Mavi Boncuk
Mavi Boncuk

Türk sinemasının altın çağı geçmişte kaldı. Özellikle 60’larla yükselen ve 70’lerde zirveye ulaşan böyle bir dönem bir daha yaşanır mı bilinmez ya da yaşanırsa geçmiş dönemdeki kadar samimi olur mu? Öyle ya, o dönemde çekilen yüzlerce hatta binlerce filmin teknik, kurgu, senaryo, oyunculuk gibi sinemasal özelliklerinin yanı sıra en önemli unsurlarından biri de izleyeni ilk bakışta içine çeken ve bir daha asla bırakmayan sıcaklığı ve samimi duruşlarıdır. Özellikle günümüzdeki film ve dizilere genel olarak baktığımızda asla yakalanamayan bu samimiyet, o dönemdeki filmlerin hala neden defalarca izlendiğini gösterir niteliktedir. İşte bu, okullarda okuyarak öğrenilemeyecek, teknolojiyle yansıtılamayacak insani duyguların en önemli sebebi de oyunculardır. Dönemin özel etkisinin bir nedeni de kuşkusuz işini severek ve ciddiyetle yapan birbirinden değerli oyunculardır. Yazıda bahsedeceğim bir çoğu tiyatro geçmişli oyuncular herkesin tanıdığı isimler olmakla beraber, kariyerlerinin başındaki filmlerle sinemada eşi benzeri bulunmayan bir uyum yakalamış ve daha sonra her biri kendi yolunda da ayrı ayrı ilerlemiş ustalar. Kemal Sunal, Halit Akçatepe, Tarık Akan, Metin Akpınar ve Zeki Alasya gibi bugün baktığımızda her biri ayrı değerli olan isimlerin birlikte oynadığı filmlerden bahsetmek istiyorum. Ertem Eğilmez’in biraraya getirdiği ekibin ilk birlikte göründükleri film ”Tatlı Dillim” (1972), ardından gelen ”Yalancı Yarim” (1973), ”Oh Olsun” (1973), ağır dramatik yapısıyla farkı bir yerde duran ”Canım Kardeşim” (1973), birlikteliklerinin zirveye çıktığı ”Köyden İndim Şehire” (1974), ”Salak Milyoner” (1974) ve nihayetinde sona eren ”Mavi Boncuk” (1974) filmleridir.http://www.youtube.com/watch?v=66xCi90XhRQ&feature=relatedİlk iki film ”Tatlı Dillim” ve ”Yalancı Yarim” romantik komedi filmerinin başarılı örnekleri olarak göze çarpar. ”Tatlı Dillim”, aynı zamanda Kemal Sunal’ın ve Metin Akpınar’ın ilk sinema filmleri olmakla da ayrı bir yere sahiptir. Tarık Akan’ın birinde Ferit diğerinde Ferdi isimleriyle özünde aynı çapkın karakteri canlandırdığı filmler, Türk sinemasında sayısız örneği olan zengin erkek-fakir kız aşklarının en izlenebilir filmlerindendir. Genel gidişatı belli olan bu filmlerde çapkınlıklarıyla meşhur zengin, genç ve yakışıklı erkek, gün gelir ‘bu sefer başka’ dediği bir kıza aşık olur. Kısa bir mutlu dönemden sonra, işler karışır ve iki sevgili ayrılır. Ancak filmin sonunda yine ‘gerçek aşk’ kazanır. Klasik formül kabaca bu şekilde olsa da bu filmleri izlenebilir kılan unsurlar, hiç bıkmadan izlenecek oyunculuklar ve klişe konuyu fazla ciddiye almadan eğlenceli bir şekilde işleyişinden geliyor. Konularına kısaca değinmek gerekirse ”Tatlı Dillim” zengin ailenin tıp okuyan ama basketbol sevdalısı oğlunun bir gün kamp için gittikleri köydeki Emine adlı kıza aşık olmasıyla hikaye şekillenir. Kısa sürede yakınlaşan ikili birbirleriyle evlenmeye karar verip, köyde evlenirler. Ancak rüya, Ferit’in şehre dönmesiyle sona erer. Ferit eski çapkın yaşamına dönerken, Emine şehre gittiğinde gerçeği öğrenir. Bunun üzerine ona bir ders vermek için farklı bir tarz ve kişilikle Ferit’in karşısına çıkıp onunla oynamaya karar verir.

Yalancı Yarim
Yalancı Yarim

”Yalancı Yarim”de ise zengin ve çapkın oğlan Ferdi, babasının iş seyahatine gitmesinden sonra son nişanlısından da ayrılır ve rahatlar. Amcası Mahmut Bey’in gelin adayını görmek için gelmesiyle Ferdi, Alev isimli fakir ve saf kızla evlenmek istediğini söyler. Buna inanan Alev ve ailesi hazırlıklara başlar, olaya eski nişanlı da girince işler iyice karışır.”Tatlı Dillim”’de esas kadını Filiz Akın, ”Yalancı Yarim”de ise Emel Sayın oynmaktadır. Diğer önemli isimleri ise Yeşilçam’ın sert, otoriter ama aynı zamanda iyi kalpli, babacan rollerin değişmez oyuncusu Hulusi Kentmen ve tam aksi karakterde yumuşak başlı, iyi huylu ama yeri geldiğinde son derece sertte olabilen aile babası rollerinin unutulmaz oyuncusu Münir Özkul oluşturuyor. Yan rollerde filmlerin komedi unsurunu destekleyen ve büyük ölçüde sırtlayan Metin Akpınar, Zeki Alasya, Kemal Sunal ve Halit Akçatepe’yi izliyoruz. ”Yalancı Yarim”in bir özelliği de müzisyen Emel Sayın’ın başrolde olmasından dolayı da müziklerin filmde önemli yer tutmasıdır. Bu durumu daha sonra çekilmiş olan ”Mavi Boncuk” filminde de görebiliriz. Kuşkusuz bu filmlerin en güzel yanlarından biri de budur. Özellikle dönemin müzikleri ve görüntülerin uyumu eşliğinde filmleri izlemek daha eşsiz bir zevk yaratır.http://www.youtube.com/watch?v=k8qMq-DKG6c

Oh Olsun
Oh Olsun

Bir sonraki film ”Oh Olsun” yine zengin erkek-fakir kız aşkını temel alan ama bu sefer diğer karakterleri daha çok ön planda göreceğimiz bir yapım. Ertem Eğilmez’in yönettiği film, zengin fabrikatörün oğullarının gerçek yüzlerini görmesiyle şekillenen hikayesi yakışıklı oğlunun fabrikadaki işçi bir kızla yaşadığı aşkı anlatıyor. Filmdeki birbirinden eğlenceli karakterler arasında Kemal Sunal’ın canlandırdığı sakar ve şapşal Fazıl, Halit Akçatepe’nin canlandırdığı kurnaz ve tembel Ferdi, Tarık Akan’ın canlandırdığı çapkın Ferit ve Metin Akpınar’ın canlandırdığı aslında doktor olan ama ‘bacacı’ olarakta izlediğimiz Metin gibi isimler bulunur. Bu isimlerin yanı sıra Hale Soygazi, Hulusi Kentmen, Münir Özkul, Adile Naşit ve İhsan Yüce gibi isilmler de kadroda yer alır. ”Oh Olsun” dönemin siyasi olaylarına göndermeler yaptığı diyalog ve hikayesiyle de ilgi çekici bir yöne sahiptir. Grev hakkını kullanmak isteyen işçiler, buna razı olmayan usta, acımasız fabrikatör gibi unsurlar filmin içerisinde yer alır. Oğulları ve karısı dahil herkesi karşısına alan fabrika patronu filmin sonunda fabrikayı oğullarına bırakıp torununu kucağına alarak uzaklaşır. Filme adını veren ve başından sonuna kadar müziklerini süsleyen şarkı ise Füsun Önal’a aittir.
http://www.youtube.com/watch?v=kgLOe6sLIGEBir sonraki film ”Canım Kardeşim” dramatik hikayesi ve dönemin sosyal şartlarının incelikli bir şekilde eleştirildiği ekibin diğer filmlerine göre daha ciddi bir yapım. Yönetmenliğini yine Ertem Eğilmez’in yaptığı filmde çocuk oyuncu Kahraman Kıral, filmin en önemli dram unsurlarından biri olarak göze çarpar. Bu filmde Zeki Alasya bulunmamakla beraber diğer isimler yine çeşitli rollerde gözükürler. Tüm filmler içerisinde ayrı bir yere sahip olan ”Canım Kardeşim”in müthiş bir incelemesi sinepil’de şurada yapılmış. Söylenecek bir çok şey söylendiğinden 1974 yılına giderek komedi etkisinin zirveye ulaştığı ve ekibin yakışıklısı Tarık Akan dışında tüm dörtlünün olduğu iki serilik filmin ilki olan ”Salak Milyoner”den bahsetmek istiyorum.

