bildirgec.org

alman hakkında tüm yazılar

Farklı Kültürlerle Ticaret

admin | 03 March 2009 16:22

Irkların farklılıkları ve benzerlikleri konusu her zaman dikkatimi çekmiştir, mesela tarihten öğrendiğim en önemli şey savaşan ırkların kardeşçe yaşayanlardan daha çabuk ve etkili bir şekilde birbirlerinden beslendikleri oldu…

Neyse gelelim tarihten değilde ticaretten öğrendiklerime, hem babamın işi hem de kendi işim dolayısıyla yıllardır bir sürü milletten insanlarla iş birliği yaptım, bir sürü insan tanıdım.Bunları paylaşmak istedim.

Çinlilerle iş yapmanın gerçekten zor olduğunu herkes biliyor. Onlarla hem anlaşmak zor , hem de aksanları çok kötü ilk başta ne dediklerini bile anlayamıyorsunuz , zamanla kötü aksanları yüzünden sizin de dilinizde kaymalar, bildiğinizi unutma durumları bile oluyor. Ayrıca her işi tam olarak bilmediklerinden sürekli sorunla karşı karşıya kalıyorsunuz, çözüm için danıştığınızda ya da sorunun iç yüzünü öğrenmeye çalıştığınızda olaya sizin gümrükçüleriniz işlerini biliyorlardır ne de olsa, sizin gibi firmaya zorluk çıkaracaklarını sanmıyorum şeklinde yaklaşıyorlar. Çok büyük firmalar bile yükleme esnasında bakkal mantığı ile çalışıyorlar. Size küçük ayrıntılar için bilgi vermeye yeterli zamanları yok, konteynırlar dolusu sipariş verseniz dahi. Yedek parça stoklarını tutamayan , hangi firmaya hangi yedek parçadan kaç adet gönderdiğini bilmeyen büyük firmalar gördüm…

KINAMA…

| 06 January 2009 15:29

KINIYORUM VE KINIYORUZ, İSRAEL SENİ…

Yahudiler: Hepimizin efendisi olmaya çalışan bu millet kadar, cefa ile ezilen bir millet tasavvur edilemez: Babil esareti, Mısır köleliği, Romanın zulümleri ve en son Alman kampları, onlara ders olmamış, olmadığı gibi dünyayı karıştıran süper düşüncelerinden vazgeçmiyorlar… Kınıyorum bu düşüncelerinizi ve eylemlerinizi ve soruyorum size İsrail…
Yoksa benliğinizi sarmış öldürmek tutkunuzu mu, güncelliyorsunuz?
Savaşında kuralları var, buna bile uymayı beceremiyor musunuz?
Toplu cinayetlere mi, alışıksınız?
Toplu halde cinayetler işlemek bir hastalık mı, oldu sizlerde?
Size yapılanları, zamanında niye yapanlara karşı örgütlenerek, hıncınızı almadınız?
Günahsız insanları öldürmek midir, hak aramak?

the ROCKETEER

emsvizyon | 07 December 2008 10:11

hikayemiz; ikinci dünya savaşı sırasında nazilerin geliştirdiği bir çeşit sırt roketinin, gösteri pilotluğu yapan Cliff Secord’un eline geçmesiyle başlıyor. 1991 yapımı filmin yönetmeni Joe Johnston, başrollerini ise Bill Campbell ve Jennifer Connelly paylaşıyorlar… 30’lu ve 40’lı yılların kült bilim-kurgu magazininden beyaz perdeye aktarılan ve ülkemizde roket adam ismiyle sinema ve tv’ler de gösterilen film bence hakettiği ilgiyi görememiş eğlenceli bir yapım. zamanı için oldukça güzel görsel efektlere sahip olan the rockeeter, hızlı ve sıkmayan bir tempoda ilerliyor.

biraz geleceğin dünyası biraz da daima genç gibi filmlerin havasında, ancak rokeeter muhtemelen bu iki filme ilham olmuştur ki hepsinden eski bir yapım. izlenmeli,izletilmeli,saklanmalı… fragman

