İlk iki filmde Mısır’ ı ve binlerce yıllık tarihini hallaç pamuğu gibi atıp da durulan O’Connell Ailesi, kafayı şimdi de Çin’ e takmıştır.. Üstelik karı-koca O’Connell’ lar yetmezmiş gibi bir de Alex oğlan, kadroya katılmıştır..

Sakarlığı zaten genlerinden gelen oğlan, filmcileri de bizi de fazla bekletmez, binlerce yıldır mışıl mışıl uyuyan dehşetli Çin İmparatoru’ nu ve koskoca ordusunu, yirminci yüzyıla değişik çeşnide bir bela olsun diyerekten, mezarından çıkarır.. Bir de bu tipler, mezardan fırlayıp ortalığa saçılmaya -maşallah- öyle de meraklılar ki tutabilene aşkolsun yani..
Üstelik zombileşen Ejder İmparatoru‘ nu ve ordusunu durdurabilmek için bizim elemanlar onlara düşman başka bir orduyu da diriltmeye kalkışmazlar mı?. İşte o andan itibaren hissettim ki, bütün bu olan bitenlere dayanacak takatim -gayrı- azalmıştı..