bildirgec.org

satış elemanı hakkında tüm yazılar

Üniversite Öğrencisi İş Arıyor

beynimdekihortum | 28 October 2009 11:48

Bu ilk makalemde üniversite okumak için memleketinden uzakta kalan üniversite öğrencilerinin yaşadığı maddi sıkıntıları dile getirmek istiyorum. Ülkemizde her ailenin yaşam şartları farklılık taşımakta, kişi başına düşen gelirin değişkenliği gerçeğini kabul etsek de ben daha çok orta gelire sahip memur, işçi ya da emekli bir babanın birkaç çocuğunu şehir dışında okumaya göndermesiyle verdiği geçim savaşına vurgu yapmak istiyorum.Bir üniversite öğrencisi şayet devletten karşılıksız burs alamıyorsa genellikle öğrenim kredisi almaktadır. Bununla birlikte aynı şekilde harç kredisi de almaktadır. Bunların elbette ki onun küçük bütçesi için önemi tartışılmaz, ama hele de kendisi gibi öğrenci kardeşlerinin de bulunduğunu varsayarsak ailesi için oluşturacağı külfeti, öğrenim masrafları maliyeti, okuduğu şehirdeki geçim şartlarına, şehrin büyüklüğüne göre oldukça yüksek bir meblağ olmakta.Böyle orta kesime dahil bir ailenin çocuğu olan üniversite öğrencileri onlar için makul ek işlerle bütçelerini denkleştirmeye çalışmaktadır. Birinci sınıfta masraflarını gelirleriyle denkleştirebilseler de ikinci sınıftan itibaren bir üniversite öğrencisi olarak ve haklı olarak ekstra masraflarının ortaya çıkmasıyla kendileri için mevcut ek iş imkanlarını araştırmaya koyulmaktadırlar. İşte bu andan itibaren para kazanma ve hayatını idare ettirme savaşının bilfiil içinde bulunurlar. Üniversite öğrencileri için iş imkanları part time olarak dönemsel stand elemanları, anketörlük, tanıtım elemanı gibi pozisyonlarla büyük şehirlerdeki büyük şirketlerin geçici eleman istihdamına dayalı olmaktadır. Okul masraflarına ek olarak kendini geliştirmeye ve örneğin İngilizce kursu ya da başka mesleğe yönelik kurslara devam etme zorunluluğu içerisindeki üniversite öğrencileri bu iş imkanlarına yönelerek bütçelerini finanse edebildikleri oranda rahat ederler. Ancak özellikle son sınıf öğrencilerinin masraflarının artması ve vakitlerinin kısıtlı olması neticesinde tam zamanlı satış eleman, office boy gibi mağaza ve perakende sektörlerinde iş imkanlarına yönelemezler. Bu pozisyonlar daha çok okulu uzatan öğrenciler için söz konusu olur. Boş vakitlerinin daha çok olması ve öğrencilere yönelik dağıtılan kredi kartlarının borçlarını ödeyebilmek için.

Müşteri Her Zaman Haklı mıdır?…

ODEON | 30 July 2008 08:57

Yataklı kanepe almak için bir mağazaya girmiştim. Yaşlı bir kadın satış elemanı ile konuştuğundan ben beklemek ve kulak misafiri olmak zorunda kaldım. Kadın “70 yaşındayım” dedi ama görünüşü çok dinç ve bakımlı idi.Doktoru ona “kemikleriniz çok hassas, dikkatli olmalısınız” demiş. Kadıncağız da satış elemanına “ben ağır kaldıramıyorum, hafif olsun ki temizliği için çekmem kolay olsun” dedi.Satış elemanı da bu istekler doğrultusunda bir kanepe modeli gösterdi bu kez satış elemanına “kanepenin üzerine yat ben bir bakayım” dediğini duyunca koptum.Satış elemanı da gülecek ama gülemiyor da garibim sürekli Bayanı ikna etmeye çalışıyor.
“burada kamera sistemi var benim yatağa uzanmam doğru olmaz hem siz yatacaksınız isterseniz yatağa siz uzanın” dedi ben beter koptum.Sürekli “sen yat yok olmaz siz yatmalısınız” derken satış elemanı bir yandan kanepeyi yatak haline getiriyordu.Ben kenarda sessiz kıkırdamak için tüm gücümü harcıyordum.Birden Kadın kendini yatağa attı ve atış o atış bir daha kalkamadı.Yatak devrildi kadın yerde yatıyordu artık bende kendimi tutacak güç kalmamıştı patlattım kahkahayı. Satış elemanını sürekli lafa tuttuğundan kanepenin alt desteğini açmayı unutmuştu. Tüm çalışanlar Kadını kaldırmak için seferber oldu ama herkes gülüyor, gülmekten de bir türlü Kadıncağızı kaldıramıyorlardı.Epey cebelleştikten sonra nihayet kadın ayağa kalkmıştı. Satış elemanına dönerek “hatanın sende olduğunu biliyorsun değil mi?” demez mi.Yok dedim ben daha fazla dayanamam bu sahneyi görmeye kanepeden falan vazgeçtim kendimi dışarı atıp patlayana kadar gülmek istiyordum.O gün kanepe alamadım ama o kadar gülerek kaç pirzola yemiş oldum bilemiyorum.