bildirgec.org

yunan edebiyatı hakkında tüm yazılar

Sappho: Tarihin İlk Yazar Kadını

hafiften | 13 May 2010 12:21

Tarihin bilinen ilk kadın yazarıdır; Sapph . Doğum tarihi kesin olarak bilinmemekle beraber MÖ 630 – MÖ 612 yılları arasında Lesbos bugünkü adıyla Midilli adasında dünyaya gelmiştir. Ölüm tarihi olarak ise yaklaşık MÖ 570 yılı kabul edilmektedir.

Sappho'nun 182 şiiri günümüze ulaşabilmiştir.
Sappho’nun 182 şiiri günümüze ulaşabilmiştir.

Yaşadığı çağlara bakıldığında Doğu Krallıklarının aksine Egenin dağlara dik uzanan coğrafik yapısından dolayı yönetimler küçük krallıklar olarak devam etmiş, daha sonraları ise gittikçe güçlenen soylu sınıfı yönetimi kralların ellerinden almışlardır. Yönetimi ele geçiren soylu sınıfın toprağı olmayan veya küçük toprak sahibi köylülere uyguladıkları borçlandırmalar ve savaşlar yüzünden halk Attika’dan kaçarak Ege Kıyılarına yerleşmişler ve ticaret ile meşgul olmaya başlamışlardır. Bu yeni vatanlarındaki yaşam sayesinde insanlar kendilerini tanıma ve sorgulama şansı elde etmişler, toplumsallaşmış düşünce yapısından bireyselleşmiş düşünselliğe geçen bu süreçte Lirik Şiir doğmuştur. Lirik şiirin zirvesinde olan isimse; Sappho’dur

Kızıla Boyalı Saçlar

liquidlightening | 03 June 2009 17:17

sefil düşünceler ve küçüklükler arasında kaybolup hayattaki büyük sırrı çözemedik,soru da cevapsız ve acımasız kaldı ;nasıl yaşadın, neden öyle yaşadın,neyi yapabilecekken yapmadın, başka bir yol, başka bir anlam arıyordun,yanlış zilleri, yanlış kapıları çaldın, yanlış yollara saptın, yanlış insanları sevdin, yanlış yataklarda uyudun, yanlış evlerde yaşadın .neden hayal ettiklerini, düşündüklerini bukadar küçümsüyorsun?

Kostas Mourselas’ın romanı olan Kızıla boyalı saçlar; insanoğlunun yüzyıllardır peşinden koştuğu şeyi anlatıyor “özgürlük”. Yaşadığımız karmaşalardan, kalp kırıklıklarımızdan, umutsuzluklarımızdan ve kayboluşlarımızdan artırdıklarımızla ortaya çıkan şey belki de “özgürlük”. Yaptıklarımızın ya da yapacaklarımızın arkasında ne kadar durabiliriz, neler yapabiliriz, nasıl davranabiliriz? Roman aslında bu soruların karşılığını yanıtlıyor. 2 ana karakter üzerine yoğunlaşan romanda özgürlük tutkusu, özgürlük için aşılan engeller, içsel problemler ve insan psikolojisinin en derin tahlillerine inilmiş. 2 zıt karakterin ortak noktalarda anlam kazanmaya çalışmaları ve hemen hemen her noktada yaşanan çelişmeler ilginç bir yan oluşturuyor. İnsan kendini ne kadar eleştirebilir, ne kadar yargılayabilir ve bu yargılama ne zaman son noktaya gelebilir?