Salak Milyoner
Salak Milyoner

Dört kardeş köylerinde mutlu mesut yaşarlarken, babalarının ölüm döşeğinde kendilerine söylediği sırla yolları büyükşehire düşecektir. Babanın söylediğine göre onları eski ve çok değerli bir hazine beklemektedir. Ancak hazineyi bulmaları için söylediği yerde küçük bir kağıt parçası bulurlar. Bu kağıtta altınları, asker arkadaşı olan Mehmet Çavuş’a emanet olarak bıraktığı yazılıdır. Herbiri birbirinden sahtekar ve çıkarcı olan kardeşler, birbirlerinden habersiz yola çıkarlar. Çok geçmeden istasyonda yolları kesişen kardeşler İstanbul’a vardıklarında Mehmet Çavuş’u bulup evine yerleşirler. Emaneti aldıklarında ise sandıktan hazinen yerini gösteren eski bir harita çıkar. Tüm bu aksiliklere rağmen yılmayan dörtlü, ellerine kazma kürekleri alıp İstanbul’un göbeğinde kazı işlerine başlarlar. Tabii bu durum onları, şehrin hiç gitmek istemeyecekleri yerleri olan randevu evi, stadyum, karakol gibi gibi garip mekanlara girmelerine neden olur. Filmde yine Hulusi Kentmen, Münir Özkul gibi isimlerin yanı sıra Perran Kutman, Meral Zeren gibi kadın oyuncular yer alır. Saf ama uyanık geçinen kardeşlerin birbirlerine karşı beceriksizce yapmaya çalıştıkları dalavereler filmin en eğlenceli anlarını oluşturur.
http://www.youtube.com/watch?v=9-NT_Mjlz0s&feature=relatedİkinci film, ”Köyden İndim Şehire” yine aynı kardeşlerin, şehirden elleri boş döndükten sonra köylerinde çalışırken altınları bulmalarıyla başlar. Altınları paraya çevirmek için bir daha büyükşehir yollarına düşen dörtlüyü, yine birbirinden komik olaylar beklemektedir. Kendi deyimleriyle ”Türkiyenin en zengin adamları” olan dörtlü, daha parayı ellerine almadan zenginliğin havasına girerek birinci sınıf yolculukla İstanbul’a varırlar. Orada hemşehrileri kuyumcu Ali Rıza’yı beklerken, günlerce aç ve açıkta kalırlar. Güvendikleri hemşehrileri geldiğinde bir bir altınları bozdurmaya başlayan kardeşler, sırtlarından hiç ayırmadığı çuvallarıyla şehirde yaşamaya başlarlar. Ellerinde yüklü miktarda altın olduğunu anlayan uyanık kuyumcu Ali Rıza’da, ‘değerli’ hemşehrilerini ağırlamaya ve kendine pay almaya kararlıdır. ”Köyden İndim Şehire” yine ilki kadar eğlenci bir devam filmi olarak komedi klasikleri arasında yerini almıştır. Filmin yönetmeni yine Ertem Eğilmez olmuştur. Diğer oyuncuları ise Mine Mutlu, Tekin Akmansoy, Leman Çıdamlı gibi isimler oluşturmaktadır. Gelelim ekibin yakışıklısı Tarık Akan’ın da aralarına katıldığı ve Emel Sayın’ın kadın oyuncuyu canlandırdığı filminin yanı sıra müzik ziyafeti olarakta görülebilecek ”Mavi Boncuk” filmine.

