Kimsesiz insanlar gibi, kimsesiz şehirler vardır..

Şehrin, uçsuz, bucaksız, sahile bakan, kristal buz halısıyla kaplı, yokuş sessizliği, ışığı yanan, ama satıcısı olmayan, antika dükkanından çıkan, atlıkarıncanın sesiyle, bakirliğini bozuyor..

Arabanın yol göstericisiyle gittiğim, bu kasabada herhangi bir insana rastlamamak, kalabalık şehirlerin uğultusunu özletiyor..

Sessizliğe alışmak da mümkün, kimsesizliğe alışmak da..

– Bana bir, Jim Beam..