Akademisyen Behterev‘ın tanımına göre; rüya, geçmiş olayların günümüzle olan uyuşumudur. Sigmund Freud‘a göre de rüya; uyku sırasında, kişinin bilinçaltındaki düşüncelerinin, özlemlerinin ya da isteklerinin bir film şeridi gibi göz önünden geçmesidir. Yalnız anlatmak istediğimiz olguyu yansıtmadığı için bu tanımlar bize pek uymamakta. Çünkü anlatılacaklar gelecekle ilgilidir. Bu durumda bilim, gelecekle ilgili olmadığını, olanların da bir tesadüf olduğunu söylemektedir.

Tarihe bir göz atalım. Jül Sezar‘ın eşi Calpurnia kocasının bir sonraki gün öleceğini görmüş, uyarmaya çalışmıştır. Ancak tüm bunları duyan Brütüs bu hikayeye gülmüş, Sezar’ı da yanında götürmüştür. Hikayenin sonu bellidir…