The Edukators (Eğitmenler)

meh | 13 November 2008 15:30

VARLIKLI GÜNLERİNİZ ARTIK SAYILI
2004 Almanya yapımı film, yönetmen Hans Weingartner tarafından çekilmiş, senaryosunu da Katharina Held’la birlikte yazmıştır. Öykü, dünya düzenini değiştirmeye çalışan üç gencin etrafında gelişmektedir; Jan, Peter ve Jule. Jan ve Peter gizli eğitmenlerdir. Onlar listelerine giren zenginlerin evlerine planlı bir şekilde girerek onların bir nevi kimliklerini ve refah hayatlarını gösteren eşyalarının yerlerini gayet yaratıcı bir şekilde değiştirmektedirler. Yüksek duvalardan, pahalı alarm sistemlerinden oluşan zenginlerin aslında güvende olmadıklarını gösterirler. Artık onların varlıklı günleri sayılıdır. Peter’ın kız arkadaşı Jule ise zengin bir adam olan Hardenberg’in arabasına çarptığı için yıllarca ödemesi gereken yüklü para cezasından dolayı artık garsonluktan kazandığı para ile kirasını bile ödeyemeyince, Jan’ın ısrarı ile yanlarına taşınır.

June onların bu tarafını bilmez. Peter tatile çıktığı bir an Jan ve Jule birbirileriyle daha çok vakit geçirirler. Aralarında duygusal bir yakınlaşma oluşur. Jan eğitmenleri Jule’ye anlatır. Aynı gece zenginlerin sokağında dolaşırken June Hardenberg’in evini görür. Jan ve June Hardenberg’in evine girerek onun çok parası olduğunu gösteren bir not bırakırlar. Fakat June telefonunu evde düşürür. Daha sonra tekrardan eve döndüklerinde onları bir süpriz bekliyordur.

BILD.de Türkçe Yayına Başladı

sinnerxx | 24 June 2008 13:54

Ünlü Alman Gazetelerinden BILD.de Euro 2008 boyunca internet sitesinden Türkçe yayınlara başladı.
Almanyanın en çok okunan internet gazetelerinden biri olan Bild.de internet üzerinden tamamen Türkçe yayınların yer aldığı bir bölğm yayınlamaya başladı. Euro 2008 boyunca yayına devam edecek olan bölüm en an güncellenerek Türk futbolseverlerin dikkatini çekmeye çalışacak.
Ayrıca bild. de bir ilkide gerçekleştirerek Euro 2008 de atılan tüm golleri özel bir teknikle 3D kalitesinde sanallaştırarak gösterime sundu. Bu teknik sayesinde tüm maçlar sanki Ps3 oyunu gibi canlandırıldı.Maçları izlemek için tıklayın. Tabi bu sayfada Türkçe yayına açık. Ama ne yazık ki maç anlatımları Almanca. Eee bu kadar da olsun artık..

Tokia hotel

khamonn | 29 April 2008 15:46

Almanyada yılın en iyi cıkış yapan rock gurubu 15 ve 18 yaş arasında değişen çocuklar tarafından kurulan bu gurup almanyada bu yıl buyuk patlama yapmıştır. Değişik tarz ve klipleri sayesinde bir çok yerde tepki almaktadırlar.

Abuş Ne demekdir?

khamonn | 29 April 2008 14:59

– Asık suratlı somurtkan

-Düşman dostca olayan

-Niteliğini bilemeyen

-Gaylar arsında öpüşmek demek

-Gemilerde halatları bağladıkları iskele BABASI

-Alman kilit markası

Polizei (1988)

emsvizyon | 19 April 2008 14:44

şerif gören imzalı unutulmaz bir türk filmi daha, POLIZEI. başrollerini rahmetli kemal sunalve alman oyuncu (?) babett jutte‘nin oynadığı film almanya’da, berlin’de geçiyor…
almanya’da temizlik görevlisi olarak çalışan ali ekber’in kültüründen kopmayışı, buna karşılık alman toplumuna da dejenere olmadan entegre olmaya çalışmasını sergileyen bir film. ali ekber işlerinden arta kalan zamanlarda ikinci iş olarak yerel bir tiyatroda da temizlikçilik vs yapmaktadır ancak gönlü sahneden bir rol kapabilmektedir. yine bulunduğu semtteki alman bir bar maidden de hoşlanan ali ekber onu etkilemeyi çok istemektedir,
işte film orada başlar 🙂

filmin unutulmaz anlarından olan; alman polisin aliekber’in arabasını çizgi hizasına çektirdiği sahneyi de içeren ufak bir parça: