Yazar dururuz…İçimizden geldiğince teknolojinin bize sunduğu içinden geldiği gibi yaz ve paylaş sayfalarında…Kimi zaman aşklarımızdan kimiz zaman kaf dağının zirvesini aramak misali peşinden koşulan mutluluktan , yüreğimize en güzel duyguları yaşattığı kadar bir o kadr da acılar içinde bırakan aşkdan yazarız bildiğmiz kadarı ile dilimiz öndüğü kadarı ile ve hatta yaşayabildiğimiz kadarı ile…..Peki ya bir an benden vazgeçip şöyle bir gökyüzüne oğru yükselip yeryüzünde kendi ekseni çevresinde dönmeye devam eden diğer benlere baktınızmı hiç…Dehşet bir manzara bir biri eksenlerine kimi zaman bir köşe başında gözgöze gelerek , kimi zaman trafik keşmekeşinde tartışarak , kimi zaman bir otobüs içinde pestil pozisyonunda teğet geçenlerimi istersiniz, iş yaşamı gereği belli noktalarda birlikte hareket edip belli yörüngeleri izleyerek iş çıkışını bir serbest düşüş hareketi ile tamamlayarak başka eksenlere oğru yol alanlarımı….Milyarlarca gezegen bri ünya üzerinde kendi yörüngeleri etrafında dönmekte….Yalnız bu milyarlarca gezegenin serbest eksen dönüşünde öyle içler acısı bir durum varki bunu ancak gezegenlerin her birinin fiziksel hareketini bir yana bırakıp gözlerinden içeri akarak uhlar alemine girdiğiniz zaman fark edebiliyorsunuz.İşte bu noktadan sonrasını yazmak öyle iç sıkıcı bir şey ki şu an bundan sonrasına geçmeye parmaklarım varmıyor sabah sabah …şimdilik koşuşturmaya çıkıyorum gece görüşmek üzere