bildirgec.org

kara

11 yıl önce üye olmuş, 47 yazı yazmış. 38 yorum yazmış.

İstanbul içi ulaşım (Ankara ve İzmir de eşantiyon…)

kara | 31 August 2005 17:49

Bugün kullanmam gerekince aklıma geldi, bende sizlerle paylaşayım dedim. İstanbul içinde bir yerden hiç bilmediğim bir yere gideceksem öncelikle bilgisayar başında ufak bir araştırma yapıp yolumu çiziyorum. Bunun için kullandığım bir kaç sistem var.

Eğer toplu taşıma araçlarını kullanacaksam öncelikle İETT ‘nin web sitesindeki İstanbul Toplu Taşım Bilgi Sistemi (Oraya nasıl giderim? diye de geçiyor) sistemini kullanarak kullanabileceğim otobüs hatlarını, güzergahı, haritadan gideceğim yerin yakınındaki durakları ve alternatifleri öğreniyorum. Daha sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi ‘nin bir hizmeti olan İstanbul Kent Planı uygulamasını kullanarak durak ile gideceğim yer arasındaki güzergahı öğreniyorum. Bazen biraz daha abartıp Google Maps kullanarak İstanbul ‘un kuşbakışı görüntüsüne de baktığım oluyor.

Bir Roman Polanski filmi

kara | 10 March 2003 20:46

The Pianist (Piyanist*) The Pianist Filmde ikinci dünya savaşı sırasında her türlü olumsuzluğa rağmen hayatta kalmayı başarabilmiş, hayatta kalmak için inat etmiş bir insanın gerçek hayat hikayesi anlatılıyor. Wladyslaw Szpilman(Adrien Brody)’ ın otobiyografisinden uyarlanan filmde Roman Polanski‘ nin güzel anlatımıyla Wladyslaw Szpilman’ ın trajik yaşam öyküsü beyaz perdeye taşınmış. 1939 yılında başlayan filmde ikinci dünya savaşı’ nın Szpilman’ ın ailesi ve tüm yahudi halkı üzerindeki etkilerini, savaşın sonun kadar Wladyslaw Szpilman’ ın yaşam mücadelesi işlenmiş. Polonya Radyo’ sunda çalan Szpilman, almanların Polonya’ yıThe Pianist işgali ile birlikte olağan yaşam döngüsünü bırakmak zorunda kalıyor. Yahudilerin kafe, bar gibi yerlere girmeleri, kaldırımlarda yürümeleri hatta parklara girmeleri yasaklanıyor. Kollarına yahudi oldukları belli olsun diye beyaz üzerine mavi yıldız işlenmiş bandajlar takmaları emrediliyor. Uymayanlar cezalandırılıyor. Szpilman ailesi bir süre tüm bu işkencelere dayandıyor. Daha sonra tüm yahudiler toplama kamplarına gönderilirken Wladyslaw Szpilman ailesinden ayrı düşüyor ve yaşam mücadelesi başlıyor. Filmde alman işgali ve yahudi soykırımı da gerçekçi bir şekilde işleniyor. Aslında bu konular hakkında daha çok yazma isteğim olmasına rağmen başka eleştirileri okuduğumdan ister istemez etkileniyorum ve kendi cümlelerimi kurmakta zorlanıyorum. Yakın zamanda ülkemizde de gösterilen the ninth gate filmini de yönetmiş olan Roman Polanski bu film ile bu sene yapılan 55. Cannes film festivalinde Altın Palmiye ödülünü aldı. The Pianistfilmde Wladyslaw Szpilman karakterini canlandıran Adrien Brody rolünün hakkını vermiş. Karakterini çok iyi canlandırmış. Diğer taraftan Szpilman’ ın gözlerinden aktarılan sahnelerin çekimindeki başarı da sizi filmin içine daha da sokuyor. Filmin müzikleri ve özellikle de piyano soloları çok etkileyici. Soundtrack albümü 11 parçadan oluşuyor. Son olarak film 148 dakika. Yani yaklaşık iki buçuk saat. Sinemada seyretmeyi düşünüyorsanız hazırlığınızı yapın. Şuradan beyazperde.com‘ daki film hakkındaki bir kritiğe, şuradan da filmin resmi sitesine ulaşabilirsiniz. Şurada ise daha önce Polanski ve The Pianist hakkında infuscoare‘ ın yazmış olduğu yazı var. İyi seyirler.

Neydim ne oldum…

kara | 21 November 2002 15:21

lowest iken özüme döndüm kArA oldum. Hafif Uyku sağolsun. İlgilenenlerin bilgisine.

Yazılabilecek en iyi yerin burası olduğunu düşündüm. Umarım hata etmemişimdir.