– Ana! Ne ki bu, kimin yazısı ki , sanki, Sanki! aman Allah’ım!!!!

“Orada olmalıyım. Benim gibi birinden beklenmeyecek kadar uzakta. Tüm kaybettiklerimle beraber, gün ışığında iyice belirsiz, saydam, erimiş mutluluk hayallerimi, uykusuz bir gecede korkular içinde ve artık tamamen hissiz bir anda, sanki yıllardır orada duruyor ve beni bekliyorlarmışçasına sükunetle ve tereddütsüz buluvermeliyim. Bir yok oluş gibi orada olmalıyım.

Ve işte kapı açılıyor tekrar ve tekrar. Beni bende tutan, her çarptığımda, yansımalarla durmaksızın kendimi sağladığım duvarlara açılan kapı açılıyor. Onun açılmasıyla, gündüzümü yitirdiğim gibi gecemin de yavaş yavaş yiteceğini biliyorum artık. İçerdeki insanları tanımıyorum bile.