bildirgec.org

salacak hakkında tüm yazılar

İspiro’nun yelkenlisi..

| 03 October 2009 20:42

Evden çıktım. Kafamı dolduran kara düşüncelerle yürüyerek üsküdara yöneldim; kara fikirler az önce okuduğum” türk/ing” diliyle

yazılmış, türkçenin içine eden akıl fakiri bir “desperado”nun yüzünden..
Atunizade, bağlarbaşı cihetine doğru yürüdüm. az ötede, kasavet mıntıkası karacaahmet mezarlığını geçtikten sonra..
Üsküdar-salacak, istikametine yöneldim. imrahor’ dan, Ayazma camiinin sağındaki sokaktan çiftekayalar’a indim. çiftekayaların

sadece adı kalmış. ne kaya ne deniz ne de, dibine dalıp midye çıkarttığımız ” maymuncuk” adını taktığımız duba yerinde duruyor.

SALACAK CANAVARI…

koza 68 | 18 January 2007 10:21

“Little children”, yönetmen,Todd Field filmi…sinemalarda “tutku oyunları” adıyla gösterimde…İzlemenizi öneririm…Film; Sessiz ve sakin bir Amerikan kasabasında geçiyor…Sıkıcı hayatlarına renk getirmeye çalışan aileler ve yaşadıkları prangalı hayatlarından, kurtulmaya çalışan insanların serüveni anlatılıyor.Filmin en can alıcı noktası ise, eski bir kasabalı olan ve çocuk tacizi suçlamasından hüküm giymiş komşularının kasabaya geri dönüşü ile başlayan , paronoya ve panik…
Bu filmde “pedofili”var ve de bana, annemden dinlediğim, Üsküdar da, yıllar önce meydana gelen bir cinayetin öyküsünü hatırlattı; Salacak sahillerinde “Kandemir Sipahipala” adında bir kayıkçı , sandalına aldığı iki kız çocuğuna ve annelerine tecavüz eder ve kürekle kafalarına vurarak öldürür..
Adamın adı bende hep ürperti yaratmıştır…Kandemir!…( konduk alınmasın)
Yanılmıyorsam, Üsküdar da idam etmişler…
Kandemir, “little children’ı” izlediğimiz gece rüyama girdi…Adamla, bilmediğim bir sebepten boğuşuyorum, yüksek adrenalin, aksiyon hepsi limitte,yardım isteyebileceğim kimse yok!… İşte tam bu sırada belimde hissettiğim ağırlığın etkisiyle uyandım…Adam, beni ikiye böldü diye düşünürken., belimdeki ağırlığın, sevgilimin sol bacağı olduğunu anladım…
Sevgilimin sol bacağı Kandemir’den kurtarmıştı beni…Güzel ,uzun, sütun gibi bir sol bacak
Hala Kandemir’in etkisindeyim, bayağı hırs yapmışım,keşke uyanmasaydım da şu herifi haklasaydım diye düşünüken…sevgilim” Rüya gördün dimi bitanem?” deyip, iyice sokuldu …”Neydi rüyan?” diye seksi seksi fısıldamaz mı…
“kandemir’le kapıştım”
“Ne Kandemiri be! Manyak mısın! o da kim?” kızcağız haklı Kandemiri bilmez ki…
Nerden bilsin ki , Kandemir’in ırz düşmanı olduğunu…Kendisi gibi “Lolita’ları” hap gibi yuttuğunu…Ona doğru döndüm, dönmezsem ayıp olacak, darılıp gücenecek , olanı biteni anlattım…
Uyku moduna girdiğinde, gecenin sessizliğinde ne bir ses ne bir nefes duymak ister insan...Ama o gece sevgilimin sol bacağı ve seksi sesi olmasaydı, Kandemir’in elinden zor kurtulurdum…
Kaçış yok!… Sevgilim bu yazıyı okuyacak ve beni kabak gibi oyacak…
Kandemir’ den iyidir boş verin….
Little children’ı izleyin…