Bugün çok hastaydım ve işe gittim fakat daha fazla duramadığım için izin alıp eve geldim. Biraz kendimi topladıktan sonra bilgisayara geçtim birşey beni yazı yazmam için dürttü ve yazmaya karar verdim. Çalışmaya başladığım günden bu yana bendeki değişimleri düşündüm;Çalışmaya başladığımdan beri yazı yazmıyorum. Sürekli çalışmak çalışmak , işim gereği hergün yeni insanlar ile muhatab olmak , çeşit çeşit insan görmek, acısı, tatlısı, gülmesi,ağlaması , sinirlenmesi derken 1 sene geçmiş. Bu süreç boyunca ilginçtir ki empati yapma yeteneğimin kaybolduğunu farkettim. İş insana yeni çevreler, maddiyatlar vs. sağlıyorsa da bazı yeteneklerini kaybettiriyor. Henüz 1 sene de böyle olduğum halde uzun süredir çalışanları şimdi daha iyi anlar oldum.

Cümleleri şu an kurarken çok zorlandım. Kelime seçemedim. Şunu anladım aslında yeni insanlarla tanışıp yeni ortamlara girmiş olabilirsiniz fakat komuşmak ile yazmak arasındaki dev uçurumu bugün çok iyi anladım. Kelime dağarcığınız , konuşurken ikili diyaloglarınız çok güzel olabilir ama iş yazıya gelince iş çok değişiyormuş.Yazma yetimi kaybettiğim için bu yazının türü günlük gibi , kesik kesik,sıkıcı oldu hemde kendini zorlama bir yazı gibi hissettidi bence. Fakat bu yazıyı yeni başlayan bir blog yazarı edasıyla yinede sizinle paylaşmak istedim.Not : Ayrıca bu yazıya ek olarak iş hayatınız , sosyal yaşantınız , bu iki yaşantıyı dengeleyen fikir, görüş ve önerilerinizi de merak etmediğimi söyleyemem.