bu bayramda da yalan söyliycem, “çoundan geçtim” diycem. “seneye diğer iki kardeşimin de üniversiteye gideceğinin farkındayım” diycem, “bundan dolayı daha fazla uzatmamak için çok çalışmaya çalışıyom” diycem. kaldığım dersler için yine sisteme,hocalara bok atacam. yine “bıraktım” diycem sigara için.ne zamana kadar böyle gidecek bilmiyorum. onlar gerçeği bilip sebeplerini sorgulayarak ortaya somut nedenler çıkarmadan önce, ben kendim bunu yapmam lazım. fakat bu mecburiyetin bilincinde olmanın yanı sıra “kişisel psikanaliz” ya da “içgözlem”‘in ne kadar imkansızBokSaçması bişi olduğunun da farkındayım. “kameraman kendini çekemiyo işte arkadaşım” die söze başliicam o kadar. bugün cep telefonumu kaybettiğim cafe’de 4 kişili bi ekiple her yere bakmama rağmen bulamadıktan sonra, “Allah’ım bu noktada cüz-i iradem devre dışı, lütfen yardım et” dememde 5 dk sonra telefonun burnumun dibinde belirmesi, adeta gökten inmesi gerçeğini biliyorum. ama bu nie hayat düzenim noktasında işe yaramiyo!! “Allah’ım irademi doğru kullanmamda bana yardım et” duasının geçerliliği eminim meta-bilinç tartışmalarında varılan son noktaları da değişken olarak içeren çok bilinmeyenli bir denklemdir! (tartışmadaki son noktanın en doğru olanı olduğunu da kim söylemişse)tahta eksikliğine yormalı, daha fazla yorulmamalı….
“git dediysek bu kadar da demedik, hiç aramiosun, ayrıca sinema sözün var” demişti..ama sözümü yerine getirmem için uygun gördüğü gün olan bugün boyunca kendisine ulaşılmasını istemedi…
adamın teki çektiği acıyı şarkı yapmış sanane ya, sen nie ağlıyosun