bildirgec.org

house of sand and fog hakkında tüm yazılar

House of Sand and Fog

2 2243 | 14 December 2010 09:43

Bu film, başarılı bir romandan sinemaya uyarlanmış bir dram, büyük bir romandır; Andre Dubus III‘ün çok sayıda insanı küçük hikâye çerçevesine sokmaya çalıştığı ve hiçbiri hakkında fazla bilgi vermediği.

Vadim Perelman bu hikâyede kendilerinden bahsettiği bir aile veya merkezî şahıs arasında organik bir münasebet kurmamıştır. Onları birleştiren, aynı evde tesadüfen bir araya gelmiş olmalarıdır. Asıl birleştirici faktör, senaristin kendisi, onlara karşı duyduğu ilgi, sevgi ve acıma hissidir. Hikâyeci duygu, düşünce veya fiilî hareketleriyle hikâyesinde bahsettiği bütün insanların hayatına karışır.

Sinema sanatı bir “zaman sanatı”dır. Onda her şey bir oluş, akış, sona eriş ve yeniden başlayıştır. Bu aynı zamanda bir “bakış tarzı”dır.

Hayatta olduğu gibi filmde de hiçbir şey statik değildir. Her şey geçen zamanın içinde yer alır. Andre Dubus III da hikâyesinde insanları geçen zaman içinde ele alıyor. “Geçen zaman” bir bakıma “kader” demektir.

Zaman, bu insanların hayatında “değişiklikler” yapıyor, zamanın akışı ve insanların hayatında vukua gelen değişiklikler. İnsanların başlarından geçenler; hüzün, sevinç veya acıma duygusudur.

Yönetmen filmde bize bazı insanları tanıtmakla kalmıyor; onlar vasıtasıyla acıma, sevme, sempati gibi duygular da telkin ediyor. Hikâyede önemli olan hususlardan biri “şahıslar arası münasebet”tir. Duyguların hemen hepsi bu münasebetten doğuyor. İnsanların kaderlerini de bu münasebetler tayin ediyor.

Jennifer Connelly

queennothing | 21 June 2009 11:55

12 Aralık 1970, New York doğumlu Jennifer Lynn Connelly, Katolik bir babanın (Gerard Connelly( ve Yahudi bir annenin (Eileen Connelly) kızı. Brooklyn’de ve St. Ann School‘da çocukluğunu geçiren Jennifer, henüz 10 yaşındayken fotomodellik yapmaya başladı. Dergileri süsleyen fotoğrafları ve rol aldığı reklam filmlerinden sonra, 12 yaşına gelince, 9 sezonu tamamlayan “Tales of the Unexpected“in 5. sezon, 5. bölümünde rol alarak, ilk TV deneyimi yaşadı. Kameralara ısınan Jennifer, 1984 yılında, Robert De Niro, Elizabeth McGovern, James Woods gibi ismlerin rol aldığı “Once Upon a Time in America“da rol aldı. “Il buono, il brutto, il cattivo.” (The Good, the Bad and the Ugly)’nun İtalyan yönetmeni Sergio Leone‘nin yönettiği film, Harry Grey’in “The Hoods” romanı romanından uyarlanmıştı ve Jennifer, filmde ‘Deborah‘ karakterinin gençliğini canlandırıyordu. Bu film sayesinde adını duyurmayı başaran Jennifer’in başarılı performansı, ünlü yönetmenlerin de ilgisini çekmişti ve taze kan arayışları, Dario Argento için sonuçlanmıştı. Argento’nun 1985 yapımı korku filmi “Phenomena“da başrol oynayan Jennifer, Daria Nicolodi, Patrick Bauchau ve Dalila Di Lazzaro gibi isimlerle rol aldı. Aynı yıl, yapımcı / yönetmen Linda Feferman‘ın “Seven Minutes in Heaven” adlı komedi filminde, New Yorklu aktris Maddie Corman ve Mississippili aktör Byron Thames ile rol aldı.