bildirgec.org

grikedi

11 yıl önce üye olmuş, 27 yazı yazmış. 85 yorum yazmış.

neden olmasın

grikedi | 27 April 2003 14:00

Günlük hiç huyum değildir. Ama neden benim de bir günlüğüm olmasın. Denemek lazım.

İyi de bundan size ne. Şimdi gelip okudunuz bunu. Herneyse bir dahaki sefere daha anlamlı yazarım.

Tuvalet adabı

grikedi | 08 March 2003 17:57

Kimse sadece yemek için yaşamaz,

ya da sadece uyumak…

veya sadece huzur…

Her birinin tadını kaçıran ortak ve

yadsınamaz bir şey vardır: tuvalet ihtiyacı.

Arthur a’la Francoise[III. Norman Kralı]

Yüzyıllarca icadının biz Türklere ait olduğuna inandığımız [hatta bu övünç ile hakkında anekdotlar anlattığımız], babadan oğla geçen bulaşıcı bir gelenektir aslında bütün bunlar. İncelendikçe sarpa sarar. Bana öyle geliyor ki dünya üzerinde tuvalette yapılan işleri günlük literatüre daha fazla taşıyan bir dil daha yoktur. Bu geleneksel değerimizi iki başlıkta inceleyeceğiz.

Düşmek üzerine

grikedi | 05 March 2003 18:15

“Sonunda uçabiliyordu… ve bunun doğru olduğuna yere çakılana dek tüm kalbiyle inandı.”

Yerçekiminin iyileştirici bir özelliği var mıdır bilmem ama bu doğa gerçeğinin yan tesirleri olduğu kesin. Bu etkinin bugüne kadar literatürde görmezlikten gelinmesi, atlayarak veya düşerek hayatını kaybedenlere yapılan bir saygısızlıktır. Bu kısa yazıyı bu insanlara ithaf ediyorum.

Eğer çok yüksekten atlıyorsanız: Kulaklarınıza rüzgarın şiddeti dolar. Teniniz düşüşün şiddetini hisseder. Gözleriniz sürekli ve önceleri yavaş ama gitgide hızlanarak yaklaşmakta olan zemini beyninize haber geçmekteyken ayaklarınız bu zemini algılayamadığından başınız döner. (henüz algılayamadığından demek belki daha doğru olurdu. Ama şu da var ki algılamaya başladığında beyniniz bununla ilgilenecek durumda olmayacaktır.) Bütün bu ‘doğal denge’ bozucular sayesinde ya kalp krizi geçirirsiniz (-ki makul olanı budur), ya da korkudan ve/veya yüzünüze çarpan havanın şiddetinden nefessiz kalarak bayılırsınız. Bu sizin çarpmayı tüm hücrelerinizle ve bilincinizle hissetmenizi engelleyen, sinemada önünüze oturan koca kafalı biri gibidir. Düşüşün şiddetine gelince; bu sizin hatırlayabileceğiniz bir şey olmayacak ama tatlı niyetine iştahla ağzınıza attığınız bir tatlı kaşığı siyanür gibi bir etkisi var denebilir. Ya da bir uyanış hali. Çarpma anıyla, o ana kadar taşıdığınız organların tüm ağırlığı kendini gösterecek. Bu da hiç iç açıcı bir şey değildir.