duracell’in apple, nokia, motorola ve blackberry taşınabilir telefonlarıyla tam uyumlu olduğunu duyurduğu yeni şarj sistemi mygrid, örneklerini daha önce de gördüğümüz bir şarj altlığı. ister cep telefonu ister mp3 çalıcı, taşınabilir cihazlarınzı kablosuz olarak şarj edebilen mygrid, power clips adı verilen parçanın cihazınıza bağlanması ve altlığın üzerine konmasıyla işleme başlıyor.
Kim bilir kaç kez başınıza gelmiştir; yolda mp3 çaların veya telefonun şarjının bitivermesi kadar sinir bozucu birşey yoktur. Duracell‘in geliştirdiği bu cihaz sayesinde ne müzik keyfinizden ne telefon konuşmanızdan geri kalmıyorsunuz. Mini-usb ile şarj edilen cihazlarınız için kullanabildiğiniz PowerSource Mini size ekstradan 3 – 3.5 saat arası bir kullanım süresi sağlıyor. AC adaptörüyle herhangi bir prizden, DC girişi olan araçlardan veya bilgisayarınızın USB portundan kendisinişarj edebilirsiniz. iPod, Blackberryve PSPgibi popüler cihazlarla uyumlu olan alet$49.99 .
gillette şu sitede bir kanadalıyı uzaya götüreceğini söylemiş. “hitch a ride to outer space” adıyla yapılan kampanyanın sponsorları duracell ve oral-b gibi ünlü firmalardan oluşuyor.
kampanyaya göre, 2007 aralık ayına kadar başvuru yapanlardan sadece bir kişiyi 80.000 amerikan doları karşılığında (bedava değil yani) 2010 yılında gönderilmeyi planlanan uzay aracıyla uzaya gönderecek. üç gün süreceği belirtilen yolculuk için verilen fiyata bütün ulaşım masrafları, uçuş öncesi hazırlıklar ve alt yörüngede uzay maceraları (bu da neyse?) dahil.
http://www.duracell.com.tr/muziginpilihicbitmeyecek
duracell‘in daha önce de düzenlediği müzik maratonu kampanyası bu sene farklı bir hal alarak, “müziğin pili hiç bitmeyecek” kampanyasını da doğurmuş.
müziğin pili hiç bitmeyecek oyununda, dj olarak kabinimizin başına geçip, müziğin temposunu düşürmeden olabildiğince çok dayanmaya çalışıyoruz.
oyunda, ayın – haftanın ve günün birincisine çeşitli ödüller verilecekmiş. bunlar, 1 kişiye sony ses sistemi, 4 kişiye ipod nano ve her günün birincisine çift kişillik parti davetiyesiymiş.
Janjanlı, ışıltılı, çantasında 5 kilogramlık çamaşır suyu taşıyan Ayşe Teyze’li reklam filmlerinin yeni alternatifleri; viral videolar. Paylaşım sitelerindeki patlama ve özellikle Youtube vakasıyla birlikte, pazarlama iletişiminde yeni mecranın en büyük silahlarından biri olma yolunda ilerliyor. Türkiye’de sadece siber ortam için film çekme geleneği yeni yeni yerleşmeye başlıyor. Konunun en taze örneklerinden birisi şu sıralar yayında. Televizyon filmi formatından uzakta, gerilla taktikleriyle canlı canlı kameralanmış görüntüler. Buyrun buradan yakın.
