bildirgec.org

Barky

11 yıl önce üye olmuş, 16 yazı yazmış. 8 yorum yazmış.

alazula

Barky | 15 September 2010 18:43

alazula‘nın mantığı da aynı lockerz‘ınkine benzerdir. lockerz’dan baya geç çıktığı için lockerz çakması da denmiyor değil, haksız da sayılmaz bunu diyenler. alazula’nın da mantığı anket doldurarak, arkadaş davet ederek ya da video izleyerek çt yani çakıl taşı kazanmak. çakıl taşı da puan birimi oluyor tıpkı lockerz’daki ptz gibi.
arada tetris gibi oyunlar koyuyorlar puan olarak ilk 5’e hediye çt veriyorlar ya da soru soruyorlar doğru bilen ilk5’e hediye çt veriyorlar falan. mesela bugün 3 tane soru sordular. ayda 1 kez devinim yani hediye dağıtımı oluyor. alazula ağustos devinim’ini yaptı ve hediyeleri göndererek sahte(fake) olmadığını kanıtladı. en düşük puanlı olarak 85 çt’ye kulaklık var, 100 çt’ye 4 gb usb bellek, 350 çt’ye lisanslı takım forması, 1800 çt’ye netbook, 2500 çt’ye sony playstation 3, blackberry bold, nokia x6 gibi değişik ve birbirinden güzel hediyeler var. site davetiye sistemi ile üye alıyor ama daha yeni olduğu için kendisi davetiye gönderiyor.

gitarı bilgisayara bağlamak

Barky | 15 September 2010 13:29

aslında anlatmak istediğim gitarı bilgisayara bağlayıp değişik tonlar elde etmenin nasıl olacağı. direk bilgisayara bağlayıp da ses çıkartabilirsiniz ama clean tonda olur ve ses az gelir. bu yazıda anlatacağım şey sayesinde gitara değişik tonlar ekleyebilecek, distortion tonuna geçebileceksiniz, aynı pedal gibi. Burada bahsettiğim gitarlar jak yani kablo girişi olan elektro gitar, bass gitar veya elektro akustik gitar gibi gitarlar.

öncelikle bir jak kablosu (gitarla amfi ya da pedala takılan kablodan) ve jak dönüştürücü alıyoruz. elektrikçilerde ya da bazı müzik marketlerde oluyor. jak kablosunun bir ucuna jak dönüştürücüyü takıyoruz ve o ucu ses kartı olan bir bilgisayarın “line in” girişine takıyoruz. windows ses denetiminden mikrofon’un sesini kapatıyoruz, line-in ya da girişin sesi kapalıysa veya sessizde ise açıyoruz. dikkat edin, bilgisayarınızın ses kartı olmak zorunda. buraya kadar tamamsa internetten asio4all driver paketini indiriyoruz, sitesinden indirebilirsiniz freeware ve türkçe sürümü çıkmış. daha sonra guitar rig isimli programı indiriyoruz ve kuruyoruz (demo olarak).

Popmundo

Barky | 15 September 2010 12:40

popmundo logo
popmundo logo


Popmundo, yaklaşık 5 yıl önce 2005 yılında açılmış ve 2007’nin başında ise İstanbul şehri eklenip(hatta şu anda 39696 nüfus ile oyundaki en kalabalık şehir) türkçeleştirilmiş(Cami bölümündeki son haberlerde adres çubuğundaki tarihi değiştirerek siz de görebilirsiniz). Aslında ismi ilk Popomundo‘ydu, daha sonra Poplove olarak değiştirdiler ama pornografik olarak algılanabildiği için tekrar bir yarışma düzenlediler ve kimse kazanamayınca o’yu kaldırıp Popmundo yaptılar ismini. Hatta “kayıp o” diye bir eşya vardı, 10 deneyim puanı ve sağlık ile ruh halini full’lüyordu.

Popmundo, bir rol yapma oyundur. Grup kurarsınız, bir vokalist olabilirsiniz, gitar çalabilirsiniz, keman çalabilirsiniz, dansçı olabilirsiniz vb. hepsi sizin elinizde. Bir işe girip para kazanabilirsiniz, suç öğrenip hırsızlık yapabilirsiniz, vip alıp bir şirketin CEO‘su(Müdür ama sadece hisseleri yok) olabilirsiniz ya da şirket lisansı alıp şirket açabilirsiniz. Aslında bence bu oyunu sadece grup kurup ilerleme oyunu olarak algılamamak lazım. İsterseniz bütün suç becerilerini(Hırsızlık, Eve girme, Sabotaj, Araba Kaçırma gibi) 10 yıldız yapıp grup kurmadan hayatınızı suç üzerine kurup sürekli kaçabilirsiniz. Ya da tam tersi bütün polislik becerilerini 10 yıldız yapıp suçluların peşinden koşabilirsiniz grup kurmadan. Demek istediğim bu oyun çok çeşitliliğe sahip bir oyun. Eğer hala oynamıyorsanız sitesine girip hemen üye olabilirsiniz. Ben oyun türkçe olmadan önce de oynuyordum, yaklaşık 2-3 karakter oynadım(ölüp-reenkarne olarak), şu anda 2516050 karakter numarasıyla Christian Roch karakterini oynuyorum. Size tavsiyem İstanbul şehrinden başlamayın ama ilerleyince ya da ilerlemek içi İstanbula gelin. Çok kalabalık bir şehir.

Metallica-Some Kind of Monster

Barky | 14 September 2010 14:12

Some Kind of Monster, Metallica’nın 2003 yılında çıkan St.Anger albümü hakkında bir dökümantasyon iken zaman içinde filme çevrilmiştir. St.Anger’ın yapım sürecini anlatan bir belgeseldir. Birçok stüdyo röportajı ve konserlerden görüntüler içermektedir. 20 yıllık tarihleri boyunca neredeyse dağılmanın eşiğine geldikleri en çalkantılı dönemlerinde, iletişimsizlik, bağımlılıklar, gruptan ayrılışlar, baba olmanın sorumlulukları gibi içsel problemlerle boğuşurken piyasaya çıkmıştır. Metal hakkında bulunmaz bir kaynaktır.

lockerz

Barky | 14 September 2010 14:01

lockerz logo
lockerz logo

lockerz çeşitli yollarla puan yani onların dediğiyle ptz kazanarak hediye alabildiğimiz bir internet sitesidir. önceden dağıtım yaptığı için güvenilir bir sitedir ve türkiyeden de bir şeyler alan vardır.

lockerzda her gün ilk girdiğinizde, bulunduğunuz günün anketini doldurduğunuzda, arkadaş davet ettiğinizde, oyun oynadığınızda ve video izlediğinizde puan kazanabiliyorsunuz. 20 arkadaş üye yaptıktan sonra bu saydıklarımın hepsinden 2 katı puan almaya başlıyorsunuz yani puan kazanmak çok kolay.

Metallica’nın Yeni Albümü Death Magnetic

Barky | 14 September 2010 11:45

metallica st.anger albümünde çok büyük bir gerilemeye girmişti ama bu gerileme 2008’in Eylül aylarında çıkardıkları yeni stüdyo albümü Death Magnetic ile bozuldu. Prodüktörlüğü Rick Rubin tarafından yapılan albüm 10 şarkıdan oluşuyor. Bu albüm ayrıca Jason Newsted ayrıldığından sonra 2003 yılında gruba giren Metallica’nın basçısı olan Robert Trujillo’nun grupla kaydettiği ilk albümdür. Grubun röportajlarında söylediği gibi albüm Thrash Metal ağırlıklıdır, bu da metallica’nın özüne döndüğünü gösteriyor bence.

James Hetfield’in albümün 10. şarkısı My Apocalypse’de Death Magnetic diye bağırması sonucu grup elemanları bunun güzel olabileceğini düşünerek albüme Death Magnetic adını vermiştir. Albümden çıkan ilk single 4. şarkı olan The Day That Never Comes olmuştur. Yönetmen Dane Thomas Vinterberg’in kısa film tadında çektiği klipte Amerika’nın Ortadoğu’daki saldırgan politikaları eleştirilmektedir.