Halk arasında çok fazla tartışılan ve birçok kişinin hakkında birçok şey söyleyebileceği bir konu karabasan.Bilim buna uyku felci olarak bakarken durmu şöyle açıklıyor; Uyku iki bölümdür: RAM ve NRAM. Ram döneminde vücut fonksiyonları yerindeyken Nram döneminde vücut fonksiyonları sıfırdır. Nram döneminde uyanıp bilinci yerine gelen insan, uyuyan vücudu uyandıramaz ve hareket etmek istediği halde kısa bir felç yaşar. Bilim bunu böyle açıklamaktadır. Fakat bu halk arasındaki birçok efsaneyi çürütmeye yeterli mi ?Halk bu konuya daha dinsel ve dünya üstü bakmaktadır. Her birimiz hayatımız boyunca birçok karabasan hikayesi dinlemişizdir. Bunların birçoğu bilimin uyku felci teorisiyle bağdaştırılabilse de bazıları bu teorinin üzerinde seyretmeyi başarıyor. Çünkü bilim sadece hareketsizliği açıklamış durumda. Fakat birçok hikayede sesler ve görüntülerden de bahsediliyor. Garip kahkaha sesleri, isimler, Arapça cümleler, uyarı tehdit gibi sözcükler, çığlıklar ve birçok farklı ses algıları anlatılan hadiselerde gerçekleştiği söylenen olaylardır. Peki bunlar gerçekten duyuluyor mu yoksa bu sadece insan beyninin o andaki şokuyla kendi ürettiği olgular mı?