Annelerin hepimizin kulağında çınlayan klasikleşmiş lafları vardır. Sadece çocukken değil, ömür boyu duyuyoruz bunların bazılarını. Evde terliksiz gezmenin federal bir suç olduğunu filan düşünüyor olabiliriz mesela, o derece.
Ben de gözyaşlarımı içime akıtıyorum anne, bir şey diyor muyum?
Ben neyi nereye koyduğumu bilsem sana danışır mıyım canımın içi anacım, tembel olabilirim ama aptal da değilim vallahi.
Tamam anlarım da bu kadar dramatize etmenin gereği sahiden var mıydı be dünya güzeli annecim?
Öğlenleri 1 saat siesta yapabilsem hiç böyle olmayacak aslında ama…
Hah tamam işte kendin söyledin bak… Fifti fifti bölüşelim gel bu suçu olur mu annem?
Ben zaten 2 yıldır ekmek yemiyorum anne yemeklerde, bunu kabul et artık.
Hepsi iyi çocuklar annecim, senin için rahat olsun. Hem önlerde değilim ben, öyle ortaların gerisinden filan ilerliyorum.
Bir kere çaldırırsam deniz tuttu, iki kere çaldırırsam hep kırmızı ışığa takıldım, üç kere çaldırırsam dünyada en çok seni seviyorum tamam mı?
Ama işte güneş doğana kadar suçla savaşıyorum filan ben geceleri de, o yüzden…
Anneler ne dese haklıdır, onlar her şeyi bilir de söyler, saçma da gelse kulak vermek gerekir. Her gün anneler günüdür, onlar her gün en kıymetlidir…
yorumlar
dd a comment…good reminder !
doğru tespit 🙂 terlik kafana geliyor var bir de