WILD ANIMALS
WILD ANIMALS

İster adına evrim densin isterse yaradılış, pek çok araştırma, gözlem ve deney şu yaşlı evreni paylaştığımız diğer canlılardan ne kadar ileride olduğumuz konusunda zaman zaman acımasız sorularla karşı karşıya bırakır bizi. Sadece hayatta kalabilmek için bir başka canlıyı öldüren bir hayvanla, atom bombasını icat etmiş bir başka canlı arasında gerçekten sandığımız kadar fak var mıdır?İşte belki de insan la hayvan arasındaki mesafe ancak zorlu koşullarda anlaşılabilir. İyi bir gelirimiz, yeterli güvenliğimiz, sosyal, cinsel, kültürel ihtiyaçlarımız karşılandığı sürece elbette ki bizden daha modern, entelektüel, insani bir canlı olmasına imkan yok. Peki ya bu nimetlerden yoksun bırakıldığımızda içimizdeki hayvanın kontrolü ele geçirmesi ne kadar sürer?Kim Ki-Duk sinematografisindeki ikinci filmle bu soruya cevap arıyor işte. Wild Animals’ın başkişisi Cheong-hae (Jae-hyeon Jo) tıpkı yönetmenin kendisi gibi ressam olma isteğiyle yanıp tutuşan bu sebeple de Güney Kore’yi ardında bırakıp soluğu Fransa’da alan bir karakterdir. Ancak Fransa kahramanımızın özlemiyle yanıp tutuşmamaktadır. Dilini, kültürünü bilmediği bu yepyeni hayatta dertleri arasına parasızlık ta eklenen kahramanımız, yaşamak için Fransa’nın karanlık arka sokaklarına geçiş yapmaya başlar.

WILD ANIMALS
WILD ANIMALS

Bu karanlık sokaklarda, tüm dünya şehirlerindeki karanlık sokaklar gibi ayakta kalmak, ezilmemek, horlanmamak, dışlanmamak, sonsuza kadar uşak olarak kalmamanın tek yolu güçlü olmaktır. Güç ise Fransa’nın ışıklı caddelerinde gece gündüz haykırıldığı üzere para demektir. Kahramanımız da bu basit akıl yürütme ile en kesin ve kolay sonuca ulaşıverir; “Öyleyse Para için, her şey mübahtır.”Yine de içindeki o saf köylü, sanat aşığı taşralı iyi adamdan kurtulamayan Cheong-hae şiddete yatkın olmayı beceremediği için kendisi gibi Fransa’ya göç etmiş olan Koreli memleketlilerini söğüşlemeye başlar. Gayri meşru işlerde çok ta tecrübesiz olmayan Hong-san’ı (Dong-jik Jang) dolandırdıktan sonra ise bu dolandırıcılık gurbetteki iki çaresiz adamı da birbirine bağlamış olur. Mafya’ya kadar uzanan yolda düşmemek için birbirlerine tutunmaya mecburdurlar artık.Jeong-min Seo’nun görüntü yönetmeni olduğu filmde müzikler ise In-gu Kang ve Jin-ha Oh‘a ait.