Sabah çıktı, uzun yollarda ilerliyordu süzülerek..Beğendiği herşeyin üzerinde duruyor, sımsıkı sarıp bırakıyordu..Uçuculuğunun farkında olmasının inanılmaz hazzını yaşardı her gün.Harika birşey gördü, hemen boynuna dolandı, içine girdi aralıktan, tüm bedeni kapladı, burada kaldı biraz. Ama gereken ilgiyi görmedi, tüm gücüyle saran kollar yine onundu. Bunu çok kez yaşadı, her defasında azalıyordu. Bitmekten korktu.Bazılarının dondurucu soğukları vardı. Ne kadar sıkı sarılsa da ona yönelmeyen bedende üşümek canını acıtırdı.Hemen ayrıldı oradan, yoluna devam etti, çok yalnızdı..Rüzgar çıktı birden, O’ nu itti. Gökyüzüne yükseldi, tepeden baktı insanlara, ona ihtiyaçları vardı. Güzellik için gelmişti dünyaya. Geri dönmeliydi.Aniden kendisi gibi dolaşan birini gördü, O’na doğru geliyordu, yaklaştı yaklaştı, öylece baktılar birbirlerine. Etraflarında dolaştılar. Daha sertti, daha kuvvetliydi. Elini uzattı. Bu kez yok olacaktı, biliyordu..Kaçmak istedi. Nereye gitse O da geldi, nereye kaçsa yakaladı. Saklandı, hemen buldu.Teslim oldu, tüm bedenleri birleşti, karıştılar, anlamsızlaştılar. Görevini unuttu, kendi değildi artık. Yeni birşey doğmuştu.Birbirlerinde kayboldular. İnsanların yapamadıkları gibi.Sadece bir damla oldular, düşüyorlardı alçaldılar alçaldılar, bir kadının burnuna düşüverdiler. Kadın içine çekti, çektiiiiii..”Seni Seviyorum” dedi.Görevleri bitmişti. Yok oldular hemen..Parfüm aşkı anlatmadı, parfüm aşkı tanımladı..