bildirgec.org

hüseyin baradan hakkında tüm yazılar

Vatan ve Namık Kemal (1951)

elizabethtaylor | 08 November 2011 13:59

1957 senesinde yitirdiğimiz Talat Artemel, Sami Ayanoğlu ve Türk Sineması’nın ilk kadın yönetmeni Cahide Sonku‘nun birlikte çektikleri sinema filmi “Vatan ve Namık Kemal“, 1951 senesinde gösterime girdi. Sinemamızın usta aktrislerinden Fatma Girik ile usta aktör Cüneyt Arkın‘ın başrollerini paylaştıkları filmde Yıldırım Önal, Cüneyt Gökçer, Münir Özkul, Sadri Alışık, Pola Morelli, Muazzez Lutas, Orhan Elmas, Aydemir Akbaş, Müfit Kiper, Hüseyin Baradan ve Kemal Ergüvenç gibi isimler de rol alıyor. 1840 ile 1888 tarihleri arasında yaşamış olan usta şair/ yazar Namık Kemal’in yaşaımını anlatan film, Türk Sineması’nın az bilinen değerli eserlerinden biri.

Bire On Vardı (1963)

queennothing | 01 September 2011 13:26

1920 senesinde dünyaya gelen sinemacı ve futbolcu Memduh Ün‘ün yönetmenliğini üstlendiği sinema filmi “Bire On Vardı“, 1963 senesinde gösterime girdi. Senaryosu Ömer Lütfi Akad ve Memduh Ün tarafından yazılan film, Cornell Woolrich’in romanından uyarlandı. Filmde Türk Sineması’nın usta aktrislerinden Fatma Girik, 1942 doğumlu aktör Tamer Yiğit, Reha Yurdakul, Hüseyin Bradan, Diclehan Baban, Fecri Ebcioğlu, Selahattin İçsel, Nuray Uslu, Zuhal Tan ve Tunç Başaran rol alıyor. Uğur Film tarafından piyasaya sürülen “Bire On Vardı”, 1946 senesinde Harold Clurman tarafından “Deadline at Dawn” adıyla sinemaya uyarlanmıştı.

Uçuk fantezilerin çizeri, deneysel bir kısa film ve ülkemizde uygulanabilirliği

gorcun | 14 March 2010 14:09

Artık, eksik
Artık, eksik

”Artık, eksik”, çizer Kenan Yarar’ın çizdiği ”Soğuktu ve Acımadı” adlı kısa çizgi romanından sinema yazarı Serdar Kökçeoğlu’nun 2001 yılında kısa filme çektiği hikayenin ismi. Kenan Yarar, Zeplin ve Dıgıl dergilerinde çalıştıktan sonra Hıbır, HBR Maymun, L-Manyak, Lombak ve Penguen dergilerinde çizimlerine devam etti. Halen haftalık olarak çıkan Penguen’de çizmekte. Çizer, özellikle yarattığı arıza genç kız karakteri ”Hilal” ve ”Psikoz” gibi birbirinden acayip hikayelerin olduğu çizimleriyle dikkat çekiyor. Şahsi fikrime göre de derginin en özel çizerlerinden biri. Kendine özgü çizimleri, sıradışı hikayeleri ve yarattığı karanlık atmosferlerle çizdiği kısa hikayeler oldukça etkileyici. Ayrıca çizimlerindeki özel karelerin yanı sıra çok kısıtlı alanda yarattığı hikayeler de yaratıcılığın sınırlarını zorluyor. [Bir röportaj] Ülkemizde işinde başarılı ama yıldızı parlamamış insanlara yapılan bir yakıştırma da çizere tam uyuyor. Muhtemelen, Amerika’da aynı işi yapsaydı çoktan çizgi roman uyarlamalarını sinemada görürdük!

Türk sinemasındaki unutulmayan kötü adamlar

gorcun | 13 March 2010 10:44

Türk sineması ve seyircisi genelde iyi karakterleri sever, ödüllendirir. Göreceli olarak tartışmaya açık bu ‘iyi’ karakterler genelde düzgün görünümlü, duyarlı, güçlü, çevresine saygılı ama gerektiğinde herkesten kötü olabilen, tabiri caizse hayranlık uyandıran ideal tiplerdir. En son Oscar ödüllerinde de gördüğümüz üzere akademi başta olmak kaydıyla bir çok sinemasever yabancı kötü karakterlere de büyük hayranlık besliyor. Hatta (olması gerektiği gibi) onları ödüllendiriyor. Bu sayede Amerikan sinemasındaki etkileyici kötü karakterlerin popüler kültüre yansımasının yanı sıra çoğu kişi onları kendilerine idol belirliyor. Ama bu yazıda kötülüğüyle ün salmış Türk karakterleri ve özdeşleşmiş isimleri incelemek istediğimden başka bir yazıda değinmek üzere Amerikan sinemasından uzaklaşmak ve ülkemizde çoğu, idol olmaktan nasibini alamamış hatta zamanında başarılı oyunculuklarından dolayı hor görülmüş isimleri sinepil’de anmak niyetindeyim. Türk sinemasında etkili rollerden, figüranlara kadar yüzlerce filmde oynamış bir çok kötü adam bulunduğundan hepsini bir yazıda ayrı ayrı incelemek mümkün değil ama en çok bilinenlerden arka planda kalanlara kadar bir çok ismi anmaya çalışacağım.

Erol Taş
Erol Taş

1- Erol Taş: 1928 yılında doğmuştur. Türk sinemasında kötü adam denilince adeta sözlük anlamında kullanılan bir isim olan oyuncu tesadüfen bir kavga sayesinde başladığı oyunculuk kariyeri boyuncu iyi ve kötü bir çok karakteri başarıyla canlandırmasına rağmen ‘kötü adam’ olarak ün salmıştır. Bu duruma iri yapısının yanı sıra sert yüz hatları ve bakışları da neden olmuştur kuşkusuz. Oyunculuk yeteneği fiziksel avantajlarının ötesine geçerek onu gerçek kötü adam sanılma sanrısını yaratmış dönem dönem seyirciden ciddi tepkiler de görmüştür. Ancak zamanla değeri anlaşılmış olumsuz tepkiler olumlu eleştirilere dönüşmüş. Kariyeri boyunca aldığı bir çok ödül ve önemli filmlerini buradan görebilirsiniz.