bildirgec.org

istanbul hakkında tüm yazılar

Rock’n Coke ile hediyeler kazan

BENTOL | 09 July 2009 10:06

Coca cola yeni bir site açtı.Burda Rock’n Coke Star temalı bir oyun var.Bu oyunun içinde çeşitli videolar var bu videoları izlerken festival deneyimi kazanıyorsunuz bunun sonucunda yaptığınız seçimlere göre 5 farklı biçimde sonuca ulaşabiliyorsunuz.Oyunun sonunda çekilişe katılıp sürpriz hediyeler de kazanabiliyorsunuz.Ben denedim sizde şansınızı deneyin:)

Daha çok korkuyorum

admin | 07 July 2009 17:26

evergreenturkey.com
evergreenturkey.com

Daha çok korkuyorum
Kahraman Çayırlı

21 Ağustos 2005’te Radikal İki’de yayımlanan “Korkuyorum” başlıklı yazımın ardından kıyametlerin kopacağını düşünüyordum. Yanılmışım. Ama yanılmadığım noktalar da var: Ortalama elli yılda bir, yaklaşık yedi büyüklüğünde yıkıcı bir deprem üreten Fethiye-Burdur Fay Hattı’nın yeniden uyanma vakti günbegün yaklaşıyor. Tarihinde sık sık şiddetli sarsıntılar yüzünden bütünüyle haritadan silinen kentin eski insanları çareyi evlerini sağlam kayaç zemine, şimdi hâlâ ayakta olan Kaya Köyü’nün olduğu yere, yamaçlara yapmakta buldular. On yıllar önce insanların yaşayarak çıkardığı dersleri biz bugün uygulamamakta hiçbir beis görmüyoruz. Her sayımda şehrin nüfusu katlanadursun, ovada alüvyon, imara açılması gayet tehlikeli olan, en azından kat sınırı getirilmesi gereken dolgu, çürük topraklara yerleşmeye, kendi tabutlarımızı inşa etmeye devam ediyoruz. Tarım için elverişli olan bu toprakların imara açılmaması gerekirdi.Bölge, depremle beraber oluşan dev deniz dalgalarıyla yani tsunamilerle uzun zamandır boğuşmadı. Ancak yıllar önce Muğla kıyılarını inceleyen bilim adamları Fethiye’nin biraz batısında konumlanan Dalaman kıyılarında, hatta kıyıdan 11- 12 km içerilerde bile tsunami izlerine rastladı. Üstelik Ege Denizi’nde bir gecede sulara gömülen ya da tersi biçimde suların alçalmasıyla gün yüzüne çıkan Yunan adalarını unutmayalım. Köyceğiz Gölü’nün altından çıkan turuncu kiremitleri de… Bu şirin ilçenin yerlisi olan yaşlılar, bir sarsıntı esnasında su altında kalan köyü mutlaka anlatacaklardır sizlere de.Gözde tatil beldesi Bodrum için problem yok. Az katlı evler, sert zemin, hiçbir tehlike görünmüyor ancak Marmaris ve Fethiye için iç açıcı cümleler kurmak güç. Zira Batı Anadolu Fay Hattı’na has çökme, kısa süreli ancak enerjinin daha hızlı açığa çıktığı deprem karakteristiği kolon-kiriş bağlantılarının güçlü olduğu yapıları, sert zeminleri bile zorlarken; her iki ilçe de bu hususlarda fena halde sınıfta kalıyor.1855 yılında çok şiddetli bir depremle tamamen yıkılan Fethiye kasabası, aynı hazin sonu 1926’da ve 1957 Depremi’nde de yaşadı. Ancak doğa belki de halimize acıdığından Afyon-Dinar Depremi’nde esas şokun öncül orta büyüklükteki depremden bir hafta sonra meydana gelmesi gibi, önce 24 Nisan 1957 gecesi saat 21.17’de 6.2 büyüklüğünde, ardından 25 Nisan sabahıysa saat 4.26’da 7.1 büyüklüğündeki asıl depremle kent yerle bir oldu. Bu sayede sarsıntı, can kaybı açısından görece ucuz atlatılmış oldu (67 ölü). Periyodunu tamamlamak üzere olan (elbette kesin bir tarihin telaffuz edilmesi yanlış ancak bir an önce önlem alınmalı, belediyelerin harekete geçmesi gerekli) Fethiye-Burdur Fay Hattı’nın yine aynı biçimde davranacağının hiçbir garantisi yok. Likyalılar döneminde pek bayındır bir şehir olan Telmessos bugünkü adıyla Fethiye’nin yeni Gölcük-Değirmendere olmasını istemiyorsak vakit kaybetmeden harekete geçmeliyiz.

