Sabah Radyo Klas’da bir durum vardı. AKP’li milletvekili bir konu açılınca “…Biz de yoğurdu bulduk.” demiş, sanırım DNA konusunda.
DJ de “Ulan salak, yoğurdu bulduk da ne oldu? Albenili pakedini yapan, içine meyve koyup satan avrupalı…”
Hakikaten öyle, bulduk da ne oldu? Kırkyıllık yoğurt markalarını Danone’ye pazarladık. Mis Süt Nestlé’nin oldu. Hiçbir şeye sahip çıkamıyoruz. Sadece yemeklerimize mi?
500 yıllık çiniyi matkapla delip oraya dijital saat takmışlar. Namaz vakitlerini gösteren…
Bir de bu adi köpekler, “Osmanlı, Osmanlı…” der durur. İşte bu kadar seviyorlar tarihlerini. Şerefsizlerin din ve tarih sevgisi de bu kadar. Ne diyeyim ki?
Ondan sonra yok “AB şöyle”, yok “Kıbrıs böyle”, yok “Gomidas’ın heykeli”… Ben bu ülkenin vatandaşı olmaktan utanıyorum yani. Rezillik diz boyu. Cumhuriyet Arşivleri’nin başına bile Şeriat eğitimi almış soysuzlar geliyor.
Yok, yok. Darbe lâzım, darbe. Brüksel’dekiler ve yardakçıları liboş beyzadeler nereye kadar demokrasi isteyecek. Demokrasi bu mu? Direksiyonu alanın istedği yöne sürmesi mi?
yorumlar
DARBE:
güçlü ve yıkıcı bir etkiyle sonuçlanan ani hareket diye tanımlanır. aslında bir çok anlamı var ama bu yakın tarihimizdeki anlamı.
DEMOKRASİ:
halkın yönetim gücünü ya doğrudan yahut seçtikleri temsilcilerle ellerinde bulundurdukları yönetimdir. çoğunluk kuralıdır.
demokrasi üzerine darbe yapılacaksa ve hoşnut kalacaksa millet, en güzeli toptan demokrasiyi silelim ve darbeyi yapması muhtemel kişiler dikta kursunlar. daha sancısız olmaz mı?
yada seçtiklerimizle demokrasimize devam edelim.
çok söylerler bir de ben söyleyeyim. avrupa (elin gavuru) onca yılın çabasıyla kazandığı demokrasiyi korumak için herşeyi yapıyor. biz de bunun için çabalıyoruz işte. sonradan görmelik yapmayalım. 80 yıl oldu daha cumhuriyetimiz kurulalı ancak 42 yıldır yaşıyoruz onu (tek partili dönem ve sonrasında ki misilleme dönemindeki partiyi saymıyorum). o da kesintilerle.
Ne diyorsun sen ya? Kendine gel. Bu kadar yıldır ortalık topu olduğumuzu bilmeden mi yaşadın.
Ben darbe falan istemiyorum. Bütün iyi şeyleri başkaları yapsın diye de beklemiyorum. Ben işimi iyi yapıyorum.
Eleştiriler çok sığ.
eleştiriler hiç de “sığ” değil, arkadaş herkesin vermesi gereken tepkiyi biraz sinirle vermiş.
bazılarımızın hassas popoları bu tip eleştirileri kaldıramıyor nedense.
Danone de Sabancı’nın oldu bu arada.
Çarklar dönüyor bir şekilde.
Sayın milletvekili bir yerde boncuk bulmuş, acaba nerede ?