Kan rengi çarşafı seçilebiliyor ayna ve benim orada olmadığımı görüyor..
Durduk yere yağan bir yağmur kadar doğal..
bu nedenle yazılması fuzuliydi ama yazdım.
Yazdığım anda fazlalığını hissettim..

düşlerimin ölümüne sebep bu gereksizlikti işte.
Geceliğimi bir başka geceye kaldırışıma ise düşlerin ölümü.
Ölmelerine izin vermemeliydim oysa.
Şimdi yorgun kabuslarım zorlanacak tepelere doğru yürürken,
köprülerin direklerinde anılar sallanacak..

Yerim, gün öncesinden rezerve, heyelan ve yıkılan köprüler içinde..
uzağa , çok uzağa gitmeyi umut ederken..
kaçak değildim oysa..
yazmayı beklediği her sözcükten bir gemi yapabiliyordum..
tüm yolculuk hazırlığımın beni amade beklemesini bekliyordum..
niçin beklemeyi beklediğimi sormaktı kurtuluşum..
yazmak kadar kolay değil , gün doğumuna yüz çevirdiğin anda elini kaldırıp dur demek..