Yabancı dizilerde izlediğimiz ve stiline imrendiğimiz 10 dişi insanın kimler olduğuna bakmak dünyanın en önemsiz işlerinden biri olabilir ama içimizi açması yeter bazen bir şeylerin. 1 numarada elbette ki Sex and the City ve Carrie Bradshaw var. Ne olacağıdı başka?
Günlük hayat içinde taşımaya kolay cesaret edilemeyecek, bazen rüküşlük sınırına yaklaşıp moda ikonu kimliğiyle o sınırdan başarıyla geçen Carrie, moda dünyasını gerçek anlamda değiştiren bir tiplemeydi.
2. ve 3. Evet, şimdilik sürprizsiz ilerlediğimizi biz de biliyoruz. Sabredin, keyfini çıkarın. Gossip Girl kızları Serena ve Blair, nam-ı diğer “S” ve “B” size eşlik etsin. Bir giydiklerini bir daha giymediler billahi. Yakıştı ama.
4. Çok iyi dizidir Alias. Ajan kızımız Sidney Bristow işi gereği her bölümde ayrı leziz kılıklara girer ve hepsi de hatun kişiye çok yakışır. Kendisi şefkatli ama yeri geldi mi taş gibi sert bir karakterdir. Tarzını her zaman hissettirir.
5. Moda dergi editörlerinin zalim olması mesleğin şanından sanki. Ugly Betty’nin acımasız baş editörü Wilhelmina Slater, stiliyle de ezer geçer.
6. Mad Men’in Betty Draper’ı, aslında tüm kadınları, retro halleri ile moda dünyasına yeni (aslında eski) bir soluk getirdi. Damarlarında nostalji kanı akanlara…
7. Modern Family’nin Gloria’sı, hiçbir surette kendine çok yakışan aşırı feminen tarzından ödün vermemesiyle takdirimizi kazanıyor. Karnı burnundayken 15 santim topukluyla gezmek herkesin harcı değil malum.
8. Ev kadınlığında umutsuz bir acemi olabilir ama Gabrielle Solis, bir tasarımcı ve model ruhuna sahip, dişi figürüne ustalıkla sahip çıkan, şık ve güzel bir karakter. Desperate Housewives’ı özledik.
9. Tatlı Cadı Samantha, televizyon dünyasının en ikonik kadın karakterlerinden biri. Dönemin tarzını şahane yansıtır şekilde giyinir, “büyüleyici” bir tarza sahiptir.
10. Cosby Ailesi’nin hipi ferdi Denise Huxtable, herkesin kolay kolay taşıyamayacağı gürültülü kıyafetleri tarzına o kadar güzel yediriyordu ki, normalde o günlerde bile rüküş bulacağımız kılıklar bugün bile takdir ettiğimiz görünümler (“look” diyorlar ya moda dergilerinde) olarak karşımızda hala. E 80’lerden bahsediyoruz bir de yani.