Mavi Boncuk
Mavi Boncuk

Adını Emel Sayın’ın aynı adlı şarkısından alan film, şarkıcının kendisini oynadığı ve gazinodan kaçırılarak bir evde rehin tutulduğu sırada yaşadığı sıcak bir aşk hikayesini anlatıyor. 6 arkadaş gazinoda eğlendikleri bir gecede hesabın fazla gelmesiyle kavga çıkarır ve gazinodan atılırlar. Bu durumu kendilerine yediremeyen ekip, gazinoya zarar vermek için bir plan yaparlar ve gazinonun assolisti Emel Sayın’ı kaçırırlar. Tüm bunlardan habersiz olan şarkıcı uyandığında eski bir evin çatı katında kendini bulur. İlk başlarda bağırıp, çağırarak kurtulmaya çalışan Emel Sayın, zamanla evdekilerin kendilerine zarar vermek istemediklerini anlar. Hatta kendisine karşı haddinden iyi davranıldığını ve bir rehineye göre fazla el üstünde tutulduğunu farkeder. Kısa süre sonra kaçıranları tanımaya başlayan ve onlarla dost olan sanatçı, aynı zamanda ekibin yakışıklı lakaplı gencine de aşık olur. Ekibin diğer isimleri Mıstık, Şeker Kamil, Süleyman, Kaymakam Cafer, Baba Yaşar, Mıstık’ın Annesi gibi iyi niyetli karakterlerden oluştur. Film, komik sahneleri dışında devamlı kurulu olan bir rakı sofrası ve müzikler eşliğinde ilerler. İzlemeye doyum olmayan sahnelerden biri de herkesin Emel Sayın’ı hayranlıkla seyrettiği ve dinlediği masabaşı sahnesidir.http://www.youtube.com/watch?v=OlyEBpqIE68&feature=relatedBu gibi daha bir çok sahnesi, efsanevi kadrosu, sıcak dostluk ilişkileri sayesinde şahsen yeşilçam klasikleri arasında ilk sıralarda gördüğüm ”Mavi Boncuk” yazının başında da bahsettiğim samimiyetin en güzel görüleceği örneklerden biridir. Film, Emel Sayın’ın gazinodan ayrılıp ekibin yanına dönmesiyle sona erer. Bu film, aynı zamanda tüm ekibin birlikte yer aldığı son yapımdır.

Zeki Alasya - Metin Akpınar
Zeki Alasya – Metin Akpınar

O zamandan itibaren artık Türk sinemasının aranılan isimleri olmaya başlamış oyuncular her biri kendi yollarında ilerlemeye başlamıştır. Zeki Alasya-Metin Akpınar ikili olmuş 70’ler ve 80’ler boyunca bir çok komedi filmi çevirmiş bunların dışında günümüzde hala tiyatro ve sinema çalışmalarını sürdüren, televizyonda dizi ve çeşitli yarışma programlarında yer alan isimler olmuştur. Kemal Sunal, bu filmlerle başladığı kariyerini Türk sinemasının en önemli ve popüler karakterlerinden biri olan ”Şaban”ı oynadıktan sonra bu karakter odaklı olmak üzere onlarca filmde başrol oynamış ve dramatik rollerdeki başarısını rol aldığı son film olan ”Propaganda”’yla dagöstermiştir.

Halit Akçatepe
Halit Akçatepe

Halit Akçatepe, bir çok filmde oynamaya devam etmiş özellikle ”Güdük Necmi” karakteriyle özdeşleşmiş ancak yıllar boyu oynadığı çeşitli rollerlerle komedi dışında dram oyunculuğunda da çok başarılı olduğunu göstermiştir. 90’lardan itibaren bir kaç sinema filmi ve dizide oynamış günümüzde hala ”Geniş Aile” dizisinde oyunculuğunu sürdürmektedir. Tarık Akan, yakışıklılığının da etkisiyle 70’lerin başında çapkın rolleriyle bilinmekle beraber 80’lere doğru daha ciddi sosyal ve siyasi içerikli filmlerde yer almaya başlamış ve bu duruşunu ilerleyen yıllar boyunca da sürdürmüştür. 2000’lerde bir kaç tv dizisinde oynamış olmakla beraber hala sinema filmlerinde rol almaktadır. 2000 yılında vefat eden rahmetli Kemal Sunal dışında diğer oyuncular günümüzde her biri ayrı yollarda olsalar da alanlarında başarılarını sürdürmekte ve hala Türk sinemasını geliştirmek için çalışmaktadırlar. Kuşkusuz bunda kariyerlerine başladıkları zamanda yaptıkları seçimlerin önemi de büyüktür. İşte bu yüzden oyuncuların ilk dönem filmlerini hatırlayacağımız ve yeşilçamda yıldızlaşmalarını sağlayan bu yapımları sinepil’de yazmaya çalıştım. ”Mavi Boncuk” filminin güzel sahnelerinden biriyle yazıma son vermek istiyorum. Unutmamak ve unutturmamak adına…

Tarık Akan
Tarık Akan
Kemal Sunal
Kemal Sunal

http://www.youtube.com/watch?v=FesF0hics6w