bildirgec.org

i confess hakkında tüm yazılar

Montgomery Clift

queennothing | 06 April 2011 15:33

Banka müdürü bir baba William Brooks Clift ile Ethel Fogg’un oğulları olarak 17 Ekim 1920 tarihinde; Amerika, Omaha’da (Nebraska) dünyaya gelen Edward Montgomery Clift, 15 yaşındayken Broadway’e, 19 yaşındayken de televizyona çıktı. İlk film deneyimini Ed Sobol’un çektiği “Hay Fever” ile yaşayan Clift, usta yönetmen Fred Zinnemann‘ın yönetmenliğini yaptığı “The Search“de canlandırdığı ‘Ralph Stevenson’ karakteri ile adını Hollywood camiasına duyurdu. 100.000 Dolar aldığı bu rolü ile Oscar’a aday gösterilen aktör, 1948 senesinde Howard Hawks ile Arthur Rosson‘un çektikleri “Red River” adlı western yapımında John Wayne ve Joanne Dru ile birlikte oynadı. 3 Milyon Dolar ile çekilen filmde ‘Matt Garth’ karakterine can veren Clift, bu rolüyle 60.000 Dolar kazandı.
Aradan bir sene geçtikten sonra üç Oscar sahibi yönetmen William Wyler‘in çektiği “The Heiress” adlı yapımda rol alan başarılı aktör, bu rolüyle 100.000 Dolar kazandı. Japonya’da dünyaya gelen iki Oscar sahibi aktris Olivia de Havilland ile birlikte oynayan Clift, ‘Morris Townsend’ karakterini canlandırdı. 1950 senesinde George Seaton’un çektiği “The Big Lift” adlı yapımda ‘Çavuş Danny MacCullough’u canlandıran aktör, 2011 başında kaybettiğimiz güzel aktris Elizabeth Taylor ile yakın arkadaştı. Cinsel tercihini hemcinslerinden yana kullanan aktör, Taylor’un iki kez evlenip boşandığı aktör Richard Burton‘dan nefret ettiği ve onu bir aktör olarak görmediği de bilinen bir gerçekti.

I Confess (1953)

queennothing | 11 November 2010 10:26

Korkunçların bile korkulu rüyası, sinemanın tonton İngiliz’i Alfred Hitchcock‘un yönetmenliğini yaptığı “I Confess” (İtiraf Ediyorum), 1953 senesinde vizyona girdi. 45 yaşında (atardamar tıkanıklığı) hayatını kaybeden Amerikan aktör Montgomery Clift, Oscar Ödüllü Amerikan aktris Anne Baxter, 2009 senesinde hayatını kaybeden Amerikan aktör Karl Malden ve O.E. Hasse‘nin rol aldığı film için yönetmen, Paul Newman ve Anita Björk ile de görüşmüş, ancak yapım şirketi bu isimleri kabul etmemişti. Filmin 1995, Fransız uyarlaması için bakınız; “Le confessionnal“.

Kanada’nın en büyük eyaleti olan Quebec’te bir avukat öldürülmüştür. Katili bulmaya çalışan polis, Ruth Granfort adlı kadın ve Katolik Kilisesi’nin rahibi olan Michael Logan’ı baş şüpheli olarak görmektedir ve görgü tanıklarının kanlı cüppe giymiş bir adam gördüklerini iddia etmeleri de şüpheleri birer kanıt haline getirmektedir.

Korkmayınız, Sir Alfred Hitchcock!

queennothing | 08 February 2010 15:44

1890 senesinde doğan William ve 1892 senesinde doğan Eileen’den sonra William ve Emma Jane Hitchcock çifti, 13 Ağustos 1899 senesinde Alfred Joseph Hitchcock adında bir oğlan çocuğu dünyaya getirdiler. İngiltere’nin başkenti Londra’da, Leytonstone’da yaşayan aileyi tanımlayabilmek için herhangi bir dilde kelime bulmak ya da tamlama yaratmak zor. Zira baba Hitchcock, ağabeyinin adını verdiği Alfred‘inin üzerinde çeşitli olgunluk deneyleri uygularken, anne Hitchcock, Katolik aklıyla küçük oğlunun Tanrı korkusuyla kuşatmaktaydı. Sonuç olarak, her ikisi de evlatlarının sinemacı olacağını, hatta sinemacı olmakla kalmayıp, sinemanın en korkunç, en ürkünç kişisi olarak, ‘gerilim’ diye bir tür yaratacağından (mübalağa) haberdar değildi.

1899, Londra doğumlu Alfred, çocukluğunu ailesiyle birlikte, yine Londra’da geçirdi. Katolik terbiyeyle büyüyen Alfred, daha okula bile gitmezken, ‘nomal’in dışında, farklı olan babasının tuhaf davranışlarına adeta maruz ve sonrasında alışmak zorunda kaldı. Baba William’ın eline bir kağıt parçası tutuşturup, karakola yolladığı Alfred, babasına göre, parmaklıklar ardında geçirdiği zaman içerisinde ‘suç işleyen cezasını bulur’ felsefesini anlaması gerekiyordu. Küçük adamın sahip olduğu tek şey ise polis fobisi olmuştu.
St. Ignatius College ve sonrasındaLondon Couty Council Cshool Of Engineering and Naviigator’de mühendislik eğitimi gören Alfred, 14 yaşındayken babasını kaybetti. Annesiyle yalnız kalan Alfred, reklamcılık ve fotoğrafçılıkla ilgilendi ve 1920’de Paramount Pictures‘a girdikten sonra kararını verdi; Alfred Hitchcock, dünyaya yönetmen olmak için gelmişti.