Akşamdan Msn’ de arkadaşımla sözleştik. Yeşilköy sahiline gidip, deniz kenarında ki kayalara , tebeşirle isteklerimizi çizip, Hızır Aleyhisselam’ a mesajlarımızı iletecektik.Yıllar önce annemin bir arkadaşı ( Nermin Teyze ) anlatmıştı bu yöntemi .Hıdırellez akşamı, kayalara isteklerini çizersen, dalgalar sabaha kadar o çizilenleri silecek bir manada deniz dalgalarıyla isteklerimizi alıp, Hızır a ulaştıracak. Hızır’ da isteklerimizi bir an önce gerçekleştirecek. Hatta annem ona telefonda, bilgim dışında (5 yıllık evliydim ve çocuğum yoktu ) benim için de bir bebek çizmesini söylemişti de, ben o yıl hamile kalmıştım. Annemin arkadaşını ne zaman görsem bunu anlatır ben çizmiştim kızını da o yıl hamile kaldın diye.Ben de sabahtan Nare’nin evde çalıştığı küçük bir kara tahtası var. Onun önünde duran tebeşiri kaptım, arkadaşımla sahile indik. Kızım SBS sınavına girecek ona bir okul çizdim. Kazanmak istediği Anadolu Lisesi’ nin adını yazdım.Kız kardeşim bir derginin yöneticisi olmak istiyor, görüşmeleri devam ediyor, ona bir dergi çizdim, üzerine derginin adını da yazdım.Öbür kardeşim yalnız yaşıyor bilmem ister mi ama, ona bir sevgili çizdim. Çöp adamdan, umarım Hızır anlar .Erkek kardeşim de yeni bir işin başlangıcında, ona da bir dükkan çizdim kapısına tabela ve tabelaya da dükkanın adını yazdım. Sonra, herkes için para desteleri çizdim. Üzerlerine, dolar ve euro olduklarını belirten işaretler de çizdim.En sona da kardeşlerimi, eşlerini, yeğenimi, kocamı, kendimi ve kızımı çizdim çöp adam olarak. Hepimiz ayakta duruyoruz . Sağ sağlim bir sene geçirelim diye.Arkadaşım, bu çizim işine bulaşmadı. Direk mektup yazdı, ben de işimi sağlama alayım dedim. Hemen bir mektup yazdım.Sevgili Hızır, istediğim şudur diye. Sonra o mektupları da denize attık, dalgalarla bir an önce yerine ulaştırsın diye. Bu arada arkadaşım fotoğrafa merak sardı . Her şeyin fotoğrafını çekiyor. Denize attığımız mektupların bile fotoğraflarını çekti. İyi de oldu bence, elimizde bir kanıt olsun. Hızır ben sizin benden bir şey istediğinizi bilemedim, görmedim filan derse kanıt olarak ta gösterebiliriz . Mektubumda daha genel şeylere değindim. Herkes için sağlık dirlik, huzur para ve başarı istedim.Bir kuzenim var, o bayağı mektup yazıyor uzun uzun, sonra mektubu geceden bahçelerin de ki gül ağacının dalına asıyor. Hızır için dua ediyor ve sabah ezandan önce mektubu alıp, denize atıyor. Ezandan önce alınması önemliymiş, üstüne ezan okunmaması lazımmış. Arkadaşları artık isteklerini ona iletmeye başlamış. O yazdığı mektuba, onların da dileklerini ekliyormuş. Bir nevi ‘arzuhalci’ gibi yani.Sabahtan birkaç arkadaşıma daha böyle bir şey yapma niyetinde olduğumu söyledim. Onlar çalıştıkları için çıkamadılar. Yarın yapsak filan dediler. Olamaz dedim, bu gün yaptınız yaptınız sonra onları bulamazsınız. Onları dedim çünkü, Hızır ‘ hıdırellez’ gecesi tek başına dolaşmıyor bir de arkadaşı İlyas Aleyhisselam var, rivayete göre Hızır karadakilerin, İlyas denizdekilerin yardımına koşuyor. Ben ikisini de sağlama almış oldum demek. 6 mayıs ta bir gül ağacını dibinde buluşup bütün gece dolaşıyorlar. İstekleri, dilekleri toplayıp, yetkili mercilere iletiyorlar.Bu yıl nedense bu işe çok emek verdim. Beklentilerim yüksek. Daha önceleri annem ilgilenirdi bu işlerle, o gidince evin büyük kızı olarak, bu misyonu ben üstlendim. Demem o ki, benim isteklerimle çok meşgul bu yıl Hızır ve İlyas, ancak benim dileklerime yetişebilirler o yüzden hiç heveslenmeyin.