Ülkemde, kendileri gibi düşünüp, yaşamayanlara “ötekiler” diyen ve onları hakir görüp cumhuriyetin temellerini yıkma adına potansiyel tehlike ilan eden birkaç kişinin, bir kaşık suda fırtına çıkarmak istemesini son dönemlerde yakinen izlemekteyiz.
Kamusal alandı, üniversitede eğitim hakkının sınırlandırılması idi..vs. Bu gibi uygulamalarla, diğer devletler muvazenesinde ülkemi komik duruma düşüren, dünyanın en medeni ve gelimiş ülkelerini bile hayrette bırakan bu insanları elbette tarih yazacak ve sonraki nesiller kendilerini pek iyi anmayacaklardır. Bu bile onlara yeter. Ama birde bu işin mahkeme-i kübrası var, orada onları çok elim ve çok çetin bir sorgu ve azap beklemektedir.
Bu girizgahı ne diye yaptım; şunun için..
Joomla‘ya yeni bir versiyon çıktımı diye gireyim dedim ve anasayfasındaki haberlerde ilgimi çeken bir yazı gördüm. Google Summer of Code 2007 ve Joomla organizasyonu ile ilgili bir haber. Başörtülü Nur adında bir hanımefendinin resmide anasayfada mevcut. Gerçi yeni eklenen haberler olmuşsa altlara doğru kaymış olabiliri direk haber adresi ise burada.
İnsan için özgürlük demek ki Open Source‘da. O yüzden pardus hep bannerlarında özgürlükten dem vuruyor. Ve Pardus‘uda çok beğeniyorum bu arada. Sonuna kadar destekliyorum.
Bu arada yukarıda bahsettiğim meseleyi neden çok önemsedim, merak edenler için söyleyeyim. Ülkemde bırakın kamusal alanı, özel sektörde bile (bir ilaç fabrikasının kapısından içeri alınmayan bir öğrenci velisi, daha çok yeni bir olay, hatırlarsınız hepiniz), onun haricinde bir kaç gün öncve T.Ö. ‘nın başörtüsünden dolayı birilerini tartaklaması.
Bunların üzerine Joomla da görünce bunları yazasım geldi. hani eskiden derlerdiya el alem aya çıktı biz hala olduğumuz yerde sayıyoruz diye. Öyle işte vesselam..
