bildirgec.org

İnternet’te gezerken tesadüf eseri Uçandaire’de yazdığım Flashback – Bir Bilim kurgu Klasiği isimli yazımı gördüm. Tabii ilk başta sevindim. Çünkü yazdığım yazıma İnternet üzerinden ulaşabiliyordum. Yalnız yazdığım o yazıya tıklatınca, işler hiç umduğum gibi gitmedi. Yazım harfi harfine başka bir siteye daha doğrusu bir blog sitesine kopyala-yapıştır yapılmıştı. Üstelik etiketler dahi aynıydı. Noktası virgülü bile aynıydı. Hem de hiçbir şekilde Pilli’nin Uçandaire sitesinden alındığı belirtilmeksizin. Bloğu incelemeye devam ettiğimde diğer Pilli yazılarının da o blogta olduğunu gördüm. Doğal olarak ben kendi yazım için sinirlendim. Çünkü ben ekranın karşısına geçtiğim zaman acaba ne yazsam kendi yorumlarımla nasıl hamur etsem de okutsam diye düşünürken arkadaşın biri benim ve diğer arkadaşların yazısını hiçbir şekilde kaynak göstermeden alıp yayınlıyor. Tamam belki biz de bazen kopyala-yapıştır yapıyoruz. Yalnız yazıyı aldığımız siteye haksızlık olmaması için yazının tamamını kopyalamıyoruz ve o siteye bağlantı veriyoruz ki o siteye bir ziyaret yapılsın; yazının tamamı oradan okunsun diye; bu işlem sırasında bile kendi yorumlarımızı katmaya çalışıyoruz. Aksi durumda zaten Pilli yazıyı yayınlamıyor. Şayet vaktinde bağlantısız deneme yaptım yayınlamadılar. Yanıt, “Bu yazı başka kaynakta vardır.” şeklinde oldu.

Ben bu Pilli’yi seviyorum. Niye mi? Başlıyorum işte anlatmaya:
Bildirgeç: Adamlar üşenmemişler. Evlerinde otururken demişler ki ya biz bir site yapalım, İnternet’te sürekli internet teknolojisiyle ilgili yazılar okuyanlar okuduklarını bizimle paylaşsınlar demişler, bizim de ufkumuz genişlesin demişler. Hem bu adamların ceplerine de para veririz. Yazdıkça yazarlar demişler. Bildirgeç’i yapmışlar.
Hafif: Şimdi Bildirgeç’i oldu da demişler. Birde bu fazla merak hiçbir yeri bozmaz diyenler var onlar ne yapacaklar demişler. İnternet’te keşif üstüne keşif yapıyor bu adamlar demişler. Onları da meraklı ol diye seslenip ayçicek yağıyla kızarmış bir site yapıp; adını da Hafif koyup buraya toplamışlar. Çok iyi etmişler.
Uçandaire: Bunları yaptılar ama bir sorun vardı kafalarında. Bilimkurgucu internetçileri nereye toplamak gerekecekti? Bu 2 siteye olmazdı konular garip olur karışırdı. Biz en iyisi bilimin kurguya doygunluk oranını arttıralım demişler ve Bölge 51’den kaçırdıkları bir uçandaireyi buraya kondurmuşlar. Sonra da işte uçandaire başlayın döktürmeye demişler. Bilimkurgucular da oraya akın etmiş.

en çok tutulandan aza doğru, 2006 yılının en çok tutulan 15 zamazing.org yazısı:

1. reactos – eski 486 bilgisayarınızı değerlendirin: leothemaster’ın bu en çok tutulan yazısından öğreniyoruz ki saksı altlığı olarak kullandığımız eski 486 bilgisayarlarımıza reactos adında bir işletim sistemi kurarak eski oyunları jet hızında oynayabiliyormuşuz. yorumlarda konuyla ilgili ipuçları da bulunuyor.
2. uzay asansörü: uzaya halat atıp asansör kuracağız deseler inanır mısınız? dreamworks adlı yazarımız şansını deniyor.
3. brain port – dilimizden beynimize görüntü ve ses transferi: görme engelliler ve belki de askeri nedenlerle kullanılmak üzere geliştirilmiş bir teknoloji anlatılıyor.
4. tuvalette rss: rss teknolojisi ile aldığı haberleri tuvalet kağıdına basan bir cihaz okuma ihtiyacı ile temizlik ihtiyacını birleştiriyor.
5. kağıttan uçak yapma ve uçurtma sanatı: kağıt uçak konusunu ciddiye alıyor ve bu konuda derinleşmek istiyorsanız yazıda belirtilen kaynaklardan işe koyulun.
6. usb pil: usb üzerinden şarj edilebilen kalem pil..
7. sony transparan tv: sony, neredeyse her şeyiyle şeffaf olan bir televizyon üretmiş, ancak galiba projeksiyonun farklı bir kullanımından ibaret.
8. priz bilgisayar: priz yuvasına takılabilecek boyutta bir bilgisayarı tanıtıyor. yazıldığı zaman itibari ile en küçük pc kendisi.
9. uçan kitaplar: görünmez raflar ile kitaplar dekorasyonun bir parçasına dönüşüyor.
10. bluetooth vibratör: bluetooth teknolojisine yeni işlevler kazandırma arayışlarının ürünü olan bir oyuncak..
11. blu-ray mi hd-dvd mi?: bluray ve hddvd standartlarını anlatan ve geleceği hakkında öngörüde bulunan bir bilgilendirme yazısı.
12. hektor: grafiti robotu, geleceğin boyacısı.
13. uyandıran saat: uyanma güçlüğü çekenler için uçan kaçan çalar saat..
14. muştiplayer satranç: ikiden fazla kişiyle oynayabilmek üzere tasarlanmış satranç oyunu.
15. banyo renk faztezisi: suyun ısısına bağlı olarak renk değiştiren fayanslar.

pilli ekibi olarak iyi seneler dileriz.

bildirgeç‘in,soru cevap kısmı pilli’nin official anket paneline döndü 🙂

pilli network‘ün herhangi bir sitesine ilk kez ne zaman üye olduğumuz herkes tarafından biliniyor.

burayı nasıl bulduğumuz ve nereden geldiğimiz de bilinsin istedim. özellikle sosyomat‘ın açılmasıyla ilk kez sosyomattan gelenleri de tanımış oluruz böylelikle..

….

ilk ben cevap vereyim, 2004’te google‘da hafif.org‘a rastlamıştım ve üye olmuştum. bazen ahkamları takip ediyordum ama uzun süredir login olmuyordum. mart 2006’dan itibaren eski hesabımı kurtarıp network’e üye oldum.