamanın en büyük savaşçılarından biri olan Aşil’ debulunmaktadır. Truva, büyük savaşa Kral Priam ve cesur savaşçı Prens Hektor önderliğinde ordusuyla karşı koymak için beklemektedir. Tarih boyunca Truva’ yı ele geçiremeyen ordulara karşı bu kezde yenik düşmeye niyetleri yoktur. Binlerce insanın öleceği bu savaşta ya tarih tekkerrür edecek yada Truva düşecek ve tarihin akışı sonsuza kadar değişecektir.

Troy
Troy

Bir Değişim Öyküsü : ”Seven Years In Tibet (Tibet’ te Yedi Yıl)”

gorcun | 02 June 2009 10:03

Seven Years in Tibet
Seven Years in Tibet

Seven Years in Tibet (Tibet’ te Yedi Yıl), Heinrich Harrer adlı Avusturyalı dağcının yaşadıklarını anlattığı kitabın adıdır. 1997 yılında Jean-Jacques Annaud tarafından aynı adla sinema filmi çekilmiştir. Heinrich Harrer’ i ünlü aktör Brad Pitt’ in oynadığı filmde Avusturyalı dağcının 1939′ da Himalayalar’ ın zirvesine ulaşmak için Nazi Almanya’ sının desteğiyle yola çıkmasını anlatıyor.Hamile eşini (Ingeborga Dapkunaite) geride bırakarak yola çıkan Harrer kısa bir süre sonra İngilizler tarafından esir alınır. Kamptan defalarca kaçmaya çalışan Harrer her denemesinde başarısız olur ve hem diğer esirler hemde askerler tarafından dışlanır. Bu sırada karısı tarafından da terkedilir. Bir gün diğer esirlerle işbirliği yapar ve kaçmayı başarır. Devamlı kendine başına olan Harrer, bir süre sonra kendisiyle dost olmayı isteyen Peter’ le (David Thewlis) arkadaşlık kurar.