Gel, ey güzeller güzeli, gel artık dünyama, yetererince çirkinleştik gel..Başkalarına baktığın gözle “ben”i nasıl görebilirsin, nasıl bulabilirsin? Beni tertemiz gözyaşlarınla yıkamadıkça korkuyorum,ürküyorum..
seni aradım, menzilimin özlemimim son noktası hüzne boğma beni gel.. sen emr olundun, çamurdan ibaret hayatımı, hidayete erdirmek üzere ihsan olundun hadi beni tahtıma oturt artık, seyret beni..Biliyorum sancılısın berbat haldesin, o zaman bırakma beni yapış eteğime..
yapıştım..vakti gelsin, söylediğin sözlerin hepsinden vazgeçeksin.. ben senin serseri ruhun sevdim de geldim.. ne sözde mana kalacak ne manada söz.. bak göreceksin hepsi uçup gidecek.. sirke kokan ağzın helal kokacak..
Bana kancık tabiatlı insana bakar gibi bakma, aklım harman yeri gibi, kalbim berduş ambarına dönmüş..pes etmek yok; garip ve uygunsuz hallerden bahsediyorsun, kırık ve çürük dalların arkasından ağlıyorsun da ağacın hala yerinde durduğunu görmüyorsun..yarın kazanacağın şeyden şüphen mi var? temaşa mı arıyorsun?gel içimi seyret o zaman..
Uzaktan müjde vermek hoş geliyor sana, sensiz olunca cehennemliklerin sözü tatlı geliyor bana..işte vakti geldi; geldim.. derman derdin olduğu yere gider değil mi? kötü kapıları birlikte kapatacağız, terennümler “biz” üstüne olacak bundan böyle.. caka satacak kimsemiz yok, düğümleri bir bir çözeceğiz birlikte.. biz mukavvim oldukça belamız da artacak belki.. pes etmek yok, bezmek yok, vehim yok..
“vakti gelsin düğümler çözülecek” demiştinmal toplayanlara da,uğrunda,ölüp gidenlere de,kancık tabiatlı insana bakar gbi bakacaksın” demiştin”vakti gelsin, helalle haramı birbirine bağlamış, terennümleri, vehimleri “ben” üstüne yol kesenlere gülüp geçeceksin” demiştinBiliyordum o vakit er ya da geç gelecekti..biliyordum kimilerinin bir seher vakti, ilahi telvinlerle değişiverecekti mazideki soluk benizleri..şimdi gafletin hidayet ateşindeki anı başladı.. manevi rüzgarların eline bıraktığımda saçlarımı, samimi ve içten, ilk defa gözyaşlarım süzülüyor yanaklarımdan ellerine..ve secdeye eğilen başlara takılan taçlar gibi, gömülüyorsun ruhuma..Yapıştım eteğine ömrümün yettiği kadar..