Sarhoş olma isteği vardı içimde o gece, dışarı çıktım, kafa dengi bir kaç arkadaşımı arayıp, caz dinlemek ister misiniz, deyip, ayarttım. Anlık karar verişler, güzeldi.. Kaçıp gitmekte olan bir geceyi, tutup, kulağından yakalamak..

Taksim in loş mekanlarından birinde almıştık soluğu, o gece.. Dört beş kişiden oluşan grupta hiçkimse, birbiriyle sevgili değildi..Baskı yok, oraya buraya baktın yok, sürekli ilgilenmek zorunda olduğun biri yok, özgürsün, dans ederken özgürsün, şarkıyı bağırarak söylerken özgürsün, işte bu..

Yoğun geçen bir haftadan sonra, sürekli sebepsiz gülücükler attığım, dumandan boğulacağımı düşündüğüm bu mahzen gibi yerde, aniden çirkin bir kadının, yakışıklı, uzun sarı saçlı bir erkeğin sırtını okşadığını görmüştüm, en sevdiğim şarkılar çalmaya başlamış, her ne kadar kendimi engellesem de, bana arkası dönük olan bu uzun saçlı adama bakmaktan, kendimi alamıyordum..