Hani Ahmet Telli diyor ya “gidersen yıkılır bu kent”. Sen gittin, bu kent yıkıldı, bir kadın yıkıldı, ben yıkıldım…hoşçakal öpücüğünden sonra arkanda gidişini izledim, en son karşı duvara yansıyan gölgeni gördüm, kapıyı sessizce kapadım…yaşlı gözlerle etrafı bulanık görüyordum, odaları dolaştım sanki birini yada birşeyi aradım. Mutfakta dün geceden yarım bıraktığın rakı bardağına dokundum, dudaklarının dokunduğu yerden bir yudum aldım. Duramadım evde hemen kendimi sokağa atıp yürümeye başladım, duraktan geçerken otobüs durdu önümde, bindim.nereye gideceğimi de bilmiyordum ki! Seyir halinde olan bir dolmuşun arkasında yazan yazı gözüme ilişti, “beklenen gün gelecekse, çekilen çile kutsaldır”, önce dudağımda bir gülümseme oluştu. Beklenen gün neydi? Senin gelmen mi?yoksa hiç gitmemen mi? Bu çektiğim neydi? acı mı? çile mi? Bütün bunlar sen geldiğinde mi kutsal olacaktı? Otobüsten indim, bu sefer metroya bindim. Neyden kaçıyordum? Senden mi? Düşüncelerimden mi? Peki uzaklaşabiliyor muydum? Hayır. Uzaklaştığım tek şey evdi. Karanlığın içine doğru gitmek beni çok boğmuştu, tren durunca indim. Şehreküstü’de inmişim. Ben bu şehre zaten küskünüm ki!
yorumlar
Ruhsal bir uzaklaşma bu, bazen ayaklarına teslim edersin kendini..Yine dönüp geleceğin yer evin olsa da, ruh vücudun pervasızlığına teslim etmek ister kendini, yürürken sadece düşünürsün, çevre zarar verdiği için kapanmışsındır bir müddet, kapsam dışı olmuşsundur, aslında yolculuğa çıktığın iç dünyandır..
Zaman her şeyin en iyi ilacıdır
Thing sanırım haklısın.ayrılık temalı çok şiir ve kitap okumuşum :)PBK, iç dünyandan kaçamıyorsun, hata tam tesi daha fazla düşüncelere kapılıyorsun. sanırım yapılabilecek en iyi şey yürümek…Akoni, zaman geçmek bilmiyorsa ya?
AŞKŞimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsinOysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştıkSevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydıBir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştüBir sevişmek gelmiş bir daha gitmemiştiYoktu dünlerde evvelsi günlerdeki yoksulluğumuzSanki hiç olmamıştıOysa kalbim işte şuracıkta çarpıyorduŞurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı İstanbullarŞurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyalarınÖyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmekKi Karakoy köprüsüne yağmur yağarkenBıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecektiÇünkü iki kişiydikOysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmayaBir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamızSeni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyorduİki kere öpeyim desem üçün boynu bükükYüzünün bitip vücudunun başladığı yerdeMemelerin vardı memelerin kahramandı sonraSonrası iyilik güzellik.CEMAL SÜREYA
bir şehirle yüzleşme vaktidir ayrılık…
Bu sabah yine her sabah ki gibi sıkıldım istanbuldanMoralim bozuk, cereyan kesik, hele bir de sen yoksun yaÇok yazıkgrup vitamin
Ona bakarsan, gelmeye korkuyorum,Ya evde yoksan..
gittiğin yağmurla gel o zaman
Bu da varSenle onursuz yaşayacağımaBırak, kalbim asil kalsın..
hey hey hey taksibütün işlerim gitt aksiheeeeyyydur takside var ama. sanırım uzatırsam mucizemsin beni overlok kamyonunun altına atar.sözlerimi şu müstesna kliple bitirip aşkı özetliyorum ben;…
iyi de bunlar şarkı sözleri, minübüs ya da kamyon arkası değil, çok rica edicem..
manson aşk olsun yahu? ama pbk ile gülümsettiniz beni.depresyondayım ciğerim bu aralar.
GİDERSEN YIKILIR BU KENTGidersen yıkılır bu kent, kuşlar da giderBir nehir gibi susarım yüzünün deltasındaYanlış adresteydik, kimsesizdik belkiSarışın bir şaşkınlık olurdu bütün ışıklarBiz mi yalnızdık, durmadan yağmur yağardıÜşür müydük nar çiçekleri ürperirkenGidersen kim sular fesleğenleriKuşlar nereye sığınır akşam oluncaSessizliği dinliyorum şimdi ve soluğunuSustuğun yerde bir şeyler kırılıyorBekleyiş diyorum caddelere, dalıp gidiyorsunAdını yazıyorum bütün otobüs duraklarınaÖpüştüğümüz her yer adınla anılıyorBirde seni ekliyorum susuşlarımaSelamsız saygısız yürüyelim sokaklarıBelki bizimle ışıklanır bütün varoşlarGeriye mapushaneler kalır, paslı soğuklarAdını bilmediğimiz dostlar kalır yalnızYüreğimize alırız onları, ısıtırızGardiyan olamayız kendi ömrümüze her akşamGidersen kar yağar avuçlarımaBir ceylan sessizliği olur burada aşklarFiyakalı ışıklar yanıyor reklam panolarındaDurmadan çoğalıyor faili meçhul cinayetlerVe ölü kuşlar satılıyor bütün çiçekçilerdeMenekşeler nergisler yerine kuş ölüleriBir su sesi bir fesleğen kokusu şimdi uzakYangınları anımsatıyor genç ölülere artıkBulvar kahvelerinde arabesk bir dumanSis ve intihar çöküyor bütün birahanelereBu kentin künyesi bellidir artık ve susuşunİsyan olur milyon kere, hiç bilmez miyimSokul yanıma sen, ellerin sımsıcak kalsınDevriyeler basıyor karartılmış evleri yineGidersen yıkılır bu kent kuşlar da ölürBir tufan olurum sustuğun her yerdeAHMET TELLİ
arkadaşlar SevdalımHayat üyeliğini iptal mi ettirmiş yahu.çok üzüldüm.geçende bir yazının altında THING, bir “eyvallah” demeden gitmez demişti.bulamadım o yazıyıı da.gtmiş işte bir eyvallah demeden:((
bildiğim tüm antik kentler virane,ey aşk gezsen de olur gezmesen de..
ey aşk eğer gezersen de buraya uğramayı unutma.