03.02.2006

KATRE-İ MATEM

admin | 05 July 2009 16:03

KATRE-İ MATEM…
Acı ve tatlı yönleriyle Lale Devri’ni anlatıyor.
Katre-i Matem ender bulunan, çok değerli mor bir lalenin adı. Kara Şahin’in aşkından geriye kalan tek şahit. Roman müzayededen alınan bir el yazması kitabın hikayesi olduğunu öğreniyoruz ilk baştan. Daha sonra cinayet, aşk, sadakat, eğlence, acı gibi zıtlıklar karşımıza çıkıyor.
Lalenin bir yaşam biçimi olması, laleler üzerine kurulan bir yaşam, lale yarışmaları, lale şiirleri, lale için işlenen cinayet ve yapılan hırsızlıklar…
Bu kitabı ne ile niteleyeceğimi bilemiyorum doğrusu? Kara Şahin’in aşkı çıkııyor ilk baştan aşk kitabı desem, Nakşigül’ün öldürülmesini ele alıp cinayet veya macera desem, Lale Devri’ni ele alıp tarihi desem yetersiz kalır… Meraklıların keyifle okuyacağı bir kitap desem daha iyi olur sanırım.Fakat herkesin bir solukta okuyacağını söyleyemem; çünkü Arapça ve Farsça sözcüklere yer verilmesi ,kitap 66 sorudan oluşması ve çok karışık olayların olması kitabı bir solukta okumamıza engel oluyor.
Sevgilisini kavuştukları ilk gecede kaybeden Kara Şahin’in, sevgilisinin katilini bulmak için yollara düşmesi, onu ararken karşılaştığı olaylar, çektiği işkenceler Lale Devri’nin bilinmeyen yönünü gözler önüne seriyor. Cinayetlerin gölgesinde gizemli bir hal alan olaylar Lale Devrine son veren Patrona Halil ve arkadaşlarının önderliğinde başlayan ve tüm İstanbul’ u ve Osmanlı saltanatını etkileyen bir isyanın başlamasıyla birlikte çözülmeye başlıyor.
Meraklılara tek tavsiyem sakin bir kafa ve sakin bir ortamda okuyun büyük bir zevk alacaksınız…

Sun Microsystems Java Day 2009 video söyleşileri

NLPMaster | 01 July 2009 12:02

JAVA DAY 2009 ile ilgili olarak Potkal, tarafından yapılan röportajlar yayına konuldu.

Dünyanın en yaygın olarak kullanılan programlama dili olduğu belirtilen Java’nın gelişimi ve yeniliklerini öğrenmek isteyenler için herkesin katılımına açık olarak Sun Microsystems tarafından düzenlenen Java Day 2009 etkinliği sırasında çekilen söyleşilerin video görüntülerini izleyebilirsiniz.

Işık gölge ayna felan

kahramancayirli | 12 June 2009 08:45

1.Mevzu şu: Ben aldatıldığımı vücut dili meseleleri sayesinde anladım, daha doğrusu öğrenebildim. Kitaplarda yazan vücut dili geyikleri doğruymuş. Karşınızdakine bir şey sorun. Gözünüze bakamıyorsa, normalde hiç el-kol hareketi yapmazken bir anda jest – mimiğe boğuluyorsa ortalık…
2.Büyük ölçüde sıkıcı bir şey yahu hayat. En azından benim için. En azından şu sıralar.
3.Işın Karaca’nın yeni şarkısını pek sevdim. Bilmece miydi adı ne.
4.Küçükken 5 rakamı ve F harflerini birbirine karıştırırdım. F yazmak isterken 5 yazdığım çok oldu. Ve tersi.
5.Bu -derslerdeki yoklama alma- meselesi hakkında bir arkadaşımın bir fikri var. “Kimse imza atmadan dolaşsın dursun imza kağıdı sınıfta” derdi…
6.5 x 2, Ozon’un zayıf bir filmi bence. Diğer filmlerine kıyasla. Aklım Havuz’da..(Swimming Pool – François Ozon)..
7.Dün gazetenin birinde diyordu ki: Ajda Pekkan Zamanı Durdurdu. (Konsere mayoyla çıkmış da)..
8.Yasakmeyve’nin yeni sayısı çıktı nihayet. Bir de İzmirdeki kitapevlerine gelebilse. “Yasakmeyve şiir değilse nedir ki” diyorlar kendileri..
9. Krizlerde zenginin daha da zenginleşip fakirin daha da fakirleşmesi..
10.Belirsiz olan her şey de can sıkıcı.
11.Işık gölge ayna felan..
12.Bilge Karasu’nun kitapları da pek kıymetli. Ama çok dikkatle okunması gerekiyor, yavaş yavaş sözcük sözcük, yoksa kaçıp giderler.
13.Meleğin Düşüşü ne güzel bir Türk filmidir (yönetmen: Semih Kaplanoğlu)..
14.Gonca Özmen – Belki Sessiz. Susmak için. Çok konuştuğumuz için. Genç iyi bir şairi yüreklendirmek için mutlaka okuyun. Öyle güzel şiirler. Susmak için.
15.Antalya ve İstanbula gitmek istiyorum.
16.Rengin-Aldatıldık. Bu kadar güzel bir ses. Daha önce de kırk kere yazmıştım kırk bir olsun. Bunca kirliyken ortalık geri dönüverse.
17.Nerede kalmıştık? Aldatıldığımı vücut dili meseleleri sayesinde…

6 çekirdekli yeni AMD Sunucu İşlemcisi: “İstanbul”

webdedektifi | 08 June 2009 10:06

“İstanbul” kod adlı AMD’nin yeni 6 çekirdekli sunucu işlemcisi “Opteron”, 1 haziran itibariyle OEM satıcılarına verilmeye başlandı ve haziran sonunda muhtemelen ihtiyaç sahiplerinin kullanımına sunulacak. Dünyanın ilk 6 çekirdekli işlemcisi olarak, 2,4 ve 8 soketli sunuculara doğrudan bağlantı yapısına sahip olan bu yonga eski 4 çekirdekli yongalara göre %34 lük daha iyi bir güç performansına sahip. Bu özelliği ile ön plana çıkmaya çalışıyor. Bu işlemci Dell, HP, IBM ve Sun Microsystems tarafından destekelenecek. 6 çekirdekli AMD Opteron işlemcisinin HE, SE ve EE versiyonları 2009’un ikinici yarısında üretilmiş olacak. bu işlemciyi planlanandan 5 ay önce piyasaya sürmenin keyfini de ayrıca yaşıyor AMD.Kaynak